Yusuf Emiri Divanı; Giriş, İnceleme, Tenkitli Metin, Sözlük, Tıpkıbasım

Stok Kodu:
9789750191442
Boyut:
165-195-0
Sayfa Sayısı:
512
Basım Yeri:
Erzurum
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2007-11-29
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%28 indirimli
500,00TL
360,00TL
Havale/EFT ile: 324,00TL
9789750191442
376350
Yusuf Emiri Divanı; Giriş, İnceleme, Tenkitli Metin, Sözlük, Tıpkıbasım
Yusuf Emiri Divanı; Giriş, İnceleme, Tenkitli Metin, Sözlük, Tıpkıbasım
360.00
Çağatay Türkçesinin kurucularından ve klasik Çağatay şiirinin öncülerinden biri de Yusuf Emirîdir. Ali Şir Nevâî (1400-1465) öncesi döneminin temsilcilerinden ve Sekkâkî, Lutfî, Atâî, Hocendî, Seyyid Ahmed Mirza, Haydar Harezmî, Yakînî, Ahmedî ve Gedâînin çağdaşı olarak da bildiğimiz Yusuf Emirînin güçlü bir şair olma özelliğinin yanında, manzum-mensur karışık olarak yazdığı Beng ü Çagır adlı eserinden dolayı nasir olma özelliği de vardır. O, Türklük Bilgisi dünyasında Divan, Deh-name ve Beng ü Çagır adlı eserleriyle bilinir. Daha önce Deh-name adlı eserini ele alıp değerlendirmeye çalıştığımız Yusuf Emirînin elinizdeki bu çalışma ile Divanını değerlendirmeye çalıştık. Divanın metnini hazırlarken bilinen ve elimizde olan İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Bölümünde 2850 numarayla kayıtlı bir mecmua içindeki nüshası (163b-283b varaklar) (Ü1) ile yine aynı kütüphanenin aynı bölümünde bulunan ancak pek bilinmeyen 5452 numarayla kayıtlı bir mecmua içindeki (353b-405b varaklar) nüshasından (Ü2) yararlandık. Çalışmanın Girişinde Çağatay Türkçesi dönemi, Yusuf Emirînin hayatı, eserleri, divanının içeriği, divanının söz varlığı gibi konular değerlendirilmeye çalışıldı. İnceleme bölümünde, Divanın yazılış ve ses özellikleri Çağatay Türkçesi eserlerinin genel özellikleri ile hemen hemen aynı olmasından dolayı ses ve yazılış özellikleri üzerinde durulmadı, sadece şekil bilgisi özellikleri ele alınıp değerlendirildi. Metin bölümü yukarıda adı geçen iki nüshanın karşılaştırılmasıyla oluşturuldu. Nüsha farkları sayfaların altında dipnot biçiminde okuyucuların dikkatine sunuldu. Metin oluşturulurken Divandaki Farsça şiirlere yer verilmedi. Ancak Farsça-Türkçe karışık yazılmış şiirler metne dâhil edildi ve Farsça beyitlerin anlamları dipnotlarla verildi. Çalışmanın Sözlük adını taşıyan üçüncü bölümü metinde geçen bütün kelimeleri içine alan sözlükten oluşmaktadır. Divanda geçen her kelime madde başı olarak alınmıştır. Ayrıca kelimelerin yer aldığı şiir, beyit veya bent numaraları da gösterilmiştir. Kullanım sıklığı az olan kelimelerle özel isim mahiyetinde olan kelimelerin geçtiği yerlerin tamamı gösterilirken üçten daha fazla kullanım sıklığı olan kelimelerin geçtikleri yerlerin tamamına çoğu zaman işaret edilmemiştir. Son olarak, şiir sayısı itibariyle diğer nüshadan (Ü1) eksik olmasına rağmen çalışmanın hacmini daha fazla artırmama düşüncesiyle Divanın İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Bölümünde 5452 numara ile kayıtlı mecmuanın içinde bulunan nüshasının (Ü2) tıpkıbasımı çalışmanın sonuna koyulmuştur. Çalışmadaki noksanlıkların hoş görüleceğini ümit ederken, yapıcı tenkitler için şimdiden teşekkür ederim. Ayrıca, çalışmalarım sırasında zaman zaman görüş ve düşüncelerinden yararlandığım değerli hocam Doç. Dr. Turgut KARABEY ile değerli meslektaşım Doç. Dr. Avni GÖZÜTOKa şükranlarımı arz ederim.
Çağatay Türkçesinin kurucularından ve klasik Çağatay şiirinin öncülerinden biri de Yusuf Emirîdir. Ali Şir Nevâî (1400-1465) öncesi döneminin temsilcilerinden ve Sekkâkî, Lutfî, Atâî, Hocendî, Seyyid Ahmed Mirza, Haydar Harezmî, Yakînî, Ahmedî ve Gedâînin çağdaşı olarak da bildiğimiz Yusuf Emirînin güçlü bir şair olma özelliğinin yanında, manzum-mensur karışık olarak yazdığı Beng ü Çagır adlı eserinden dolayı nasir olma özelliği de vardır. O, Türklük Bilgisi dünyasında Divan, Deh-name ve Beng ü Çagır adlı eserleriyle bilinir. Daha önce Deh-name adlı eserini ele alıp değerlendirmeye çalıştığımız Yusuf Emirînin elinizdeki bu çalışma ile Divanını değerlendirmeye çalıştık. Divanın metnini hazırlarken bilinen ve elimizde olan İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Bölümünde 2850 numarayla kayıtlı bir mecmua içindeki nüshası (163b-283b varaklar) (Ü1) ile yine aynı kütüphanenin aynı bölümünde bulunan ancak pek bilinmeyen 5452 numarayla kayıtlı bir mecmua içindeki (353b-405b varaklar) nüshasından (Ü2) yararlandık. Çalışmanın Girişinde Çağatay Türkçesi dönemi, Yusuf Emirînin hayatı, eserleri, divanının içeriği, divanının söz varlığı gibi konular değerlendirilmeye çalışıldı. İnceleme bölümünde, Divanın yazılış ve ses özellikleri Çağatay Türkçesi eserlerinin genel özellikleri ile hemen hemen aynı olmasından dolayı ses ve yazılış özellikleri üzerinde durulmadı, sadece şekil bilgisi özellikleri ele alınıp değerlendirildi. Metin bölümü yukarıda adı geçen iki nüshanın karşılaştırılmasıyla oluşturuldu. Nüsha farkları sayfaların altında dipnot biçiminde okuyucuların dikkatine sunuldu. Metin oluşturulurken Divandaki Farsça şiirlere yer verilmedi. Ancak Farsça-Türkçe karışık yazılmış şiirler metne dâhil edildi ve Farsça beyitlerin anlamları dipnotlarla verildi. Çalışmanın Sözlük adını taşıyan üçüncü bölümü metinde geçen bütün kelimeleri içine alan sözlükten oluşmaktadır. Divanda geçen her kelime madde başı olarak alınmıştır. Ayrıca kelimelerin yer aldığı şiir, beyit veya bent numaraları da gösterilmiştir. Kullanım sıklığı az olan kelimelerle özel isim mahiyetinde olan kelimelerin geçtiği yerlerin tamamı gösterilirken üçten daha fazla kullanım sıklığı olan kelimelerin geçtikleri yerlerin tamamına çoğu zaman işaret edilmemiştir. Son olarak, şiir sayısı itibariyle diğer nüshadan (Ü1) eksik olmasına rağmen çalışmanın hacmini daha fazla artırmama düşüncesiyle Divanın İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar Bölümünde 5452 numara ile kayıtlı mecmuanın içinde bulunan nüshasının (Ü2) tıpkıbasımı çalışmanın sonuna koyulmuştur. Çalışmadaki noksanlıkların hoş görüleceğini ümit ederken, yapıcı tenkitler için şimdiden teşekkür ederim. Ayrıca, çalışmalarım sırasında zaman zaman görüş ve düşüncelerinden yararlandığım değerli hocam Doç. Dr. Turgut KARABEY ile değerli meslektaşım Doç. Dr. Avni GÖZÜTOKa şükranlarımı arz ederim.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat