Şirazdan İstanbula; Türk-Fars Kültür Coğrafyası Üzerine Araştırmalar

Stok Kodu:
9789756743744
Boyut:
165-240-0
Sayfa Sayısı:
846
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2010-06-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%40 indirimli
600,00TL
360,00TL
Havale/EFT ile: 324,00TL
9789756743744
386558
Şirazdan İstanbula; Türk-Fars Kültür Coğrafyası Üzerine Araştırmalar
Şirazdan İstanbula; Türk-Fars Kültür Coğrafyası Üzerine Araştırmalar
360.00
Uzun zamanlar, titiz araştırmalar ve yorucu mesailer gerektiren her konu gibi, ne yazık ki Klâsik Türk Edebiyatı da bir süredir üzerinde yeni sözlerin çok az söylenebildiği alanlar arasına girdi. Anadolu Türk edebiyatı tarihinin klâsik dönemini oluşturmasına rağmen hakkında derinlikli araştırmaların bu denli az yapılabilmesinde, alfabe değişikliğinden klâsik kültürün kendisine özgü güçlüklerine dek pek çok sebep sayılabilirse de somut verilere dayanmayan yargılar herhalde bunların en etkililerindendir. Bu önyargıların bir kısmı, kimi zihinlerde hükmünü hala sürdürmekle birlikte Klâsik Türk Şiirini, görkemli Fars çınarının gölgesinde taklit suyuyla yetiştirilmiş pejmürde bir çiçek olarak görme eğilimi artık yerini bilimsel ve soğukkanlı değerlendirmelere bırakıyor. Anadolu divan şairlerinin Fars edebiyatına karşı henüz 15. asırda geliştirdikleri özgüveni, arka planıyla da okuyabileceğimiz incelemeler bir bir ortaya çıkıyor. Meslek hayatının ilk yıllarından beri hemen tüm gayretini bu konuya hasretmiş bulunan Prof. Dr. Ahmet Kartalın eseri, Anadolu Türk yazı dilinin kuruluşunu, gelişimini, Farsça ile olan münasebetlerini ve Fars edebiyatı ile giriştiği nâzende rekabeti tüm yönleriyle ele alıyor. Fars şairlerinin Anadoluyu da kuşatan dayanılmaz cazibelerine dair metinler okumaya alışkın gözlere Fars dilli Türk sanatkârlarını, beş asır önce Farsçaya tercüme edilen Türkçe eserleri, İran tezkirelerine girmiş Türk şairlerini tanıtıyor. Beylikler döneminden ihtişam devirlerine dek Türk edebî dilinin geçirdiği evreleri hayranlık uyandırıcı bir detay dikkati ile resmediyor. Bu eser, iki büyük dilin ve kültürün Şirazdan İstanbula sürdürdükleri bin yıllık efsanevî koşuya nefes nefese tanıklık etmek isteyen her seviyeden öğrenci, araştırmacı ve ilgililer için bir başucu kitabı (Ömür Ceylan).
Uzun zamanlar, titiz araştırmalar ve yorucu mesailer gerektiren her konu gibi, ne yazık ki Klâsik Türk Edebiyatı da bir süredir üzerinde yeni sözlerin çok az söylenebildiği alanlar arasına girdi. Anadolu Türk edebiyatı tarihinin klâsik dönemini oluşturmasına rağmen hakkında derinlikli araştırmaların bu denli az yapılabilmesinde, alfabe değişikliğinden klâsik kültürün kendisine özgü güçlüklerine dek pek çok sebep sayılabilirse de somut verilere dayanmayan yargılar herhalde bunların en etkililerindendir. Bu önyargıların bir kısmı, kimi zihinlerde hükmünü hala sürdürmekle birlikte Klâsik Türk Şiirini, görkemli Fars çınarının gölgesinde taklit suyuyla yetiştirilmiş pejmürde bir çiçek olarak görme eğilimi artık yerini bilimsel ve soğukkanlı değerlendirmelere bırakıyor. Anadolu divan şairlerinin Fars edebiyatına karşı henüz 15. asırda geliştirdikleri özgüveni, arka planıyla da okuyabileceğimiz incelemeler bir bir ortaya çıkıyor. Meslek hayatının ilk yıllarından beri hemen tüm gayretini bu konuya hasretmiş bulunan Prof. Dr. Ahmet Kartalın eseri, Anadolu Türk yazı dilinin kuruluşunu, gelişimini, Farsça ile olan münasebetlerini ve Fars edebiyatı ile giriştiği nâzende rekabeti tüm yönleriyle ele alıyor. Fars şairlerinin Anadoluyu da kuşatan dayanılmaz cazibelerine dair metinler okumaya alışkın gözlere Fars dilli Türk sanatkârlarını, beş asır önce Farsçaya tercüme edilen Türkçe eserleri, İran tezkirelerine girmiş Türk şairlerini tanıtıyor. Beylikler döneminden ihtişam devirlerine dek Türk edebî dilinin geçirdiği evreleri hayranlık uyandırıcı bir detay dikkati ile resmediyor. Bu eser, iki büyük dilin ve kültürün Şirazdan İstanbula sürdürdükleri bin yıllık efsanevî koşuya nefes nefese tanıklık etmek isteyen her seviyeden öğrenci, araştırmacı ve ilgililer için bir başucu kitabı (Ömür Ceylan).
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat