Şehir ve Hayvan

Stok Kodu:
9786056887741
Boyut:
130-195-0
Sayfa Sayısı:
280
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-04-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%8 indirimli
240,00TL
220,80TL
Havale/EFT ile: 209,76TL
9786056887741
499142
Şehir ve Hayvan
Şehir ve Hayvan
220.80
-Bu kitabın geliri Hayvan Hakları ve Etiği Derneği'ne bağışlanmıştır.- "Kentsel" olan bizatihi insan-hayvan ilişkileriyle iç içedir. Modern şehir türler-arası ilişkilerin bir ürünü, "türler-ötesi" bir alan olarak da kavramsallaştırılabilir. Hayvanların şehirdeki mevcudiyeti geçmişte kalmış ya da kırsal alana özgü bir gerçeklik değildir. Evlerimizde, bahçelerimizde, hudut bölgelerinde, çatılarda, parklarda, pencere önlerinde, şehrin gökyüzünde, metruk binalarda, sokaklarda, demiryollarında, kanalizasyon sistemlerinde ve yeraltı dehlizlerinde hayatlarını sürdürürler. Onlarla birlikte yaşadığımız gerçeği sadece bir farkındalık meselesidir. Onlar, "proletarya kadar kente özgü, bürokratlar kadar şehirli"dirler. Bu hayvanları şehir kavrayışımıza dahil etmeyişimiz, bir "hülya"dan kaynaklanır: Şehri, "insanın, içinde yaşadığı dünyayı daha gönlüne göre hale getirmekte en ahenkli ve genel olarak en başarılı girişimi" olarak gösteren bir hülyadır bu. Elinizdeki derleme, Türkiye şehirlerini hayvanların penceresinden nasıl görebileceğimiz ya da Türkiye'deki şehir kavrayışını hayvanları merkeze alarak nasıl gözden geçirebileceğimize dair fragmanlar sunuyor, fikirler üretiyor. Bu makalelerin, şehrin haritasına hayvanları yerleştirmek ve şehri kavradığımız kuramsal yaklaşımları hayvanları da hesaba katarak gözden geçirmek doğrultusundaki yeni çalışmalara ilham olmasını diliyoruz.
-Bu kitabın geliri Hayvan Hakları ve Etiği Derneği'ne bağışlanmıştır.- "Kentsel" olan bizatihi insan-hayvan ilişkileriyle iç içedir. Modern şehir türler-arası ilişkilerin bir ürünü, "türler-ötesi" bir alan olarak da kavramsallaştırılabilir. Hayvanların şehirdeki mevcudiyeti geçmişte kalmış ya da kırsal alana özgü bir gerçeklik değildir. Evlerimizde, bahçelerimizde, hudut bölgelerinde, çatılarda, parklarda, pencere önlerinde, şehrin gökyüzünde, metruk binalarda, sokaklarda, demiryollarında, kanalizasyon sistemlerinde ve yeraltı dehlizlerinde hayatlarını sürdürürler. Onlarla birlikte yaşadığımız gerçeği sadece bir farkındalık meselesidir. Onlar, "proletarya kadar kente özgü, bürokratlar kadar şehirli"dirler. Bu hayvanları şehir kavrayışımıza dahil etmeyişimiz, bir "hülya"dan kaynaklanır: Şehri, "insanın, içinde yaşadığı dünyayı daha gönlüne göre hale getirmekte en ahenkli ve genel olarak en başarılı girişimi" olarak gösteren bir hülyadır bu. Elinizdeki derleme, Türkiye şehirlerini hayvanların penceresinden nasıl görebileceğimiz ya da Türkiye'deki şehir kavrayışını hayvanları merkeze alarak nasıl gözden geçirebileceğimize dair fragmanlar sunuyor, fikirler üretiyor. Bu makalelerin, şehrin haritasına hayvanları yerleştirmek ve şehri kavradığımız kuramsal yaklaşımları hayvanları da hesaba katarak gözden geçirmek doğrultusundaki yeni çalışmalara ilham olmasını diliyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat