9786055250355
413437
https://www.sehadetkitap.com/urun/turquerie-ve-temsil-politikasi-1728-1876
Turquerie ve Temsil Politikası 1728-1876
111.60
On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda Batı Avrupadaki Osmanlı/Türk esinli mimarinin incelenmesine adanmış ilk kitap boyutundaki bu çalışmada Nebahat Avcıoğlu, kültürel sınırlar meselesinde ayrımları değil, çeşitliliğin uyumunu vurguluyor. Egzotizmin sınırlarına indirgenen turquerie'yi, kültürlerarası bir sanat formu olarak değerlendiriyor. Yazar, bugüne kadar ihmal edilmiş resimlere, tasarımlara ve binalara bakarak Batının Osmanlı İmparatorluğu ilgisini öztemsil ve milli politika mefhumlarına bağlıyor. Turquerie ve Temsil Politikası, 1728-1876,Avrupalıların ilham için, ne gibi etkiler altında, neden Türklere döndüğünü araştırırken, bu dönemdeki sanat ve mimarinin kapsamlı bir kültürel yorumlamasını sunuyor.
Avcıoğlu, üç özel bina tipini inceliyor: köşkler, camiler ve hamamlar. Bunları da Batı Avrupada inşa edilen ilk dört başı mamur örneklerinden seçiyor ve bu yapılarla mimari form ve üslupların kültürel siyasetini derinlemesine araştırıyor. Yazara göre bu bina tiplerinin özümsenmesi kazara olmadığı gibi sadece Avrupanın başka bir kültüre hakimiyetini de göstermez. Özünde diyalektik bir süreçti bu ve hem Batıda hem de Doğuda kültürlerötesileşmeye katkıda bulunmuştu.
On sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda Batı Avrupadaki Osmanlı/Türk esinli mimarinin incelenmesine adanmış ilk kitap boyutundaki bu çalışmada Nebahat Avcıoğlu, kültürel sınırlar meselesinde ayrımları değil, çeşitliliğin uyumunu vurguluyor. Egzotizmin sınırlarına indirgenen turquerie'yi, kültürlerarası bir sanat formu olarak değerlendiriyor. Yazar, bugüne kadar ihmal edilmiş resimlere, tasarımlara ve binalara bakarak Batının Osmanlı İmparatorluğu ilgisini öztemsil ve milli politika mefhumlarına bağlıyor. Turquerie ve Temsil Politikası, 1728-1876,Avrupalıların ilham için, ne gibi etkiler altında, neden Türklere döndüğünü araştırırken, bu dönemdeki sanat ve mimarinin kapsamlı bir kültürel yorumlamasını sunuyor.
Avcıoğlu, üç özel bina tipini inceliyor: köşkler, camiler ve hamamlar. Bunları da Batı Avrupada inşa edilen ilk dört başı mamur örneklerinden seçiyor ve bu yapılarla mimari form ve üslupların kültürel siyasetini derinlemesine araştırıyor. Yazara göre bu bina tiplerinin özümsenmesi kazara olmadığı gibi sadece Avrupanın başka bir kültüre hakimiyetini de göstermez. Özünde diyalektik bir süreçti bu ve hem Batıda hem de Doğuda kültürlerötesileşmeye katkıda bulunmuştu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.