9786052496725
495251
https://www.sehadetkitap.com/urun/suveyda-i-dildar
Süveydâ-i Dildâr
31.92
Resimlerin dili olsa, hasretin rengini nasıl yansıtırdı ya da feryadını? Yüzüne bakan,
gözlerini senden ayıramayan ama bir o kadar sessizliğin hikâyesini yazan bir çift göz.
Dönmesini beklediğin, sevdasına hasret kaldığın gecelerin resmi... Üzülürsün unutamadığın
zamana. Mazinin verdiği vazgeçilmezliğin hikâyesini yaz desen hangi kelimeler dökülür
satırlara.
Peki, her giden bulur mu geride bıraktığını veyahut bulsa aynı olur mu? İnsan; zihninde,
çakılı zamanın sesinde boğulurken, hangi dala tutunacağını bulamıyor. Çıkmazlarım
arasında kayboluyor. Saatlerin vuruşu vicdanını en ağır şekilde yaralıyor. Kaldıramayacağın
yükler yükleniyor, bir bir omuzuna. Hesabı sorulmayan gidişlerin beynimde uğulduyor.
Biraz eksik biraz fazla bedenimde yılların verdiği ağırlık, ellerim titriyor, vakitsiz aklıma
gelişinle.
Bir emanet olan bu canı, esmeyen yellere veresim geliyor ve sonra sesin yankılanıyor
beynimin her uğultusunda. Pas tutmuş kelimeler arıyorum elime yüzüme bulaşan
hayatımda. Beni anlatacak bir kelime, seni anlatacak bir cümle... Satırlara dökülen
kelimelerin hikâyesi yaz desen kalem sağır olur kör deftere. Ayrılığı anlat desen her bir
kelime vazgeçemediğimiz gidişlerin dönme hikâyesi olur. Bakıyorum aynalara. Kalmak ve
gitmek arasında yok olduğum bu dünyada arafım oldun, bir vuslat aralığında.
Resimlerin dili olsa, hasretin rengini nasıl yansıtırdı ya da feryadını? Yüzüne bakan,
gözlerini senden ayıramayan ama bir o kadar sessizliğin hikâyesini yazan bir çift göz.
Dönmesini beklediğin, sevdasına hasret kaldığın gecelerin resmi... Üzülürsün unutamadığın
zamana. Mazinin verdiği vazgeçilmezliğin hikâyesini yaz desen hangi kelimeler dökülür
satırlara.
Peki, her giden bulur mu geride bıraktığını veyahut bulsa aynı olur mu? İnsan; zihninde,
çakılı zamanın sesinde boğulurken, hangi dala tutunacağını bulamıyor. Çıkmazlarım
arasında kayboluyor. Saatlerin vuruşu vicdanını en ağır şekilde yaralıyor. Kaldıramayacağın
yükler yükleniyor, bir bir omuzuna. Hesabı sorulmayan gidişlerin beynimde uğulduyor.
Biraz eksik biraz fazla bedenimde yılların verdiği ağırlık, ellerim titriyor, vakitsiz aklıma
gelişinle.
Bir emanet olan bu canı, esmeyen yellere veresim geliyor ve sonra sesin yankılanıyor
beynimin her uğultusunda. Pas tutmuş kelimeler arıyorum elime yüzüme bulaşan
hayatımda. Beni anlatacak bir kelime, seni anlatacak bir cümle... Satırlara dökülen
kelimelerin hikâyesi yaz desen kalem sağır olur kör deftere. Ayrılığı anlat desen her bir
kelime vazgeçemediğimiz gidişlerin dönme hikâyesi olur. Bakıyorum aynalara. Kalmak ve
gitmek arasında yok olduğum bu dünyada arafım oldun, bir vuslat aralığında.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.