Yamalı Paraşüt

Stok Kodu:
9786258062434
Boyut:
125-210-
Sayfa Sayısı:
119
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-12-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%40 indirimli
120,00TL
72,00TL
Havale/EFT ile: 70,56TL
Aynı gün kargo
9786258062434
582224
Yamalı Paraşüt
Yamalı Paraşüt
72.00
Belki de yaşanmadı bunlar. Uydurmayı çok seven bir hikâyeci tarafından düzüldü. Geyik de mi hayalin parçasıydı? Hayır; boynuzları olan, kısa kuyruğu ve çekik gözleriyle gerçek bir geyikti o. Diğer canlılar gibi doğdu, beslendi ve öldü. Ormandan başka dünya görmeden öldü. Bazen düşünüyorum, acaba hayvanlar bunların farkında olsa ne değişirdi. Ne yaparlardı? Farz edelim ki geyik, bir gün ot yiyemeyeceğini; gözünü açıp tanıdığı, evi olan ormandan ayrılacağını fark etseydi nasıl yaşardı? Zevk alır mıydı ot yemekten? Geyik olmak cazip gelir miydi ona? Boynuzlarını korur muydu? Sanki hayret edip “Bu nasıl iş arkadaş!” derdi. Otlara, yeşilliklere nasıl veda edeceğini düşünürdü. Hayır hayır, hiçbirine kafa yormazdı bunların. Geyikti o, bitkilerin lezzetiyle kendinden geçer, güneşlenir, geviş getirir ve bu sıkıcı fikirleri kafası farklı işleyen başka yaratıklara terk ederdi. Umut daima. Yine de bazı anlar var ki elimizde kalana tutunmak, sımsıkı sarılmak durumunda kalıyoruz. Çocuklukta kurduğumuz o eşya, para, değer ilişkisi; çalışmak, hayaller ve yaşam gerçekleri kabulü. Çoğu zaman bu anları görmezden gelmek işimize geliyor. Ama bazen bu anlar, çatlatıp toprağı, çağrışımın gücüyle birleşip dikiliyorlar karşımıza. Çocukluktan başlayarak kar topu gibi büyüyüp gelen anlar toplamı Yamalı Paraşüt'te.
Belki de yaşanmadı bunlar. Uydurmayı çok seven bir hikâyeci tarafından düzüldü. Geyik de mi hayalin parçasıydı? Hayır; boynuzları olan, kısa kuyruğu ve çekik gözleriyle gerçek bir geyikti o. Diğer canlılar gibi doğdu, beslendi ve öldü. Ormandan başka dünya görmeden öldü. Bazen düşünüyorum, acaba hayvanlar bunların farkında olsa ne değişirdi. Ne yaparlardı? Farz edelim ki geyik, bir gün ot yiyemeyeceğini; gözünü açıp tanıdığı, evi olan ormandan ayrılacağını fark etseydi nasıl yaşardı? Zevk alır mıydı ot yemekten? Geyik olmak cazip gelir miydi ona? Boynuzlarını korur muydu? Sanki hayret edip “Bu nasıl iş arkadaş!” derdi. Otlara, yeşilliklere nasıl veda edeceğini düşünürdü. Hayır hayır, hiçbirine kafa yormazdı bunların. Geyikti o, bitkilerin lezzetiyle kendinden geçer, güneşlenir, geviş getirir ve bu sıkıcı fikirleri kafası farklı işleyen başka yaratıklara terk ederdi. Umut daima. Yine de bazı anlar var ki elimizde kalana tutunmak, sımsıkı sarılmak durumunda kalıyoruz. Çocuklukta kurduğumuz o eşya, para, değer ilişkisi; çalışmak, hayaller ve yaşam gerçekleri kabulü. Çoğu zaman bu anları görmezden gelmek işimize geliyor. Ama bazen bu anlar, çatlatıp toprağı, çağrışımın gücüyle birleşip dikiliyorlar karşımıza. Çocukluktan başlayarak kar topu gibi büyüyüp gelen anlar toplamı Yamalı Paraşüt'te.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat