Yasemin

Stok Kodu:
9786056846892
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
368
Baskı:
3
Basım Tarihi:
2023-07-17
Çeviren:
Ahmet Adıgüzel
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
195,00TL
179,40TL
Havale/EFT ile: 175,81TL
9786056846892
613248
Yasemin
Yasemin
179.40
Tıp fakültesi öğrencisi birkaç arkadaş, yaşanan kaza sonucunda Hidayet adında yaşlı bir kemancıyla tanışırlar. O öğrencilerden biri olan Behzat, Hidayet'in hikâyesini merak ettiğinden sık sık yanına uğrar. Kitabın bir bölümünde Hidayet'in yetimhanede başlayan hayatını, dilenci Yasemin ile tanışmasını ve dünyanın karanlık yüzünü trajik bir şekilde okurken, diğer bölümde ise, tıp öğrencilerinin kahkahaya boğan olaylarına tanıklık edeceksiniz… Bir adamın yanımda durduğunu fark ettim. Utandım, başımı eğdim. Mezarcıydı. “Ne yapıyorsun burada?” diye sordu o adam. Bir şey demedim. “Mezarlıkta müzik çalmak günahtır,” dedi. “Dua ediyorum,” dedim. “Kemanla mı?” diye sordu adam. “Bu keman değil. Bu benim dilimdir,” dedim, “Benim başka dilim yok ki. Eğer konuşma diyorsan konuşmam… Uyusun diye ona hikâye anlatmaya geldim.” Elindeki gaz lambasını yere koyup yanıma oturdu. “Bu müzik değil, günah da değil,” dedi adam, “Çal! Dök içindekileri. Ben hikâyeyi çok severim, anlat!” Tekrar çalmaya başladım. Bu defa keman kendisi dile geldi. Ben sadece ağlıyordum…
Tıp fakültesi öğrencisi birkaç arkadaş, yaşanan kaza sonucunda Hidayet adında yaşlı bir kemancıyla tanışırlar. O öğrencilerden biri olan Behzat, Hidayet'in hikâyesini merak ettiğinden sık sık yanına uğrar. Kitabın bir bölümünde Hidayet'in yetimhanede başlayan hayatını, dilenci Yasemin ile tanışmasını ve dünyanın karanlık yüzünü trajik bir şekilde okurken, diğer bölümde ise, tıp öğrencilerinin kahkahaya boğan olaylarına tanıklık edeceksiniz… Bir adamın yanımda durduğunu fark ettim. Utandım, başımı eğdim. Mezarcıydı. “Ne yapıyorsun burada?” diye sordu o adam. Bir şey demedim. “Mezarlıkta müzik çalmak günahtır,” dedi. “Dua ediyorum,” dedim. “Kemanla mı?” diye sordu adam. “Bu keman değil. Bu benim dilimdir,” dedim, “Benim başka dilim yok ki. Eğer konuşma diyorsan konuşmam… Uyusun diye ona hikâye anlatmaya geldim.” Elindeki gaz lambasını yere koyup yanıma oturdu. “Bu müzik değil, günah da değil,” dedi adam, “Çal! Dök içindekileri. Ben hikâyeyi çok severim, anlat!” Tekrar çalmaya başladım. Bu defa keman kendisi dile geldi. Ben sadece ağlıyordum…
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat