Temel Kaynaklar Işığında Gerut Yahudiliğe Geçiş

Stok Kodu:
9786054239733
Boyut:
140-210-0
Sayfa Sayısı:
240
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-06-05
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%38 indirimli
220,00TL
136,40TL
Havale/EFT ile: 133,67TL
9786054239733
462489
Temel Kaynaklar Işığında Gerut Yahudiliğe Geçiş
Temel Kaynaklar Işığında Gerut Yahudiliğe Geçiş
136.40
Yahudilikte soyun sadece anneden geçtiği, sonradan Yahudi olmanın imkânsızlığı gibi yaygın bir kanaat vardır. Bu kanaat tarihsel olarak doğru olmakla birlikte teolojik gerçeğe muhaliftir. Yahudilik erken dönemlerinde yabancılara kapalı olmuş, sadece İbranilerin/İsrailoğulları'nın ulusal kültürü olarak algılanmıştır. Soydaşlık bilinci esas olduğu için bu değerler sistemi öğretilmekle kazanılacak bir olgu olarak görülmemiştir. Bu yüzden eski İbranilerin zihninde din yayma fikri olmamış, yabancılar Hz. Musa'nın getirdiklerini kabul etseler bile "hidayete ermiş" olarak algılanmamış, yine yabancı görülmüşlerdir. Amos (M.Ö. VIII. yy) zamanından itibaren dile getirilen evrenselcilik söylemleri Babil Sürgünü (M.Ö. VI. yy) sırasında daha da sıklaşıp yabancıların da bu inanca kabul edilmelerinin önü açılmış, fakat Ezra'nın (M.Ö. V. yy) reformu bunun önüne geçmiştir. Helenler'le tanıştıktan sonra İsrailoğulları sahip oldukları değerler sistemini öğretilebilir olarak algılamışlardır. Temelde ikna yoluyla, ege-men oldukları bölgelerde zorla bu inancı yabancılara kabul ettirmeye çalışmış-lardır (M.Ö. II. yy). Yahudilik inancının kurumsal olarak yabancılara açılması, M.S. II. yy.'da gerçekleşmiştir. Sonradan Hıristiyan ve Müslüman egemenliğinde yaşayan Yahudiler dinlerini yayma fırsatı bulamamış, böylece "Yahudi olunmaz, Yahudi doğulur" görüşü yaygınlık kazanmıştır.
Yahudilikte soyun sadece anneden geçtiği, sonradan Yahudi olmanın imkânsızlığı gibi yaygın bir kanaat vardır. Bu kanaat tarihsel olarak doğru olmakla birlikte teolojik gerçeğe muhaliftir. Yahudilik erken dönemlerinde yabancılara kapalı olmuş, sadece İbranilerin/İsrailoğulları'nın ulusal kültürü olarak algılanmıştır. Soydaşlık bilinci esas olduğu için bu değerler sistemi öğretilmekle kazanılacak bir olgu olarak görülmemiştir. Bu yüzden eski İbranilerin zihninde din yayma fikri olmamış, yabancılar Hz. Musa'nın getirdiklerini kabul etseler bile "hidayete ermiş" olarak algılanmamış, yine yabancı görülmüşlerdir. Amos (M.Ö. VIII. yy) zamanından itibaren dile getirilen evrenselcilik söylemleri Babil Sürgünü (M.Ö. VI. yy) sırasında daha da sıklaşıp yabancıların da bu inanca kabul edilmelerinin önü açılmış, fakat Ezra'nın (M.Ö. V. yy) reformu bunun önüne geçmiştir. Helenler'le tanıştıktan sonra İsrailoğulları sahip oldukları değerler sistemini öğretilebilir olarak algılamışlardır. Temelde ikna yoluyla, ege-men oldukları bölgelerde zorla bu inancı yabancılara kabul ettirmeye çalışmış-lardır (M.Ö. II. yy). Yahudilik inancının kurumsal olarak yabancılara açılması, M.S. II. yy.'da gerçekleşmiştir. Sonradan Hıristiyan ve Müslüman egemenliğinde yaşayan Yahudiler dinlerini yayma fırsatı bulamamış, böylece "Yahudi olunmaz, Yahudi doğulur" görüşü yaygınlık kazanmıştır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat