Vatandaşlığın Sınırları;Avrupa'daki Göçmenler ve Ulus-Ötesi Üyelik

Stok Kodu:
9786057498649
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
464
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-06-30
Çeviren:
Ezgi Su Dağabak
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kuşe
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
150,00TL
138,00TL
Havale/EFT ile: 124,20TL
9786057498649
528242
Vatandaşlığın Sınırları;Avrupa'daki Göçmenler ve Ulus-Ötesi Üyelik
Vatandaşlığın Sınırları;Avrupa'daki Göçmenler ve Ulus-Ötesi Üyelik
138.00
Pek çok Batı ülkesinde, bir zamanlar yalnızca vatandaşlara ait olan haklar, şimdilerde göçmenlere dek genişlemektedir; bu, ulus devletlerin sınır kontrolleri ile milliyetçi ideolojilerin sınırların güvenliğine yönelik söylemlerini güçlendirdiği bir zamanda, vatandaşlığın doğasına ve temeline meydan okuyan bir eğilimdir. Bu kitapta Yasemin Soysal, Avrupa ülkelerinin göçmenleri bünyelerine dâhil etmenin farklı yollarını, bu politikaların nasıl geliştiğini ve uluslararası insan hakları söyleminden nasıl etkilendiklerini ele alıyor. Soysal, “misafir işçilere” özel bir önem addederek, savaş sonrası uluslararası göçe odaklanıyor. Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, İsviçre ve Birleşik Krallık'a derinlemesine bir göz atarak, belirli devletlerin, göçmenleri bünyelerine katmalarının temeli olarak bireysel gruplara karşı korpore [corporate] gruplara yaptıkları vurguyu yansıtan üç ana model tanımlıyor. İnsan hakları söyleminin küresel çapta genişlemesi ve yoğunlaşmasının ulus-devletleri, üyelik haklarını yabancılara dek genişletmeleri için artan bir dış baskı altına soktuğunu ve bunun da vatandaşlar ve vatandaş olmayanlar arasında gittikçe bulanıklaşan bir çizgi ile sonuçlandığını keşfediyor. Son olarak Soysal, bu değişimlere karşı muhtemel bir model öneriyor: Meşruiyetini ulusal aidiyetten ziyade, evrensel bireylikten alan ulus-sonrası bir üyelik modeli. Vatandaşlık, haklar ve göç çalışmalarına yönelik bu yeni yaklaşım, insan hakları, uluslararası göç ve uluslar-üstü kültürel etkileşimler gibi konularla ilgilenen herkes için paha biçilmez olacaktır.
Pek çok Batı ülkesinde, bir zamanlar yalnızca vatandaşlara ait olan haklar, şimdilerde göçmenlere dek genişlemektedir; bu, ulus devletlerin sınır kontrolleri ile milliyetçi ideolojilerin sınırların güvenliğine yönelik söylemlerini güçlendirdiği bir zamanda, vatandaşlığın doğasına ve temeline meydan okuyan bir eğilimdir. Bu kitapta Yasemin Soysal, Avrupa ülkelerinin göçmenleri bünyelerine dâhil etmenin farklı yollarını, bu politikaların nasıl geliştiğini ve uluslararası insan hakları söyleminden nasıl etkilendiklerini ele alıyor. Soysal, “misafir işçilere” özel bir önem addederek, savaş sonrası uluslararası göçe odaklanıyor. Fransa, Almanya, Hollanda, İsveç, İsviçre ve Birleşik Krallık'a derinlemesine bir göz atarak, belirli devletlerin, göçmenleri bünyelerine katmalarının temeli olarak bireysel gruplara karşı korpore [corporate] gruplara yaptıkları vurguyu yansıtan üç ana model tanımlıyor. İnsan hakları söyleminin küresel çapta genişlemesi ve yoğunlaşmasının ulus-devletleri, üyelik haklarını yabancılara dek genişletmeleri için artan bir dış baskı altına soktuğunu ve bunun da vatandaşlar ve vatandaş olmayanlar arasında gittikçe bulanıklaşan bir çizgi ile sonuçlandığını keşfediyor. Son olarak Soysal, bu değişimlere karşı muhtemel bir model öneriyor: Meşruiyetini ulusal aidiyetten ziyade, evrensel bireylikten alan ulus-sonrası bir üyelik modeli. Vatandaşlık, haklar ve göç çalışmalarına yönelik bu yeni yaklaşım, insan hakları, uluslararası göç ve uluslar-üstü kültürel etkileşimler gibi konularla ilgilenen herkes için paha biçilmez olacaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat