Özlemizm;Bir İdeoloji

Stok Kodu:
9786256699472
Boyut:
135-215-
Sayfa Sayısı:
82
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-10-02
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
130,00TL
87,10TL
Havale/EFT ile: 85,36TL
9786256699472
722085
Özlemizm;Bir İdeoloji
Özlemizm;Bir İdeoloji
87.10
Hayat diyalektiktir. Gece ve gündüz, sabah ve akşam, kadın ve erkek gibi hayat da iki farklı ucun birbirlerini itmesinden oluşur. Diyalektik, doğanın bize vermiş olduğu temel argümanlardan bir tanesidir aslında. Hayatın neresine bakarsanız bakın, diyalektik bir “sır” görürsünüz. Toplumsal ve politik ilişkilerden sanata kadar hemen her yerde inananlar için yaratıcının, inanmayanlar için doğanın, maddenin içine gizlediği şeyin adıdır diyalektik. Elealı Zenon'dan beri hemen herkes diyalektik üzerine düşünmüştür. Yazıya konu olmuş ya da olmamış dünya tarihinde nerede düşünen bir varlık varsa, bu gizi biraz düşünerek düşleyerek ya da düşerek bulabilmiştir. Diyalektik, her ne kadar Marx ile beraber daha “popüler” bir hâl almaya başlamış gibi görünse de dünya diyalektik bir denge üstünde durmaktadır. Aslında burada söylenmesi gereken şey şudur: Dünya, doğanın ona vermiş olduğu diyalektik denge üzerinde duruyor olsa da insanlar arasındaki ilişkiler bu dengenin çok uzağındadır. Tarkovsky'nin de dediği gibi “Eğer dünya bu kadar kötü olmasaydı, sanata ne ihtiyacımız kalırdı?” Sanat, kötülüğü örtbas etmek için midir ya da sanat bir toplumsal yansıtma biçimi midir, tartışması yapmak değil maksadım. Maksadım, sanatın insanlar arasında dengesi bozulan diyalektiği tekrar dengeye getirmek için kullanılan muhteşem bir dengeleyici olduğunu belirtmek. Her şey soyutlanabilirdi gülüşlerinin dışında Yarım metre daha içeriden kesebilseydim kendimi Sana bir çerçeve olabilirdim Yeni bir şifre alamıyorum ağzından Zira öpülmek başka alemler tarafından biraz zordur Çünkü kalbimin bir edebiyatı yoktur Çünkü olmuşsa bir yaşamak olmuştur Kimsenin yerini tutamaz kelimeler “Masamda on katlı bir apartman yıkılıyor” cümlesi Bir müteahhidi bile öldüremiyorsa Ve yüzünden kopardığım bir tebessüm Avuçlarıma iliklenmiyorsa Kalbimin bir edebiyatı yoktur Olmuşsa bir yaşamak olmuştur
Hayat diyalektiktir. Gece ve gündüz, sabah ve akşam, kadın ve erkek gibi hayat da iki farklı ucun birbirlerini itmesinden oluşur. Diyalektik, doğanın bize vermiş olduğu temel argümanlardan bir tanesidir aslında. Hayatın neresine bakarsanız bakın, diyalektik bir “sır” görürsünüz. Toplumsal ve politik ilişkilerden sanata kadar hemen her yerde inananlar için yaratıcının, inanmayanlar için doğanın, maddenin içine gizlediği şeyin adıdır diyalektik. Elealı Zenon'dan beri hemen herkes diyalektik üzerine düşünmüştür. Yazıya konu olmuş ya da olmamış dünya tarihinde nerede düşünen bir varlık varsa, bu gizi biraz düşünerek düşleyerek ya da düşerek bulabilmiştir. Diyalektik, her ne kadar Marx ile beraber daha “popüler” bir hâl almaya başlamış gibi görünse de dünya diyalektik bir denge üstünde durmaktadır. Aslında burada söylenmesi gereken şey şudur: Dünya, doğanın ona vermiş olduğu diyalektik denge üzerinde duruyor olsa da insanlar arasındaki ilişkiler bu dengenin çok uzağındadır. Tarkovsky'nin de dediği gibi “Eğer dünya bu kadar kötü olmasaydı, sanata ne ihtiyacımız kalırdı?” Sanat, kötülüğü örtbas etmek için midir ya da sanat bir toplumsal yansıtma biçimi midir, tartışması yapmak değil maksadım. Maksadım, sanatın insanlar arasında dengesi bozulan diyalektiği tekrar dengeye getirmek için kullanılan muhteşem bir dengeleyici olduğunu belirtmek. Her şey soyutlanabilirdi gülüşlerinin dışında Yarım metre daha içeriden kesebilseydim kendimi Sana bir çerçeve olabilirdim Yeni bir şifre alamıyorum ağzından Zira öpülmek başka alemler tarafından biraz zordur Çünkü kalbimin bir edebiyatı yoktur Çünkü olmuşsa bir yaşamak olmuştur Kimsenin yerini tutamaz kelimeler “Masamda on katlı bir apartman yıkılıyor” cümlesi Bir müteahhidi bile öldüremiyorsa Ve yüzünden kopardığım bir tebessüm Avuçlarıma iliklenmiyorsa Kalbimin bir edebiyatı yoktur Olmuşsa bir yaşamak olmuştur
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat