Ver Elini Avrupa; İlk Gençlik Dizisi

Stok Kodu:
9789756022214
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
145
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
5
Basım Tarihi:
2010-12-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
130,00TL
80,60TL
Havale/EFT ile: 78,99TL
9789756022214
386081
Ver Elini Avrupa; İlk Gençlik Dizisi
Ver Elini Avrupa; İlk Gençlik Dizisi
80.60
Yağmurdan sonra güneş çıkmıştı. Yeniden San Marco Meydam'na döndük. Meydanı kare sayarsak, karenin ortasında bir orkestra vardı. Hafif müzik çalıyorlardı. Burası şimdi bir başka güzel görünüyordu gözüme. Havanın açmasını fırsat bilip meydanı dolduran güvercinler. İstanbul'daki Yeni Cami'nin önünü anımsatmıştı bana. Tuhaf, belki de saçma şeyler düşünüyordum. Bu güvercinleri İstanbul'a götürsek. İsfanbul'dakileri de buraya getirsek ne olurdu acaba? Yabancılık çekerler miydi? Sanmam. Çünkü hayvanlara iklim koşulları, beslenme olanakları sağlanmışsa eğer. çevreye uyum sorunları kalmıyordu. Ya insanlar? Gezimizin başından beri kendimdeki değişiklikleri görmeye çalışıyordum. Önceleri insanların farklı alışkanlıkları, töreleri, yaşam biçimleri az şaşırtmamıştı beni. Zaman zaman kızıp öfkelenmiştim de. Ama gün geçtikçe her şeyi daha iyi kavramaya başlamıştım. Annem, Duyuyorsun diyordu. Büyümek kolay değildi.Yine de çekilen onca sıkıntıya karşın insan olmak, kuş olmaktan iyiydi. Çünkü insan, aklı ve duyguları yoluyla yaşamını zenginleştirme yetisine sahip tek canlıydı. Hele bu değerlerini sonuna kadar kullanabilirse...
Yağmurdan sonra güneş çıkmıştı. Yeniden San Marco Meydam'na döndük. Meydanı kare sayarsak, karenin ortasında bir orkestra vardı. Hafif müzik çalıyorlardı. Burası şimdi bir başka güzel görünüyordu gözüme. Havanın açmasını fırsat bilip meydanı dolduran güvercinler. İstanbul'daki Yeni Cami'nin önünü anımsatmıştı bana. Tuhaf, belki de saçma şeyler düşünüyordum. Bu güvercinleri İstanbul'a götürsek. İsfanbul'dakileri de buraya getirsek ne olurdu acaba? Yabancılık çekerler miydi? Sanmam. Çünkü hayvanlara iklim koşulları, beslenme olanakları sağlanmışsa eğer. çevreye uyum sorunları kalmıyordu. Ya insanlar? Gezimizin başından beri kendimdeki değişiklikleri görmeye çalışıyordum. Önceleri insanların farklı alışkanlıkları, töreleri, yaşam biçimleri az şaşırtmamıştı beni. Zaman zaman kızıp öfkelenmiştim de. Ama gün geçtikçe her şeyi daha iyi kavramaya başlamıştım. Annem, Duyuyorsun diyordu. Büyümek kolay değildi.Yine de çekilen onca sıkıntıya karşın insan olmak, kuş olmaktan iyiydi. Çünkü insan, aklı ve duyguları yoluyla yaşamını zenginleştirme yetisine sahip tek canlıydı. Hele bu değerlerini sonuna kadar kullanabilirse...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat