9786259928555
667520
https://www.sehadetkitap.com/urun/turkuler-ve-toplum-arastirma-derleme-inceleme
Türküler ve Toplum;(Araştırma-Derleme-İnceleme)
368.00
Selahattin Dündar, 1946'da Kars'ın Dikme köyünde doğmuştur. Terekeme Türkmenlerinden olan âşığın annesi Akbaba soyundan Hürü, babası Dünyamallılar soyundan Molla İsmail oğlu Rıza'dır. Adına Borçalı'da köy kuran Hacı Kara İsa'nın torunudur. Ailece, Terekemelerin ileri gelenlerindendir. Ailesinin on iki çocuğundan biri olan Dündar, ilkokulu Dikme köyünde, ortaokul ve liseyi Erzurum'da okur. Yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü'nde tamamlar. Mühendis olarak mezun olmasına rağmen, öğretmenlikte karar kılan Dündar, yurdun çeşitli yerlerinde, otuz yıl boyunca öğretmenlik yapar. Eşi de kendisi gibi öğretmen olan Songül Dündar'ın hikâye ve roman türünde kitapları bulunmaktadır. Dündar, iki çocuk babasıdır. 1973'te sazı ve sözüyle radyolarda, 1974'te televizyon kanallarında çıkmaya başlar. Kültür Bakanlığı'nın yurt çapında açmış olduğu "Tasarrufa Çağrı" konulu şiir yarışmasında birinciliği ve Türk Folklor Kurumu tarafından verilen Özel Şeref Ödülü bulunmaktadır. Ozanlar Vakfı yönetiminde yer alan şair, Kars Dikme Köyü Kültür Derneği'nin kuruculuğunu ve aynı zamanda başkanlığını yapmıştır. Şair yöneticilik faaliyetlerinin yanı sıra “Halay” ve “Menekşe” dergilerinin kuruculuğunu ve yayın yönetmenliğini yürütmüştür. Derleme ve folklorla ilgili incelemeleri de bulunmaktadır Çeşitli gazete ve dergilerde şiirleri yayımlanan âşığın kasetleri vardır (Yıldız 2003: 224).Âşık Dündar, henüz ortaokul sıralarında şiir yazmaya, lise yıllarında da saz çalmaya başlar. Dündar, 1972 yılından önce kaleme aldığı şiirlerini “deneme” olarak nitelendirir. Şair, şiirlerinde Dündar, Dertli Dündar, Garip Dündar, Âşık Dündar şeklinde birden fazla mahlas kullanmıştır. Yaygınca kullandığı Âşık Dündar mahlasını, Âşık Şenlik'in üslubundan etkilenerek alır. Usta-çırak ilişkisi içerisinde yetişmiş âşıklardan olup muamma çözme, atışma gibi âşıklık geleneğinin gereklerini yerine getirmektedir. Âşık; İslâm Erdener, Şair Hakkı Kösali, Âşık Mürsel Sinan, Gülistan Çobanlar, Posoflu Müdami şiirleri, sesleri ve sazlarının ritminden ilham almış olmasına rağmen bunların hiçbirinin etkisi Âşık Şenlik'inki kadar yoğun olmamıştır. Âşık Şenlik'in şiirlerini kendi üslubuna ve dokusuna yakın bulması bu etkilenmenin başlıca sebebidir. Dündar'ın hemen hemen bütün şiirleri âşık tarzındadır. Şiirlerinde konu çeşitliliğine önem verdiği görülmektedir. Şairin bireysel konuları işlediği şiirlerinin dışında memleket ve millet sorunlarını ele aldığı toplumsal şiirleri çoğunluktadır. Şiirlerinde aşk ve güzellik konularına da büyük ölçüde yer verir. Şair, şiirlerini yazarken hece ölçüsünü kullanmakta ve genellikle türkü türünü esas almaktadır. Şiirlerinde üçlü geleneği oluşturan söz, ezgi ve musikiye önem veren âşığın sade fakat az sözle çok şey anlatmayı amaçlayan bir üslubu vardır. Şairin şiir dili konuşma diline yakındır ve halk ağzına şiirlerinde yer verir. Mandolin, bağlama, tar ve koşasaz çalabilen âşık; Terekeme-Azeri ve Anadolu ağızları tarzındaki deyişlerini koşasaz eşliğinde icra edebilmektedir
Selahattin Dündar, 1946'da Kars'ın Dikme köyünde doğmuştur. Terekeme Türkmenlerinden olan âşığın annesi Akbaba soyundan Hürü, babası Dünyamallılar soyundan Molla İsmail oğlu Rıza'dır. Adına Borçalı'da köy kuran Hacı Kara İsa'nın torunudur. Ailece, Terekemelerin ileri gelenlerindendir. Ailesinin on iki çocuğundan biri olan Dündar, ilkokulu Dikme köyünde, ortaokul ve liseyi Erzurum'da okur. Yükseköğrenimini Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü'nde tamamlar. Mühendis olarak mezun olmasına rağmen, öğretmenlikte karar kılan Dündar, yurdun çeşitli yerlerinde, otuz yıl boyunca öğretmenlik yapar. Eşi de kendisi gibi öğretmen olan Songül Dündar'ın hikâye ve roman türünde kitapları bulunmaktadır. Dündar, iki çocuk babasıdır. 1973'te sazı ve sözüyle radyolarda, 1974'te televizyon kanallarında çıkmaya başlar. Kültür Bakanlığı'nın yurt çapında açmış olduğu "Tasarrufa Çağrı" konulu şiir yarışmasında birinciliği ve Türk Folklor Kurumu tarafından verilen Özel Şeref Ödülü bulunmaktadır. Ozanlar Vakfı yönetiminde yer alan şair, Kars Dikme Köyü Kültür Derneği'nin kuruculuğunu ve aynı zamanda başkanlığını yapmıştır. Şair yöneticilik faaliyetlerinin yanı sıra “Halay” ve “Menekşe” dergilerinin kuruculuğunu ve yayın yönetmenliğini yürütmüştür. Derleme ve folklorla ilgili incelemeleri de bulunmaktadır Çeşitli gazete ve dergilerde şiirleri yayımlanan âşığın kasetleri vardır (Yıldız 2003: 224).Âşık Dündar, henüz ortaokul sıralarında şiir yazmaya, lise yıllarında da saz çalmaya başlar. Dündar, 1972 yılından önce kaleme aldığı şiirlerini “deneme” olarak nitelendirir. Şair, şiirlerinde Dündar, Dertli Dündar, Garip Dündar, Âşık Dündar şeklinde birden fazla mahlas kullanmıştır. Yaygınca kullandığı Âşık Dündar mahlasını, Âşık Şenlik'in üslubundan etkilenerek alır. Usta-çırak ilişkisi içerisinde yetişmiş âşıklardan olup muamma çözme, atışma gibi âşıklık geleneğinin gereklerini yerine getirmektedir. Âşık; İslâm Erdener, Şair Hakkı Kösali, Âşık Mürsel Sinan, Gülistan Çobanlar, Posoflu Müdami şiirleri, sesleri ve sazlarının ritminden ilham almış olmasına rağmen bunların hiçbirinin etkisi Âşık Şenlik'inki kadar yoğun olmamıştır. Âşık Şenlik'in şiirlerini kendi üslubuna ve dokusuna yakın bulması bu etkilenmenin başlıca sebebidir. Dündar'ın hemen hemen bütün şiirleri âşık tarzındadır. Şiirlerinde konu çeşitliliğine önem verdiği görülmektedir. Şairin bireysel konuları işlediği şiirlerinin dışında memleket ve millet sorunlarını ele aldığı toplumsal şiirleri çoğunluktadır. Şiirlerinde aşk ve güzellik konularına da büyük ölçüde yer verir. Şair, şiirlerini yazarken hece ölçüsünü kullanmakta ve genellikle türkü türünü esas almaktadır. Şiirlerinde üçlü geleneği oluşturan söz, ezgi ve musikiye önem veren âşığın sade fakat az sözle çok şey anlatmayı amaçlayan bir üslubu vardır. Şairin şiir dili konuşma diline yakındır ve halk ağzına şiirlerinde yer verir. Mandolin, bağlama, tar ve koşasaz çalabilen âşık; Terekeme-Azeri ve Anadolu ağızları tarzındaki deyişlerini koşasaz eşliğinde icra edebilmektedir
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.