Viyana Nokta; "meğer viyana ne uzun bir cümle imiş..."

Stok Kodu:
9789944989282
Boyut:
135-220-0
Sayfa Sayısı:
150
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2000-01-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
42,00TL
38,64TL
Havale/EFT ile: 36,71TL
9789944989282
374336
Viyana Nokta; "meğer viyana ne uzun bir cümle imiş..."
Viyana Nokta; "meğer viyana ne uzun bir cümle imiş..."
38.64
Neler var Viyana Nokta'da: öncelikle Viyana Kuşatmaları; bitmek bilmeyen, yıllar, onyıllar, kuşaklar, yüzyıllar süren Viyana Kuşatmaları, ardı arkası kesilmeyen çarpışmalar, planlar, pazarlıklar, görüşmeler, bütün o şekilden şekle giren Doğu-Batı çatışmamız ve çeşitli halleriyle şiddet. Her yere girip çıkabilen bir evvel zaman entelektüeli, kuşatma ordusuna karışmış iki genç şair ve Viyana içinde Türkleri bekleyen bir matematikçi. Envai çeşit rüya, dua, cadı avı ve sır. Yazma yeteneği olan dahi bir kız çocuğundan Büyük Türk Güllesi'ne, sıkıntıdan helak olan yeniçerilerden Viyana'nın karşısına kurulan Yeni Viyana'ya uzanan parçalı hikâyeler. Ve tam bunların neşesine kendinizi kaptırırken karşınıza çıkıveren, 80'lerin toplumsal kuşatma ikliminden bakan bir genç. Siyasetin izi. İdealizm, gaddarlık, cezaevi, kin ve acılar. Salt tarihi romandır demek yanıltıcı olur, siyasi roman da denemez galiba. Fantastik indirgeyici, tezli zorlama, postmodern kolaycı, deneysel faydasız kaçacak. Velhasıl Süreyyya Evren'in "Durdurulamayan Meydan" adını verdiği roman dörtlemesine "Viyana Nokta" ile başlıyoruz. "Evet, Viyana önlerindeki o binlerce onbinlerce yüzbinlerce çadırdan oluşan akıl almaz ve ürkütücü dudak uçuklatıcı hem içinde yüzülesi hem kaybolunası ve sadece suretini göstermekle şehri teslim alabileceğinden emin devasa çadırlar okyanusu içinde ve artık ne sayılabilir ne bilinebilir ne ufukla sarılabilir ne hendeseyle çözülebilir dedirten âdemler türlü hayvanlar toplar ve bilhassa balyemez topları ve kombrine topları ve şahi toplarından oluşan yüksek dalgalar arasında sanki evinin arka bahçesinde sek sek oynuyormuşçasına rahatça dolaşan ve hangi çadırın arkasında kaybolur ve hangi gizli yolu izlerse hangi çadırın önüne çıkacağını ezbere bilmenin hinliğiyle geceleri yıldızları törpüleyen ve gördüğü her haritada hata bulup da söylemeyen ve gerek İslam askerlerinden gerek Viyana yiğitlerinden kimin ne zaman nerede ve nasıl durduğunu ne yaptığını ve ne yapacağını bilen ve hep bilebilen bir tek Allah'ın kulu vardı. Köstebek Hüseyin Çelebi." (Tanıtım Yazısından)
Neler var Viyana Nokta'da: öncelikle Viyana Kuşatmaları; bitmek bilmeyen, yıllar, onyıllar, kuşaklar, yüzyıllar süren Viyana Kuşatmaları, ardı arkası kesilmeyen çarpışmalar, planlar, pazarlıklar, görüşmeler, bütün o şekilden şekle giren Doğu-Batı çatışmamız ve çeşitli halleriyle şiddet. Her yere girip çıkabilen bir evvel zaman entelektüeli, kuşatma ordusuna karışmış iki genç şair ve Viyana içinde Türkleri bekleyen bir matematikçi. Envai çeşit rüya, dua, cadı avı ve sır. Yazma yeteneği olan dahi bir kız çocuğundan Büyük Türk Güllesi'ne, sıkıntıdan helak olan yeniçerilerden Viyana'nın karşısına kurulan Yeni Viyana'ya uzanan parçalı hikâyeler. Ve tam bunların neşesine kendinizi kaptırırken karşınıza çıkıveren, 80'lerin toplumsal kuşatma ikliminden bakan bir genç. Siyasetin izi. İdealizm, gaddarlık, cezaevi, kin ve acılar. Salt tarihi romandır demek yanıltıcı olur, siyasi roman da denemez galiba. Fantastik indirgeyici, tezli zorlama, postmodern kolaycı, deneysel faydasız kaçacak. Velhasıl Süreyyya Evren'in "Durdurulamayan Meydan" adını verdiği roman dörtlemesine "Viyana Nokta" ile başlıyoruz. "Evet, Viyana önlerindeki o binlerce onbinlerce yüzbinlerce çadırdan oluşan akıl almaz ve ürkütücü dudak uçuklatıcı hem içinde yüzülesi hem kaybolunası ve sadece suretini göstermekle şehri teslim alabileceğinden emin devasa çadırlar okyanusu içinde ve artık ne sayılabilir ne bilinebilir ne ufukla sarılabilir ne hendeseyle çözülebilir dedirten âdemler türlü hayvanlar toplar ve bilhassa balyemez topları ve kombrine topları ve şahi toplarından oluşan yüksek dalgalar arasında sanki evinin arka bahçesinde sek sek oynuyormuşçasına rahatça dolaşan ve hangi çadırın arkasında kaybolur ve hangi gizli yolu izlerse hangi çadırın önüne çıkacağını ezbere bilmenin hinliğiyle geceleri yıldızları törpüleyen ve gördüğü her haritada hata bulup da söylemeyen ve gerek İslam askerlerinden gerek Viyana yiğitlerinden kimin ne zaman nerede ve nasıl durduğunu ne yaptığını ve ne yapacağını bilen ve hep bilebilen bir tek Allah'ın kulu vardı. Köstebek Hüseyin Çelebi." (Tanıtım Yazısından)
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat