Yeni Kent Paradigması

Stok Kodu:
9786056892752
Boyut:
140-210-0
Sayfa Sayısı:
184
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-03-30
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
120,00TL
110,40TL
Havale/EFT ile: 104,88TL
9786056892752
499449
Yeni Kent Paradigması
Yeni Kent Paradigması
110.40
Dünyada ve Türkiye'de, metropoliten alanlar başta olmak üzere kent yönetimlerinin son 30 yıl içindeki gelişimi uluslararası alanda ortaya çıkan yeni bir yaklaşımın ve modelin aracılığıyla biçimlenmektedir. Yeni sağ ekonomik politikalar küresel düzenle uyumlu metropoliten alan yönetimlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Metropoliten alanların yönetiminden sorumlu olan büyükşehir belediyelerinin politika üretme ve hizmet sunma anlayışlarında da bu doğrultuda değişiklikler olmaktadır. Dünyada "yeni kentsel politikalar" olarak bilinen bu model Türkiye'de de "girişimci kent" biçiminde karşılık bulmaktadır. Yeni Kent Paradigması adlı bu Kitabın Türkiye'de metropoliten alan yönetimi sisteminin niteliğinde önemli değişiklikler yaratılarak büyükşehir belediyelerinin, kamu hizmeti sunan birimler olmaktan çok, piyasa odaklı aktörler gibi hareket ettikleri ve başka bir yöne doğru evrildikleri tezinden yola çıktığı görülmektedir. Bu arada, Türkiye'de uygulanmaya çalışılan yeni kent modelinin dünyadaki gelişme ve uygulamalarla koşutluk göstermesine karşın, kendi dinamikleri içinde yeniden dönüştüğü de Kitabın önemli saptamaları arasında yer almaktadır. Kitapta, yeni kent yaklaşımının ve buna bağlı olarak yeni kentsel politikaların Türkiye'deki büyükşehir belediye sistemini ve uygulanan kentsel politikaları nasıl dönüştürdüğü yetkiyle incelenmektedir. Bu bağlamda, öncelikli olarak yeni kent yaklaşımının doğuşuna yol açan devlet bunalımı ve bu bunalımın ardından ortaya çıkan yeni kentsel politikalar ve yeni kent yönetim kuramları açıklanmaktadır. Kitabın amacı ile uyumlu olan bu çerçeve içinde, yeni kent yaklaşımının Türkiye'deki kentsel politikaları ölçek ve strateji olmak üzere iki açıdan etkilediği sonucuna varılmaktadır. Bu doğrultuda, metropoliten alanlara ilişkin kuramsal tartışmaların yanı sıra, yerel yönetim reformları aracılığıyla Türkiye'de büyükşehir belediyelerinde gerçekleştirilen değişiklikler yönetsel ve mali boyutları ile ele alınmaktadır. Yine, geniş kapsamlı planlamaya dayanan kentsel politikaların yerine, sermayeyi kentlere çekme amacı taşıyan kentsel girişimcilik stratejileri ele alınmakta; Türkiye'de kentsel politikaların yeni kent yaklaşımının temel nitelikleri ekseninde dönüştüğü, ancak bu dönüşüm süreci içinde kentsel gelişmenin kendi dinamiklerinin belli noktalarda yaklaşımın genel çizgisinden sapmalara neden olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Yeni Kent Paradigması adlı bu Kitap, kuşku yok ki, akademisyenler, öğrenciler, yöneticiler ve politikacılar için çok önemli bir başvuru kaynağı olacak, uzmanlık alanımıza önemli katkıda bulunacak niteliktedir. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin genç ve değerli öğretim üyesi, doktora çalışmaları sırasında öğrencimiz olan ve şimdi de aynı Kürsü'yü paylaştığımız değerli bir uğraş arkadaşımız olmasından her zaman gurur duyduğumuz Can Giray Özgül, bu kitabıyla da kendisiyle övünmekte ne kadar haklı olduğumuzu kanıtlamaktadır.
Dünyada ve Türkiye'de, metropoliten alanlar başta olmak üzere kent yönetimlerinin son 30 yıl içindeki gelişimi uluslararası alanda ortaya çıkan yeni bir yaklaşımın ve modelin aracılığıyla biçimlenmektedir. Yeni sağ ekonomik politikalar küresel düzenle uyumlu metropoliten alan yönetimlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Metropoliten alanların yönetiminden sorumlu olan büyükşehir belediyelerinin politika üretme ve hizmet sunma anlayışlarında da bu doğrultuda değişiklikler olmaktadır. Dünyada "yeni kentsel politikalar" olarak bilinen bu model Türkiye'de de "girişimci kent" biçiminde karşılık bulmaktadır. Yeni Kent Paradigması adlı bu Kitabın Türkiye'de metropoliten alan yönetimi sisteminin niteliğinde önemli değişiklikler yaratılarak büyükşehir belediyelerinin, kamu hizmeti sunan birimler olmaktan çok, piyasa odaklı aktörler gibi hareket ettikleri ve başka bir yöne doğru evrildikleri tezinden yola çıktığı görülmektedir. Bu arada, Türkiye'de uygulanmaya çalışılan yeni kent modelinin dünyadaki gelişme ve uygulamalarla koşutluk göstermesine karşın, kendi dinamikleri içinde yeniden dönüştüğü de Kitabın önemli saptamaları arasında yer almaktadır. Kitapta, yeni kent yaklaşımının ve buna bağlı olarak yeni kentsel politikaların Türkiye'deki büyükşehir belediye sistemini ve uygulanan kentsel politikaları nasıl dönüştürdüğü yetkiyle incelenmektedir. Bu bağlamda, öncelikli olarak yeni kent yaklaşımının doğuşuna yol açan devlet bunalımı ve bu bunalımın ardından ortaya çıkan yeni kentsel politikalar ve yeni kent yönetim kuramları açıklanmaktadır. Kitabın amacı ile uyumlu olan bu çerçeve içinde, yeni kent yaklaşımının Türkiye'deki kentsel politikaları ölçek ve strateji olmak üzere iki açıdan etkilediği sonucuna varılmaktadır. Bu doğrultuda, metropoliten alanlara ilişkin kuramsal tartışmaların yanı sıra, yerel yönetim reformları aracılığıyla Türkiye'de büyükşehir belediyelerinde gerçekleştirilen değişiklikler yönetsel ve mali boyutları ile ele alınmaktadır. Yine, geniş kapsamlı planlamaya dayanan kentsel politikaların yerine, sermayeyi kentlere çekme amacı taşıyan kentsel girişimcilik stratejileri ele alınmakta; Türkiye'de kentsel politikaların yeni kent yaklaşımının temel nitelikleri ekseninde dönüştüğü, ancak bu dönüşüm süreci içinde kentsel gelişmenin kendi dinamiklerinin belli noktalarda yaklaşımın genel çizgisinden sapmalara neden olduğu sonucuna ulaşılmaktadır. Yeni Kent Paradigması adlı bu Kitap, kuşku yok ki, akademisyenler, öğrenciler, yöneticiler ve politikacılar için çok önemli bir başvuru kaynağı olacak, uzmanlık alanımıza önemli katkıda bulunacak niteliktedir. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin genç ve değerli öğretim üyesi, doktora çalışmaları sırasında öğrencimiz olan ve şimdi de aynı Kürsü'yü paylaştığımız değerli bir uğraş arkadaşımız olmasından her zaman gurur duyduğumuz Can Giray Özgül, bu kitabıyla da kendisiyle övünmekte ne kadar haklı olduğumuzu kanıtlamaktadır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat