Suça Teşebbüste Hazırlık Hareketleri ile İcra Hareketlerinin Birbirinden Ayrılması;İstanbul Ceza Hukuku ve Kriminoloji Arşivi Yayın No : 29
Boyut:
165-235-0
Sayfa Sayısı:
363
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-06-30
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%13
indirimli
245,00TL
213,15TL
Havale/EFT ile:
191,84TL
9786257899123
528257
https://www.sehadetkitap.com/urun/suca-tesebbuste-hazirlik-hareketleri-ile-icra-hareketlerinin-birbirinden-ayrilmasi-istanbul-ceza-hukuku-ve-kriminoloji-arsivi-yayin-no-29
Suça Teşebbüste Hazırlık Hareketleri ile İcra Hareketlerinin Birbirinden Ayrılması;İstanbul Ceza Hukuku ve Kriminoloji Arşivi Yayın No : 29
213.15
Suça teşebbüste hazırlık hareketleri ile icra hareketlerinin birbirinden ayrılması, ceza hukukunun uzun bir süredir üzerinde tartıştığı ve halen güncelliğini koruyan bir ceza hukuku problemidir. Bu iki hareket tarzının birbirinden ayrılması, bireyin hareket serbestisinin sınırlarının belirlenmesi açısından önem taşımaktadır. Bu çalışmada, hazırlık hareketlerinin icra hareketlerinden ayrılması problemine ilişkin doktrinde ileri sürülen teoriler ve meseleye ilişkin yargı kararlarında benimsenen uygulamalar incelenmiştir. Bu iki hareket tarzı arasındaki sınırın nasıl belirleneceği hususunda, pozitif düzenlemelerin yanı sıra, olması gereken hukuk açısından hangi yaklaşımın benimsenmesi gerektiği konusunda görüş ve değerlendirmelere yer verilmiştir. Özellikle konunun, iştirak halinde işlenen suçlar, ihmali suçlar gibi özellik arz eden durumlar bakımından da inceleme konusu yapılması, literatürümüz bakımından önemli bir yeniliktir. Bu çalışmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun öngördüğü normatif düzenlemeler temel alınmış, ayrıca Alman Ceza Kanunu'nun ilgili hükümleri ile birlikte konunun teorik derinliğine katkı sağlaması açısından Alman ceza hukuku literatürünü temsil eden bilimsel eserlerden de faydalanılmıştır.
Suça teşebbüste hazırlık hareketleri ile icra hareketlerinin birbirinden ayrılması, ceza hukukunun uzun bir süredir üzerinde tartıştığı ve halen güncelliğini koruyan bir ceza hukuku problemidir. Bu iki hareket tarzının birbirinden ayrılması, bireyin hareket serbestisinin sınırlarının belirlenmesi açısından önem taşımaktadır. Bu çalışmada, hazırlık hareketlerinin icra hareketlerinden ayrılması problemine ilişkin doktrinde ileri sürülen teoriler ve meseleye ilişkin yargı kararlarında benimsenen uygulamalar incelenmiştir. Bu iki hareket tarzı arasındaki sınırın nasıl belirleneceği hususunda, pozitif düzenlemelerin yanı sıra, olması gereken hukuk açısından hangi yaklaşımın benimsenmesi gerektiği konusunda görüş ve değerlendirmelere yer verilmiştir. Özellikle konunun, iştirak halinde işlenen suçlar, ihmali suçlar gibi özellik arz eden durumlar bakımından da inceleme konusu yapılması, literatürümüz bakımından önemli bir yeniliktir. Bu çalışmada, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun öngördüğü normatif düzenlemeler temel alınmış, ayrıca Alman Ceza Kanunu'nun ilgili hükümleri ile birlikte konunun teorik derinliğine katkı sağlaması açısından Alman ceza hukuku literatürünü temsil eden bilimsel eserlerden de faydalanılmıştır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.