9789759161378
724685
https://www.sehadetkitap.com/urun/sonsuz-kulluk-ruhun-ozlemi
Sonsuz Kulluk; Ruhun Özlemi
8.73
18 yıl Londrada modern dans dersleri aldıktan sonra New Yorkta bir sufi merkezinde İslamiyetle tanışan Rabia Christine Brodbeck, İslam diniyle tanışmadan önce hayatımın bir amacı, bir gayesi yoktu. Duanın özü, ibadetlerin iç zenginliği ve zikrin bereketi sayesinde tüm hayatım tükenmez bir zenginliğe kavuştu. Her gün ibadet yoluyla Yaratıcıya yönelirken keşfettiğim en büyük hikmet şuydu; içimizde ilahi bir cemal hazinesi var diyor.
Rabia Brodbeck, Sonsuz Kulluk kitabında namaz, oruç, hac ve zekâtın ruhundaki manalara ayna tutuyor ve bizleri varlığımızın derinliklerinde Allaha duyduğumuz iştiyakı ibadetler yoluyla keşfe çağırıyor. İbadetler olmazsa müminin hayatının temelsiz, duvarsız, penceresiz ve çatısız bir eve döneceğini, ibadetsiz hayatın değerini ve anlamını yitireceğini söylüyor.
Rabia Brodbeck bizler gibi İslamın içine doğmadı. O İslamla bir arayışın sonunda tanıştı. O ana kadar ruhu imandan ve amelden uzak olmanın ıstırabını sonuna kadar tattı. Namazsızlığın boşluğunu, oruçsuz hayatın anlamsızlığını, zekattan uzak olmanın merhametten de uzaklaştırdığını bizzat tecrübe etti. Ve bunlarla tanıştığında çölde su bulmuş bir yolcu, yıllardır aradığı hazineye kavuşmuş bir define arayıcısı gibiydi.
İslamla tanışana dek ruhu hep Allaha kulluk etmenin özlemiyle yanıp tutuştu. Ancak namaza, oruca, zekata, hacca kavuştuğunda bu özlem son buldu. İbadetlerini süsleyen gözyaşlarını, kulluk arzusunu, Rabbine olan iştiyakını bizlerle paylaşmak için Sonsuz Kulluk kitabını yazdı. Kitapta Brodbeck, ol mahiler ki derya içredirler derya bilmezler misali, elimizdeki bu kulluk hazinesine karşı ne kadar gafil olduğumuzu bize göstermeye çalışıyor.
Brodbeck, kitabında bizlerle birlikte kainattaki her bir varlığın Yaratıcıya boyun eğdiğini anlatıyor. Bunu hissettiğimizde ibadetlerin bir rutin olmaktan çıkıp sevgi gösterisine dönüşeceğini ve anlam kazanacağını söylüyor. Gözyaşı olmaksızın edilen ibadetler kurudur. Titremeden yapılan kulluk mekaniktir. Heyecan, hayranlık, hayret olmadan yapılan ibadet ölüdür. diyor.
Bir mühtedinin ihlas ve samimiyet hisleriyle kaleme alınmış olan bu kitabı okuduktan sonra sizler de ilahi yasayı bir külfet değil rahmet olarak görmeye başlayacaksınız.
18 yıl Londrada modern dans dersleri aldıktan sonra New Yorkta bir sufi merkezinde İslamiyetle tanışan Rabia Christine Brodbeck, İslam diniyle tanışmadan önce hayatımın bir amacı, bir gayesi yoktu. Duanın özü, ibadetlerin iç zenginliği ve zikrin bereketi sayesinde tüm hayatım tükenmez bir zenginliğe kavuştu. Her gün ibadet yoluyla Yaratıcıya yönelirken keşfettiğim en büyük hikmet şuydu; içimizde ilahi bir cemal hazinesi var diyor.
Rabia Brodbeck, Sonsuz Kulluk kitabında namaz, oruç, hac ve zekâtın ruhundaki manalara ayna tutuyor ve bizleri varlığımızın derinliklerinde Allaha duyduğumuz iştiyakı ibadetler yoluyla keşfe çağırıyor. İbadetler olmazsa müminin hayatının temelsiz, duvarsız, penceresiz ve çatısız bir eve döneceğini, ibadetsiz hayatın değerini ve anlamını yitireceğini söylüyor.
Rabia Brodbeck bizler gibi İslamın içine doğmadı. O İslamla bir arayışın sonunda tanıştı. O ana kadar ruhu imandan ve amelden uzak olmanın ıstırabını sonuna kadar tattı. Namazsızlığın boşluğunu, oruçsuz hayatın anlamsızlığını, zekattan uzak olmanın merhametten de uzaklaştırdığını bizzat tecrübe etti. Ve bunlarla tanıştığında çölde su bulmuş bir yolcu, yıllardır aradığı hazineye kavuşmuş bir define arayıcısı gibiydi.
İslamla tanışana dek ruhu hep Allaha kulluk etmenin özlemiyle yanıp tutuştu. Ancak namaza, oruca, zekata, hacca kavuştuğunda bu özlem son buldu. İbadetlerini süsleyen gözyaşlarını, kulluk arzusunu, Rabbine olan iştiyakını bizlerle paylaşmak için Sonsuz Kulluk kitabını yazdı. Kitapta Brodbeck, ol mahiler ki derya içredirler derya bilmezler misali, elimizdeki bu kulluk hazinesine karşı ne kadar gafil olduğumuzu bize göstermeye çalışıyor.
Brodbeck, kitabında bizlerle birlikte kainattaki her bir varlığın Yaratıcıya boyun eğdiğini anlatıyor. Bunu hissettiğimizde ibadetlerin bir rutin olmaktan çıkıp sevgi gösterisine dönüşeceğini ve anlam kazanacağını söylüyor. Gözyaşı olmaksızın edilen ibadetler kurudur. Titremeden yapılan kulluk mekaniktir. Heyecan, hayranlık, hayret olmadan yapılan ibadet ölüdür. diyor.
Bir mühtedinin ihlas ve samimiyet hisleriyle kaleme alınmış olan bu kitabı okuduktan sonra sizler de ilahi yasayı bir külfet değil rahmet olarak görmeye başlayacaksınız.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.