Sessizliğe İsim Verme Masrafları

Stok Kodu:
9786257599429
Boyut:
130-195-
Sayfa Sayısı:
78
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-04-11
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
129,50TL
119,14TL
Havale/EFT ile: 107,23TL
9786257599429
556002
Sessizliğe İsim Verme Masrafları
Sessizliğe İsim Verme Masrafları
119.14
“Çarenin sokakta olduğunu çok geç anlamadım ama evin sokağa bakan hiçbir tarafı olmadığını şimdi anlıyorum. Dışarıyı içeriye taşıdım bu yüzden, içeriyi dışarıya taşıracağım onca şey varken hem de. Fısıltıya dönüşsün istiyorum geçmiş. Kısık ateşte kaynayan suyu özlüyorum.” Sessizliğe İsim Verme Masrafları, taşra matematiğinin bir türlü çözülememesinin kasvetinden yola çıkıyor; önce ilişkilerin meydana getirdiği olaylardan, kavram ve nesnelerden nem alarak şiirsel dilin esnekliğini işaretliyor. Öykünün ve düzyazının sınırlarında durmayan Mahmut Aksoy'un bu metinleri çağımızın gündelik yaşamına katlanmanın zorluklarına formül bulmaktan sıyrılıp, uzaklaşan anılara sığınmayı red ederek bugünün berraklığına yanaşık bulanıklığın fikre dikilmesi için iğne ve iplik uzatıyor. Yeni diller inşa etmenin merakı bu uğraşın merkezinde. Bu sessizlik, yeni diller özelinde kendini sunabilir ancak. Mahmut Aksoy yarattığı dil ile taşranın, sokağın öznel yapısını deneyerek yanılıyor ve deneyerek yanılıyor; gün sonunda, deneyimlerin toplamında nesnel bir yapı inşa ediyor. Taşlaşan ve taşıtlaşan bu deneyimler abidesi, varlığını okuyucuya sunuyor, varlığıyla okuyucunun taze algısında “zaten hep buradaydım, zaten hep bu tonda oluşuyordum” hissi yaratıyor. Açıklayıcı, açılımlara meyilli ve iştah arttırıcı bu dil… Dil yeni, ama aynı dil, sanki ezeli ve ebedi sabitlik merakı taşıyor.
“Çarenin sokakta olduğunu çok geç anlamadım ama evin sokağa bakan hiçbir tarafı olmadığını şimdi anlıyorum. Dışarıyı içeriye taşıdım bu yüzden, içeriyi dışarıya taşıracağım onca şey varken hem de. Fısıltıya dönüşsün istiyorum geçmiş. Kısık ateşte kaynayan suyu özlüyorum.” Sessizliğe İsim Verme Masrafları, taşra matematiğinin bir türlü çözülememesinin kasvetinden yola çıkıyor; önce ilişkilerin meydana getirdiği olaylardan, kavram ve nesnelerden nem alarak şiirsel dilin esnekliğini işaretliyor. Öykünün ve düzyazının sınırlarında durmayan Mahmut Aksoy'un bu metinleri çağımızın gündelik yaşamına katlanmanın zorluklarına formül bulmaktan sıyrılıp, uzaklaşan anılara sığınmayı red ederek bugünün berraklığına yanaşık bulanıklığın fikre dikilmesi için iğne ve iplik uzatıyor. Yeni diller inşa etmenin merakı bu uğraşın merkezinde. Bu sessizlik, yeni diller özelinde kendini sunabilir ancak. Mahmut Aksoy yarattığı dil ile taşranın, sokağın öznel yapısını deneyerek yanılıyor ve deneyerek yanılıyor; gün sonunda, deneyimlerin toplamında nesnel bir yapı inşa ediyor. Taşlaşan ve taşıtlaşan bu deneyimler abidesi, varlığını okuyucuya sunuyor, varlığıyla okuyucunun taze algısında “zaten hep buradaydım, zaten hep bu tonda oluşuyordum” hissi yaratıyor. Açıklayıcı, açılımlara meyilli ve iştah arttırıcı bu dil… Dil yeni, ama aynı dil, sanki ezeli ve ebedi sabitlik merakı taşıyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat