9786254087400
733184
https://www.sehadetkitap.com/urun/yalnizliga-methiye
Yalnızlığa Methiye
97.50
“Yalnız hissetmek? Öylesine yabancı, öylesine uzaktı ki bu duygu kendisinden... Hatta o, bu yalnızlık duygusunu hiç hissetmemişti. Evet doğruydu, tek başına yaşıyordu ama o kelimenin ifade ettiği anlamda hiç yalnız hissetmemişti kendisini... İşte o yüzden bu söz aklına takılıp kalmış, adamın hüzün dolu, acıyan bakışlarına hayretler içinde, soran gözlerle bakmıştı... Öyle ya, yalnızlık başka şeydi, tek başına yaşamak bambaşka bir şey. Her tek başına yaşayan yalnız değildi ki... Hem insan kalabalıklar içinde de yalnız, yapayalnız hissedebilirdi kendini...
Kim demişti o lafı? Ya da demiş miydi acaba? Hani “En az yalnız olduğum zaman, tek başıma olduğum zamandır,” diye bir cümleydi. Şöyle bir düşündü; evet, hatırlamıştı, Jean Jacques Rousseau'nun sözüydü. O da aynen böyle hissediyordu, yalanı yok! Tıpatıp böyleydi işte; en az yalnız hissettiğim zaman, yalnız olduğum zamandır, diye düşündü.
Sonra ünlü Yunan masalcısı Ezop'u hatırladı. Bir şakacı gülümseme belirdi dudaklarında. Günlerden bir gün Ezop evinde çalışırken, bir köylü girmiş içeri. Onun, kitapları üzerine eğilmiş çalıştığını görünce “Böyle yapayalnız nasıl oturuyorsun?” diye sormuş köylü. Ezop ‘Yalnız değilim ki!' demiş. ‘Yalnız olduğumu, ancak sen içeri girdiğinden beri hissetmeye başladım...”'
“Yalnız hissetmek? Öylesine yabancı, öylesine uzaktı ki bu duygu kendisinden... Hatta o, bu yalnızlık duygusunu hiç hissetmemişti. Evet doğruydu, tek başına yaşıyordu ama o kelimenin ifade ettiği anlamda hiç yalnız hissetmemişti kendisini... İşte o yüzden bu söz aklına takılıp kalmış, adamın hüzün dolu, acıyan bakışlarına hayretler içinde, soran gözlerle bakmıştı... Öyle ya, yalnızlık başka şeydi, tek başına yaşamak bambaşka bir şey. Her tek başına yaşayan yalnız değildi ki... Hem insan kalabalıklar içinde de yalnız, yapayalnız hissedebilirdi kendini...
Kim demişti o lafı? Ya da demiş miydi acaba? Hani “En az yalnız olduğum zaman, tek başıma olduğum zamandır,” diye bir cümleydi. Şöyle bir düşündü; evet, hatırlamıştı, Jean Jacques Rousseau'nun sözüydü. O da aynen böyle hissediyordu, yalanı yok! Tıpatıp böyleydi işte; en az yalnız hissettiğim zaman, yalnız olduğum zamandır, diye düşündü.
Sonra ünlü Yunan masalcısı Ezop'u hatırladı. Bir şakacı gülümseme belirdi dudaklarında. Günlerden bir gün Ezop evinde çalışırken, bir köylü girmiş içeri. Onun, kitapları üzerine eğilmiş çalıştığını görünce “Böyle yapayalnız nasıl oturuyorsun?” diye sormuş köylü. Ezop ‘Yalnız değilim ki!' demiş. ‘Yalnız olduğumu, ancak sen içeri girdiğinden beri hissetmeye başladım...”'
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.