9786257157162
555188
https://www.sehadetkitap.com/urun/tutsak-ozgurluk
Tutsak Özgürlük
89.60
Seksenli yıllardan itibaren ülke kalkınmasının özel sektöre devredilmesi ve
serbest piyasa ekonomisine geçişimiz, toplumun yapısında ve yaşantısında
değişimlere neden olmuştur. Çünkü bu ekonomik sistem, toplumun çekirdeğini
aileden "birey"e kaydırarak ailenin sıkı sıkıya sarıldığı geleneksel değer
yargılarını yok olmaya, başkalaşmaya ve bireysel düzeye indirgemeye
zorlamıştır. Bu gelişmeye paralel olarak toplumda bir bireysel özgürlük talebi
oluşturulmuş, bireysellik anlayışının ailenin önüne geçmesi suretiyle de aile
sıkıntılı bir şekilde önemini yitirmeye başlamıştır.
Aile birliğine, aile yapısına ve dolayısıyla ailelerin yaşattığı norm ve değer
yargılarına derin bir müdahale anlamına gelen bu gelişmenin olumsuz sonuçları
ise “modern yaşam koşulları, modern yaşam tarzı” gibi olumlu çağrışım yapan
gerekçelerle kamufle edilmektedir. Oysa serbest piyasa ekonomisi'nin “modern
yaşam” olarak servis ettiği yaşam tarzı, kamufle edilemeyecek kadar tahripkar
özelliklere sahiptir.
Piyasa güdümlü bir bireyselleşme ve özgürlük anlayışının ne gibi toplumsal
tahribatlara yol açtığını ise bu sistemi tam anlamıyla uygulayan ülkelere, örneğin
Almanya'ya baktığımızda görebilmekteyiz.
Bu nedenle kendi geleceğimizi görmek açısından örnek aldığımız Almanya'da
serbest piyasa ekonomisi'nin hangi mekanizmalarla toplumsal tahribatlara yol
açtığı irdelenecek, serbest piyasa ekonomisi'nin olmazsa olmazı
bireyselleşmenin perde arkası ele alınacak ve bu ülkede artık çıplak gözle
görülebilen ve aynı ekonomik sistemi uyguladığımız için bizim de maruz
kalabileceğimiz kişisel ve toplumsal arızaların serbest piyasa ekonomisi ile
bağlantısına dikkat çekilecektir.
Amacımız, maddi refah sağlamasına rağmen, serbest piyasa ekonomisi temelli
Batı tipi bir "bireysellik ve özgürlük" anlayışının yanıltıcılığına, Türk aile yapısına,
toplumun birleştirici değerlerine, toplumun kendini yenilemesine ve
bireyselleşmek zorunda bırakılan insanlara vereceği zararlara dikkat çekmek ve
henüz yol yakınken önlemler almaya teşvik etmektir.
Seksenli yıllardan itibaren ülke kalkınmasının özel sektöre devredilmesi ve
serbest piyasa ekonomisine geçişimiz, toplumun yapısında ve yaşantısında
değişimlere neden olmuştur. Çünkü bu ekonomik sistem, toplumun çekirdeğini
aileden "birey"e kaydırarak ailenin sıkı sıkıya sarıldığı geleneksel değer
yargılarını yok olmaya, başkalaşmaya ve bireysel düzeye indirgemeye
zorlamıştır. Bu gelişmeye paralel olarak toplumda bir bireysel özgürlük talebi
oluşturulmuş, bireysellik anlayışının ailenin önüne geçmesi suretiyle de aile
sıkıntılı bir şekilde önemini yitirmeye başlamıştır.
Aile birliğine, aile yapısına ve dolayısıyla ailelerin yaşattığı norm ve değer
yargılarına derin bir müdahale anlamına gelen bu gelişmenin olumsuz sonuçları
ise “modern yaşam koşulları, modern yaşam tarzı” gibi olumlu çağrışım yapan
gerekçelerle kamufle edilmektedir. Oysa serbest piyasa ekonomisi'nin “modern
yaşam” olarak servis ettiği yaşam tarzı, kamufle edilemeyecek kadar tahripkar
özelliklere sahiptir.
Piyasa güdümlü bir bireyselleşme ve özgürlük anlayışının ne gibi toplumsal
tahribatlara yol açtığını ise bu sistemi tam anlamıyla uygulayan ülkelere, örneğin
Almanya'ya baktığımızda görebilmekteyiz.
Bu nedenle kendi geleceğimizi görmek açısından örnek aldığımız Almanya'da
serbest piyasa ekonomisi'nin hangi mekanizmalarla toplumsal tahribatlara yol
açtığı irdelenecek, serbest piyasa ekonomisi'nin olmazsa olmazı
bireyselleşmenin perde arkası ele alınacak ve bu ülkede artık çıplak gözle
görülebilen ve aynı ekonomik sistemi uyguladığımız için bizim de maruz
kalabileceğimiz kişisel ve toplumsal arızaların serbest piyasa ekonomisi ile
bağlantısına dikkat çekilecektir.
Amacımız, maddi refah sağlamasına rağmen, serbest piyasa ekonomisi temelli
Batı tipi bir "bireysellik ve özgürlük" anlayışının yanıltıcılığına, Türk aile yapısına,
toplumun birleştirici değerlerine, toplumun kendini yenilemesine ve
bireyselleşmek zorunda bırakılan insanlara vereceği zararlara dikkat çekmek ve
henüz yol yakınken önlemler almaya teşvik etmektir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.