9786056973321
536804
https://www.sehadetkitap.com/urun/tolgunay
Tolgunay
170.25
Yepyeni bir Dede Korkut hikâyesinin romanı olan Tolgunay, Dede Korkut Hikâyeleri'ne getirdiği yeni ve modern yorumla Türk edebiyatında bir ilki gerçekleştirmektedir. “24. Hikâye” olma özelliğini “24 Oğuz Boyu”nun adından alan kitap, cesur ve savaşçı kadın Tolgunay'ın hikâyesini anlatmaktadır. Orta Asya bozkırlarından Karaçuk Dağı'nın eteklerine, Oğuz obasından Kıpçak Kalesi'ne doğru inandıkları değerler uğruna at koşturan kahramanlarımız soluksuz bir maceranın, aşkın, hüznün ve ihanetin içinde zor kararlar verip ölümcül mücadelelere girişeceklerdir. Tolgunay, sizleri sürükleyici bir kurgunun içinde Oğuzların dünyasına çağırmaktadır. *** “Hafif yel, savaşçı ruhunun ele geçirdiği bedeninde sakinleştirici dokunuşlarla gezmeye devam ediyordu. Umudu tutuşturan bir kıvılcımdı bu, kırlarda koşan özgür yılkıların ruhuydu. Serin, taze ve dirilticiydi. Etine abanmış zırhtan içeriye doğru usul usul sızıyordu. Yorgun değildi artık. Ölüme hazırdı ve hiçbir cesaret, ölüme hazır bir yürekten daha korkusuz olamazdı. Yaklaştı. Kılıcını iyice kavrayıp kalkanını yüz hizasına kaldırdı. Rakibi de aynı şeyi yaptı. Yavaş yavaş en uygun anı kollamak için dönmeye başladılar. Seyirci sessizleşmişti, birazdan akacak kanın şehvetine bir hazırlıktı bu, birazdan akacak kanın ruhlarında yaratacağı depremi bekleyişti.”
Yepyeni bir Dede Korkut hikâyesinin romanı olan Tolgunay, Dede Korkut Hikâyeleri'ne getirdiği yeni ve modern yorumla Türk edebiyatında bir ilki gerçekleştirmektedir. “24. Hikâye” olma özelliğini “24 Oğuz Boyu”nun adından alan kitap, cesur ve savaşçı kadın Tolgunay'ın hikâyesini anlatmaktadır. Orta Asya bozkırlarından Karaçuk Dağı'nın eteklerine, Oğuz obasından Kıpçak Kalesi'ne doğru inandıkları değerler uğruna at koşturan kahramanlarımız soluksuz bir maceranın, aşkın, hüznün ve ihanetin içinde zor kararlar verip ölümcül mücadelelere girişeceklerdir. Tolgunay, sizleri sürükleyici bir kurgunun içinde Oğuzların dünyasına çağırmaktadır. *** “Hafif yel, savaşçı ruhunun ele geçirdiği bedeninde sakinleştirici dokunuşlarla gezmeye devam ediyordu. Umudu tutuşturan bir kıvılcımdı bu, kırlarda koşan özgür yılkıların ruhuydu. Serin, taze ve dirilticiydi. Etine abanmış zırhtan içeriye doğru usul usul sızıyordu. Yorgun değildi artık. Ölüme hazırdı ve hiçbir cesaret, ölüme hazır bir yürekten daha korkusuz olamazdı. Yaklaştı. Kılıcını iyice kavrayıp kalkanını yüz hizasına kaldırdı. Rakibi de aynı şeyi yaptı. Yavaş yavaş en uygun anı kollamak için dönmeye başladılar. Seyirci sessizleşmişti, birazdan akacak kanın şehvetine bir hazırlıktı bu, birazdan akacak kanın ruhlarında yaratacağı depremi bekleyişti.”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.