Sahir

Stok Kodu:
9786254079498
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
138
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-01-24
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%43 indirimli
132,00TL
75,24TL
Havale/EFT ile: 73,74TL
9786254079498
546838
Sahir
Sahir
75.24
Dünya tam böyle üç yüz altmış beş kez döndü etrafımda. Gerçek şu ki bir başkasında kanayan yaraya pansuman yapıyormuşum aylarca. Tüm hikâyeler aynıymış, tüm şiirler ve romanlar. Ben sevgiyi savunurken her gece, kötülüğün yuvarladığı taşların altında kalmışım. O yüzden anlıyorum seni. Yaşamak için ne kadar yeterli olman gerektiğini düşündüğünü biliyorum. Yapbozun eksik parçasını geçmişe bakarak bulmaya çalıştığını, yalnız olduğunu sandığını, tüm doğa olaylarının kalbinde her gün var olmuşçasına hissettiğini biliyorum. İçinde kopan dalın her gece kalbine nasıl battığını gözümün önüne getirebiliyorum. İçindeki siyaha rağmen beyazı seçme çabana hayranım. Ama sende biliyorsun; bu çağda da gelecekte de savaş hep aynıydı. Ya gece gibi simsiyahtı insanlar ya da gündüz gibi beyaz. Ya da Sahir gibiydi tüm çocuklar. Masumdu, günah bilmezdi, karnının açlığından ya da sevgi beklediğindendi gece ağlaması. Hadi gel bitir şu pansumanı. Gitsin elimdeki kan. Doysun yeryüzü açlığa. Bitsin bataklık. Ağlamasın kadın, erkek; ağır poşet taşımasın artık. Geceleri masal dinlediği için, gezdiği için, dans ettiği için uyumasın insanlık. Farz et ki Sahir'im ben. Uyut, sev ve doyur beni. Yoksa burası koskocaman bir Taş Devri.
Dünya tam böyle üç yüz altmış beş kez döndü etrafımda. Gerçek şu ki bir başkasında kanayan yaraya pansuman yapıyormuşum aylarca. Tüm hikâyeler aynıymış, tüm şiirler ve romanlar. Ben sevgiyi savunurken her gece, kötülüğün yuvarladığı taşların altında kalmışım. O yüzden anlıyorum seni. Yaşamak için ne kadar yeterli olman gerektiğini düşündüğünü biliyorum. Yapbozun eksik parçasını geçmişe bakarak bulmaya çalıştığını, yalnız olduğunu sandığını, tüm doğa olaylarının kalbinde her gün var olmuşçasına hissettiğini biliyorum. İçinde kopan dalın her gece kalbine nasıl battığını gözümün önüne getirebiliyorum. İçindeki siyaha rağmen beyazı seçme çabana hayranım. Ama sende biliyorsun; bu çağda da gelecekte de savaş hep aynıydı. Ya gece gibi simsiyahtı insanlar ya da gündüz gibi beyaz. Ya da Sahir gibiydi tüm çocuklar. Masumdu, günah bilmezdi, karnının açlığından ya da sevgi beklediğindendi gece ağlaması. Hadi gel bitir şu pansumanı. Gitsin elimdeki kan. Doysun yeryüzü açlığa. Bitsin bataklık. Ağlamasın kadın, erkek; ağır poşet taşımasın artık. Geceleri masal dinlediği için, gezdiği için, dans ettiği için uyumasın insanlık. Farz et ki Sahir'im ben. Uyut, sev ve doyur beni. Yoksa burası koskocaman bir Taş Devri.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat