Osmanlı İmparatorluğu'nda Sarraflık Rumlar Museviler Frenkler Ermeniler; (1650-1850)

Stok Kodu:
9789750840180
Boyut:
170-240-0
Sayfa Sayısı:
212
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2017-07-10
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
%36 indirimli
18,52TL
11,85TL
Havale/EFT ile: 11,61TL
9789750840180
665007
Osmanlı İmparatorluğu'nda Sarraflık Rumlar Museviler Frenkler Ermeniler; (1650-1850)
Osmanlı İmparatorluğu'nda Sarraflık Rumlar Museviler Frenkler Ermeniler; (1650-1850)
11.85
Osmanlı Imparatorluğu'nda Sarraflık, imparatorluğun en sıkıntılı dönemlerinde sultan ve devlet erkânına verdikleri maddi desteklerle hep hedefte olan amira, sarraf, banker ya da para adamları olarak adlandırılan gayrimüslim tüccarların, gerek mimari, gerek sanayi alanlarında oynadıkları ilerici rolün ve Osmanlı Imparatorluğu'na sağladıkları katkıların altını çiziyor. Tarihçi Onnik Jamgoçyan, çoğu ilk kez gün ışığına çıkan konsolosluk arşiv kayıtlarındaki yazışmalardan yararlanarak, sonu genellikle hüsranla biten –idam, müsadere, sürgün– bu mali sınıfın hüzünlü hikâyesini anlatıyor. "Bütün kalbimle umut ediyorum ki okur bir dönem Türklerin, Musevilerin, Rumların, Frenklerin ve Ermenilerin komşu olabildikleri, beraber yaşayıp çalışabildikleri, birbirleriyle konuşabildikleri, hatta birbirlerini sevebildiklerini görecektir. Çünkü onların verdiği ve bugün daha önce hiç olmadığı kadar güncel olan bu mesaj tarihçilerin olaylara başka türlü yaklaşımını hak ediyor."
Osmanlı Imparatorluğu'nda Sarraflık, imparatorluğun en sıkıntılı dönemlerinde sultan ve devlet erkânına verdikleri maddi desteklerle hep hedefte olan amira, sarraf, banker ya da para adamları olarak adlandırılan gayrimüslim tüccarların, gerek mimari, gerek sanayi alanlarında oynadıkları ilerici rolün ve Osmanlı Imparatorluğu'na sağladıkları katkıların altını çiziyor. Tarihçi Onnik Jamgoçyan, çoğu ilk kez gün ışığına çıkan konsolosluk arşiv kayıtlarındaki yazışmalardan yararlanarak, sonu genellikle hüsranla biten –idam, müsadere, sürgün– bu mali sınıfın hüzünlü hikâyesini anlatıyor. "Bütün kalbimle umut ediyorum ki okur bir dönem Türklerin, Musevilerin, Rumların, Frenklerin ve Ermenilerin komşu olabildikleri, beraber yaşayıp çalışabildikleri, birbirleriyle konuşabildikleri, hatta birbirlerini sevebildiklerini görecektir. Çünkü onların verdiği ve bugün daha önce hiç olmadığı kadar güncel olan bu mesaj tarihçilerin olaylara başka türlü yaklaşımını hak ediyor."
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat