Tanrı Kent

Stok Kodu:
9786257913010
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
176
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-03-26
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%41 indirimli
120,00TL
70,80TL
Havale/EFT ile: 63,72TL
9786257913010
498589
Tanrı Kent
Tanrı Kent
70.80
Kalabalık. Birbirine benzemeyen milyonlarca yüz, öfke ve hayal kalabalığı. Yüzlerin değiştiği, öfkelerin bilendiği, hayallerin un ufak edildiği çürük dişlere benzeyen evlerin kalabalığı. Yüzyıllardır duyguları kamçılayan enstrüman sesleri gibi birbirine karışsa da kimsenin beraber duymaya heves etmediği kadim dillerin kalabalığı. Yokuşların, merdivenlerin, pazarların, vitrinlerin, yamaların ve marka etiketlerinin kalabalığı. Byzantion, Nova Roma, Stanpoli, Dersaadet, Asitane, Kostantinopolis, İstanbul. Tarih boyunca aldığı isimlerle dahi kalabalık olan bu kenti, onun karmaşasını, birbirini ne görmeye ne de anlamaya çalışan insanını, bizi de yanına alarak anlatıyor Jale Sancak Tanrı Kent'te. "Adımlarım iyice ağırlaştı, hatırlamaktan nasıl yoruldum bilsen. Çoktan teslim olmuş, kömür kokan, sessiz, neşesiz sokaklar dağlıyor beni. O Hasköy, diyor kıyıya yüz süren dalgalar, susmuştur. Şiirinden Engin'in, hüzün kalmıştır geriye, bir de inmeli ruhunu sürükleyen kocamış meyhaneci. Beyaz çiçekli bahçeleriyle gecekondular, betonun iktidarına boyun eğmiştir. Bildiri dağıtan, afişe çıkan çocuklar... Onlar da."
Kalabalık. Birbirine benzemeyen milyonlarca yüz, öfke ve hayal kalabalığı. Yüzlerin değiştiği, öfkelerin bilendiği, hayallerin un ufak edildiği çürük dişlere benzeyen evlerin kalabalığı. Yüzyıllardır duyguları kamçılayan enstrüman sesleri gibi birbirine karışsa da kimsenin beraber duymaya heves etmediği kadim dillerin kalabalığı. Yokuşların, merdivenlerin, pazarların, vitrinlerin, yamaların ve marka etiketlerinin kalabalığı. Byzantion, Nova Roma, Stanpoli, Dersaadet, Asitane, Kostantinopolis, İstanbul. Tarih boyunca aldığı isimlerle dahi kalabalık olan bu kenti, onun karmaşasını, birbirini ne görmeye ne de anlamaya çalışan insanını, bizi de yanına alarak anlatıyor Jale Sancak Tanrı Kent'te. "Adımlarım iyice ağırlaştı, hatırlamaktan nasıl yoruldum bilsen. Çoktan teslim olmuş, kömür kokan, sessiz, neşesiz sokaklar dağlıyor beni. O Hasköy, diyor kıyıya yüz süren dalgalar, susmuştur. Şiirinden Engin'in, hüzün kalmıştır geriye, bir de inmeli ruhunu sürükleyen kocamış meyhaneci. Beyaz çiçekli bahçeleriyle gecekondular, betonun iktidarına boyun eğmiştir. Bildiri dağıtan, afişe çıkan çocuklar... Onlar da."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat