9786059986359
635770
https://www.sehadetkitap.com/urun/onuncu-gunde-kaplanlar-2
Onuncu Günde Kaplanlar
53.60
Modern Arap edebiyatının önde gelen yazarlarından Zekeriya Tamir, 1931 yılında Suriye'nin Şam şehrinde doğmuş, 1981 yılında İngiltere'ye yerleşmiş ve halen Londra'da yaşamını sürdürmektedir.
Tamir'in öykülerinde yoğun bir şekilde sembolizm görülmekle birlikte günlük konuşma diline yakın, akıcı ve zorlamalardan uzak bir üslup kullanılmıştır.
Öyküler, Prof. Dr. Halim Öznurhan tarafından oldukça güzel ve akıcı bir üslupla Türkçeye çevrilmiştir.
Devlet bana, sahip olduğu bir fabrikada çalışma şerefini bağışladığında, ben bu bağışın değerini bilemedim. Birkaç ay sonra, düşmanlara karşı verilen savaşın gerektirdiği parayı görmezden gelerek ve kemer sıkmayı emreden resmî buyruklara aykırı olarak maaşımın artırılmasını istedim. İsteğim yerine getirildiği taktirde ülkeme ne kadar zarar vereceğime hiç dikkat etmedim. Eğer maaşımda artış olsaydı, devletin parası azalırdı; devletin parası azalırsa viskiye, kadın elbiselerine, arabalara, köşklere ödenen paralar azalırdı. Viski azalır, kadınlar darılır, araba ve köşkler görkemli olmazsa, ülke yöneticilerinin daha az mutlu olacakları tarihsel olarak ve objektif şekilde kanıtlanmıştır. Yöneticilerin mutluluğu azalınca da moralleri bozulur, açıklamaları, söylevleri, konuşmaları durgun, sıkıcı, düşmana korku salmayan bir hal alır. Bundan dolayı, maaşımın artırılmasını istediğim zaman, düşmana hizmet etmiş ve ülkemize açtığı psikolojik savaşında başarı kazanmasına katkıda bulunmuş oldum.
Modern Arap edebiyatının önde gelen yazarlarından Zekeriya Tamir, 1931 yılında Suriye'nin Şam şehrinde doğmuş, 1981 yılında İngiltere'ye yerleşmiş ve halen Londra'da yaşamını sürdürmektedir.
Tamir'in öykülerinde yoğun bir şekilde sembolizm görülmekle birlikte günlük konuşma diline yakın, akıcı ve zorlamalardan uzak bir üslup kullanılmıştır.
Öyküler, Prof. Dr. Halim Öznurhan tarafından oldukça güzel ve akıcı bir üslupla Türkçeye çevrilmiştir.
Devlet bana, sahip olduğu bir fabrikada çalışma şerefini bağışladığında, ben bu bağışın değerini bilemedim. Birkaç ay sonra, düşmanlara karşı verilen savaşın gerektirdiği parayı görmezden gelerek ve kemer sıkmayı emreden resmî buyruklara aykırı olarak maaşımın artırılmasını istedim. İsteğim yerine getirildiği taktirde ülkeme ne kadar zarar vereceğime hiç dikkat etmedim. Eğer maaşımda artış olsaydı, devletin parası azalırdı; devletin parası azalırsa viskiye, kadın elbiselerine, arabalara, köşklere ödenen paralar azalırdı. Viski azalır, kadınlar darılır, araba ve köşkler görkemli olmazsa, ülke yöneticilerinin daha az mutlu olacakları tarihsel olarak ve objektif şekilde kanıtlanmıştır. Yöneticilerin mutluluğu azalınca da moralleri bozulur, açıklamaları, söylevleri, konuşmaları durgun, sıkıcı, düşmana korku salmayan bir hal alır. Bundan dolayı, maaşımın artırılmasını istediğim zaman, düşmana hizmet etmiş ve ülkemize açtığı psikolojik savaşında başarı kazanmasına katkıda bulunmuş oldum.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.