Türk Kamuoyunda Filistin Problemi; İlk Arap Yahudi Çatışmaları (1920-1939)

Stok Kodu:
9789752551930
Boyut:
135-215-0
Sayfa Sayısı:
224
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2008-04-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
300,00TL
201,00TL
Havale/EFT ile: 180,90TL
9789752551930
376859
Türk Kamuoyunda Filistin Problemi; İlk Arap Yahudi Çatışmaları (1920-1939)
Türk Kamuoyunda Filistin Problemi; İlk Arap Yahudi Çatışmaları (1920-1939)
201.00
" Siyonizm, On Dokuzuncu Yüzyılda siyasallaştırıldığında Filistin, Osmanlı Devleti'ne bağlı bir eyalet durumundaydı. Filistin Osmanlıların egemenliğinde bir bölge olmasına karşın, her üç büyük dine göre kutsal addedildiği için Batı uluslarının yoğun misyoner faaliyetlerine sahne olmuştur. İngiltere, Rusya, Almanya, İtalya ve Fransa; bu bölgede kiliseler, dini okullar ve misyoner cemiyetleri kurmuşlardı"Mim Kemal Öke Diğer yandan Araplar, Birinci Dünya Savaşı'nda Türklere karşı savaşmanın bedelini ağır ödediler. Savaş sonunda "Büyük Arap İmparatorluğu" ümitleri tamamen suya düştüğü gibi, Osmanlı'dan kopan Arap toprakları da "Manda Sistemi" adı altında Batılı devletlerin egemenliğine verildi. İngiltere, henüz savaş sona ermeden yayınladığı Balfour Deklarasyonu ile Araplara ihanet etmişti. Araplar, İngilizler tarafından aldatıldıklarını öğrendiklerinde toprakları batılı devletler tarafından işgal edilmiş durumdaydı. Bir İngiliz Lordu, savaştan senelerce sonra yazdığı bir makalede Arapları nasıl aldattıklarını şu ifadelerle itiraf ediyordu: "Biz Araplara olan sözümüzü tutmadık, Yahudileri de aldattık, hayale kaptırdık. Arz-ı Mukaddes, iki defa vaat edilmiş bir diyar oldu. Burası evvela Araplara vaat edilmişti: Lawrance'ın ilham ettiği isyan dolayısıyla bize zamanında gösterdikleri yardıma mükafat olarak bu vaat yapılmıştı. Fakat, iki seneden ziyade bir zaman sonra da yani o teşrik-i mesainin meyvelerini toplar toplamaz tutup o yeri, daha büyük Arz-ı Kenan halinde Yahudilere vaat ettik"
" Siyonizm, On Dokuzuncu Yüzyılda siyasallaştırıldığında Filistin, Osmanlı Devleti'ne bağlı bir eyalet durumundaydı. Filistin Osmanlıların egemenliğinde bir bölge olmasına karşın, her üç büyük dine göre kutsal addedildiği için Batı uluslarının yoğun misyoner faaliyetlerine sahne olmuştur. İngiltere, Rusya, Almanya, İtalya ve Fransa; bu bölgede kiliseler, dini okullar ve misyoner cemiyetleri kurmuşlardı"Mim Kemal Öke Diğer yandan Araplar, Birinci Dünya Savaşı'nda Türklere karşı savaşmanın bedelini ağır ödediler. Savaş sonunda "Büyük Arap İmparatorluğu" ümitleri tamamen suya düştüğü gibi, Osmanlı'dan kopan Arap toprakları da "Manda Sistemi" adı altında Batılı devletlerin egemenliğine verildi. İngiltere, henüz savaş sona ermeden yayınladığı Balfour Deklarasyonu ile Araplara ihanet etmişti. Araplar, İngilizler tarafından aldatıldıklarını öğrendiklerinde toprakları batılı devletler tarafından işgal edilmiş durumdaydı. Bir İngiliz Lordu, savaştan senelerce sonra yazdığı bir makalede Arapları nasıl aldattıklarını şu ifadelerle itiraf ediyordu: "Biz Araplara olan sözümüzü tutmadık, Yahudileri de aldattık, hayale kaptırdık. Arz-ı Mukaddes, iki defa vaat edilmiş bir diyar oldu. Burası evvela Araplara vaat edilmişti: Lawrance'ın ilham ettiği isyan dolayısıyla bize zamanında gösterdikleri yardıma mükafat olarak bu vaat yapılmıştı. Fakat, iki seneden ziyade bir zaman sonra da yani o teşrik-i mesainin meyvelerini toplar toplamaz tutup o yeri, daha büyük Arz-ı Kenan halinde Yahudilere vaat ettik"
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat