Zaman ve Anlatı 1; Zaman - Olayörgüsü - Üçlü Mimesis

Stok Kodu:
9789750812330
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
164
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2017-01-30
Çeviren:
Mehmet Rifat, Sema Rifat
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
80,00TL
51,20TL
Havale/EFT ile: 50,18TL
9789750812330
374522
Zaman ve Anlatı 1; Zaman - Olayörgüsü - Üçlü Mimesis
Zaman ve Anlatı 1; Zaman - Olayörgüsü - Üçlü Mimesis
51.20
Fransız felsefeci ve yorumbilimcisi Paul Ricurün anlatı yorumbilimi alanındaki başyapıtı olarak nitelendirebileceğimiz Zaman ve Anlatı, Türkçede dört cilt olarak yayımlanacak. Ricur, birinci ciltte, zaman ile anlatı arasındaki büyük çatışmanın yorumlanmasında birçok bilmesel etkinlik alanını, özellikle de kendi geliştirdiği yorumbilimsel bakış açısını zaman fenomenolojisini anlatı kuramlarını alılmama estetiğini okuma edimini, göstergebilimi, tarih yazımını devreye sokuyor. Tadımlık Yarattığımız olayörgülerinde zamana bağlı, belirsiz, biçimi olmayan ve hatta son aşamada dil-siz [sesi-olmayan] diyebileceğimiz deneyimimizi yeniden biçimlendirmemizin ayrıcalıklı yolunu görüyorum. Augustinus şöyle der: Peki nedir zaman? Eğer kimse bana bu soruyu yöneltmezse, zamanın ne olduğunu bilirim; ama eğer biri bana bu soruyu sorar da ben de açıklamak istersem, zamanın ne olduğunu bilemem. İşte olayörgüsünün gönderge işlevi de, felsefi spekülasyonun aporileriyle [açmazlarıyla] karşı karşıya kalan bu zaman deneyiminin, kurmaca tarafından yeniden-biçimlendirilmesi yeteneği içinde yer alır.
Fransız felsefeci ve yorumbilimcisi Paul Ricurün anlatı yorumbilimi alanındaki başyapıtı olarak nitelendirebileceğimiz Zaman ve Anlatı, Türkçede dört cilt olarak yayımlanacak. Ricur, birinci ciltte, zaman ile anlatı arasındaki büyük çatışmanın yorumlanmasında birçok bilmesel etkinlik alanını, özellikle de kendi geliştirdiği yorumbilimsel bakış açısını zaman fenomenolojisini anlatı kuramlarını alılmama estetiğini okuma edimini, göstergebilimi, tarih yazımını devreye sokuyor. Tadımlık Yarattığımız olayörgülerinde zamana bağlı, belirsiz, biçimi olmayan ve hatta son aşamada dil-siz [sesi-olmayan] diyebileceğimiz deneyimimizi yeniden biçimlendirmemizin ayrıcalıklı yolunu görüyorum. Augustinus şöyle der: Peki nedir zaman? Eğer kimse bana bu soruyu yöneltmezse, zamanın ne olduğunu bilirim; ama eğer biri bana bu soruyu sorar da ben de açıklamak istersem, zamanın ne olduğunu bilemem. İşte olayörgüsünün gönderge işlevi de, felsefi spekülasyonun aporileriyle [açmazlarıyla] karşı karşıya kalan bu zaman deneyiminin, kurmaca tarafından yeniden-biçimlendirilmesi yeteneği içinde yer alır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat