Rahmete Firar Etmek; Hz. Peygamber Döneminden Bugüne Gerçek Müslüman Olmak Üzerine

Stok Kodu:
9786050902730
Boyut:
145-235-0
Sayfa Sayısı:
156
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2011-07-31
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%36 indirimli
11,11TL
7,11TL
Havale/EFT ile: 6,97TL
9786050902730
679366
Rahmete Firar Etmek; Hz. Peygamber Döneminden Bugüne Gerçek Müslüman Olmak Üzerine
Rahmete Firar Etmek; Hz. Peygamber Döneminden Bugüne Gerçek Müslüman Olmak Üzerine
7.11
İslamın gerçek mesajını milyonlara ulaştıran Nihat Hatipoğlunun kaleminden, gerçek İslamın özlediği Müslüman Rahmete firar eden, Allaha firar eden inanan Sevgi ve tevazu dini İslamın mesajını milyonlarca okur ve izleyiciyle paylaşan Nihat Hatipoğlunun kaleminden gerçek İslamın özlediği Müslüman Rahmete firar eden, Allaha firar eden inanan Hz. Ömer anlatıyor: Bir gün Resulullaha (sav) gittim. Öğle sonrasıydı. Odasında uzanmış dinleniyordu. Ben içeri girince doğruldu. Dikkat ettim. Üzerinde uzandığı hasır, böğründe derin iz yapmıştı. Uzanacağı kalın bir döşeği yoktu. Bu hali görünce ağladım. Benim ağladığımı görünce Neden ağlıyorsun Ömer? dedi. Dedim ki: Ey Allahın Resulü! İran kralları, Roma imparatorları kuştüyü yataklarda uzanırken sizin bu mütevazı haliniz beni hüzünlendirdi. Zoruma gitti. O, gülümsedi ve şöyle buyurdu: Ömer! Allaha yemin ederim ki, isteseydim Allah benim için şu Uhud Dağını altına çevirirdi. Ama ben, bir gölgede dinlenip yoluma devam eden bir yolcu gibiyim. Ötesine ihtiyacım yoktur.
İslamın gerçek mesajını milyonlara ulaştıran Nihat Hatipoğlunun kaleminden, gerçek İslamın özlediği Müslüman Rahmete firar eden, Allaha firar eden inanan Sevgi ve tevazu dini İslamın mesajını milyonlarca okur ve izleyiciyle paylaşan Nihat Hatipoğlunun kaleminden gerçek İslamın özlediği Müslüman Rahmete firar eden, Allaha firar eden inanan Hz. Ömer anlatıyor: Bir gün Resulullaha (sav) gittim. Öğle sonrasıydı. Odasında uzanmış dinleniyordu. Ben içeri girince doğruldu. Dikkat ettim. Üzerinde uzandığı hasır, böğründe derin iz yapmıştı. Uzanacağı kalın bir döşeği yoktu. Bu hali görünce ağladım. Benim ağladığımı görünce Neden ağlıyorsun Ömer? dedi. Dedim ki: Ey Allahın Resulü! İran kralları, Roma imparatorları kuştüyü yataklarda uzanırken sizin bu mütevazı haliniz beni hüzünlendirdi. Zoruma gitti. O, gülümsedi ve şöyle buyurdu: Ömer! Allaha yemin ederim ki, isteseydim Allah benim için şu Uhud Dağını altına çevirirdi. Ama ben, bir gölgede dinlenip yoluma devam eden bir yolcu gibiyim. Ötesine ihtiyacım yoktur.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat