Turuncu Geçmişin Kıyısında

Stok Kodu:
9789750508462
Boyut:
130-195-0
Sayfa Sayısı:
301
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-02-10
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%31 indirimli
275,00TL
189,75TL
Havale/EFT ile: 185,96TL
9789750508462
726976
Turuncu Geçmişin Kıyısında
Turuncu Geçmişin Kıyısında
189.75
Ömrümden, sürüye sürüye yanımda en çok kendimi getirdim. Bugün ve geçmişin teknesinin temel direğiyim ben. Pas dolu bir limanda, paslı bir direk Veda gününe kadar, artık her şeyi bir kere yapıp on kere aklımıza yazacaktık ki unutmayıp hatırlayalım. Evin yokuşundan son kez çıkacaktım mesela; anahtarlarını son kez kaybedecek ve bir daha hiç yaptırmayacaktım. Ada vapuruna son kez binecek, Marikayı evinde son kez görüp dönüş vapurunun üstünde onu son kez özleyecektim. Bir akşam onun evinde kalıp ertesi akşam kendi evime dönecek; karanlık basınca gündüzünü, güneş doğunca gecesini özleyecektim. Azınlıklar ve Rumlarla ilgili romanları genellikle sevemedim. Bizi anlamadılar duygusu hep öne çıktı. Melih Özerenin yazdığı Turuncu Geçmişin Kıyısındayı okumam ise farklı oldu. Önyargı ile başlamakla birlikte sayfalardan çıkıp gelenler beni sarstı ve duygulandırdı. Sevdim bu romanı. İnsanı ve hayatı anlamaya uğraşırken; toplumsal bir gerçeklik olan ayrımcılığın sarsıntısını da anlatmaya çalışan bir kitap bu. Bu tür anlatılarda karşılaştığımız etnik savunma mekanizmalarını veya ötekini dolaylı olarak yerme ihtiyacını bu romanda hissetmedim. Geçmiş sayabileceğimiz bir dönemi, İstanbulun eski sakinlerini ve en başta insan yanları öne çıkan, yanı başımızda yaşamış kahramanları yakından tanıyacak; memleketlerinden uzakta ihtiyarlamış bu insanların nasıl da birer hafıza işçisine döndüklerini görüp, yazar gibi siz de seveceksiniz onları. HERKÜL MİLLAS
Ömrümden, sürüye sürüye yanımda en çok kendimi getirdim. Bugün ve geçmişin teknesinin temel direğiyim ben. Pas dolu bir limanda, paslı bir direk Veda gününe kadar, artık her şeyi bir kere yapıp on kere aklımıza yazacaktık ki unutmayıp hatırlayalım. Evin yokuşundan son kez çıkacaktım mesela; anahtarlarını son kez kaybedecek ve bir daha hiç yaptırmayacaktım. Ada vapuruna son kez binecek, Marikayı evinde son kez görüp dönüş vapurunun üstünde onu son kez özleyecektim. Bir akşam onun evinde kalıp ertesi akşam kendi evime dönecek; karanlık basınca gündüzünü, güneş doğunca gecesini özleyecektim. Azınlıklar ve Rumlarla ilgili romanları genellikle sevemedim. Bizi anlamadılar duygusu hep öne çıktı. Melih Özerenin yazdığı Turuncu Geçmişin Kıyısındayı okumam ise farklı oldu. Önyargı ile başlamakla birlikte sayfalardan çıkıp gelenler beni sarstı ve duygulandırdı. Sevdim bu romanı. İnsanı ve hayatı anlamaya uğraşırken; toplumsal bir gerçeklik olan ayrımcılığın sarsıntısını da anlatmaya çalışan bir kitap bu. Bu tür anlatılarda karşılaştığımız etnik savunma mekanizmalarını veya ötekini dolaylı olarak yerme ihtiyacını bu romanda hissetmedim. Geçmiş sayabileceğimiz bir dönemi, İstanbulun eski sakinlerini ve en başta insan yanları öne çıkan, yanı başımızda yaşamış kahramanları yakından tanıyacak; memleketlerinden uzakta ihtiyarlamış bu insanların nasıl da birer hafıza işçisine döndüklerini görüp, yazar gibi siz de seveceksiniz onları. HERKÜL MİLLAS
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat