9789752477353
449712
https://www.sehadetkitap.com/urun/onun-kumasi-farkliydi
Onun Kumaşı Farklıydı
50.25
Uzun boylu, iri gövdeliydi. Sakin bir duruşu vardı. Yüzü toprak adamlarına has bir ifade taşıyordu.
Saçları koyu renk, alnı açıktı. ömrünün son yıllarında yaşadığı sıkıntılara rağmen duruşu hiç
değişmemişti. Kalınca dudaklarının üzerinde ince bir yay gibi uzanan bıyığı yüzüne zarif bir ifade
katıyordu. Koyu renkte olan gözleri yıllar içinde biriktirdiği azmi, gücü ve inancı taşıyorlardı.
Bakışları her zaman merak dolu ama bir o kadar da kesin ve kararlıydı. Neşeli anlarında kısılıyor,
kenarlarındaki çizgilerle birleşip bir bütün oluyor, kızgınlıklarında ve karar anlarında ise duygu ve
düşüncelerini saklamak konusunda hiç de cimri sayılmayacak şekilde hareketleniyordu. Muntazam bir
burnu vardı. Güldüğünde son derece sevimli oluyor, babacan bir hal alıyordu. Zaman içinde yüzünde
oluşan çizgiler ona bir bilge havası veriyor, güneş yanığı yüzüyle birlikte ordusunu yöneten bir lider
halini alıyordu.
Kritik kararlar almak onun en çok alışık olduğu durumdu. Soğukkanlı, ölçülebilir riskler almaktan
çekinmeyen, sanki sadece bir hisle, bir öngörüyle önemli adımlar atarken bile bir ülkenin kaderinde
oynadığı rolün farkında değilmiş gibi işini yapıyordu. Sahip olduğu büyük güce rağmen
alçakgönüllüydü, hafızasında sakladığı çocukluğunu ve yoklukla ve çalışmakla geçen gençliğini hiç
göz ardı etmeden yaşıyordu. Titizdi, işini yaparken, görev verirken, parasını harcarken çok titizdi.
Gerekenin gerektiği kadar olmasına dikkat ediyordu. Tutumluydu ama hiçbir zaman cimri olmadı.
Hatta çok cömert bile sayılabilirdi. Ve duygusaldı. Sevdiğine şiirler yazacak kadar... Sadece özel
kişiler ve yakınları sert görünüşünün altındaki yumuşak, sevecen ve iyiliklerle dolu kalbi fark
ediyorlardı. Konuşması hiç değişmemişti, yöresel bir ağızla herkesin anlayacağı bir dille konuşuyordu.
Kalptendi bütün söyledikleri ve tabii kalbe gidiyordu. Çok seveni olması belki de bundandı. Ve tabii
sevmeyenlerinin olması da... Hep ortadaydı, kendini olduğu gibi sakınmadan ortaya koyardı. Sonuçta
bir liderdi ve kendi tarzını kendi belirlerken hiç sıkıntı çekmemişti.
Çünkü olduğu gibiydi
Uzun boylu, iri gövdeliydi. Sakin bir duruşu vardı. Yüzü toprak adamlarına has bir ifade taşıyordu.
Saçları koyu renk, alnı açıktı. ömrünün son yıllarında yaşadığı sıkıntılara rağmen duruşu hiç
değişmemişti. Kalınca dudaklarının üzerinde ince bir yay gibi uzanan bıyığı yüzüne zarif bir ifade
katıyordu. Koyu renkte olan gözleri yıllar içinde biriktirdiği azmi, gücü ve inancı taşıyorlardı.
Bakışları her zaman merak dolu ama bir o kadar da kesin ve kararlıydı. Neşeli anlarında kısılıyor,
kenarlarındaki çizgilerle birleşip bir bütün oluyor, kızgınlıklarında ve karar anlarında ise duygu ve
düşüncelerini saklamak konusunda hiç de cimri sayılmayacak şekilde hareketleniyordu. Muntazam bir
burnu vardı. Güldüğünde son derece sevimli oluyor, babacan bir hal alıyordu. Zaman içinde yüzünde
oluşan çizgiler ona bir bilge havası veriyor, güneş yanığı yüzüyle birlikte ordusunu yöneten bir lider
halini alıyordu.
Kritik kararlar almak onun en çok alışık olduğu durumdu. Soğukkanlı, ölçülebilir riskler almaktan
çekinmeyen, sanki sadece bir hisle, bir öngörüyle önemli adımlar atarken bile bir ülkenin kaderinde
oynadığı rolün farkında değilmiş gibi işini yapıyordu. Sahip olduğu büyük güce rağmen
alçakgönüllüydü, hafızasında sakladığı çocukluğunu ve yoklukla ve çalışmakla geçen gençliğini hiç
göz ardı etmeden yaşıyordu. Titizdi, işini yaparken, görev verirken, parasını harcarken çok titizdi.
Gerekenin gerektiği kadar olmasına dikkat ediyordu. Tutumluydu ama hiçbir zaman cimri olmadı.
Hatta çok cömert bile sayılabilirdi. Ve duygusaldı. Sevdiğine şiirler yazacak kadar... Sadece özel
kişiler ve yakınları sert görünüşünün altındaki yumuşak, sevecen ve iyiliklerle dolu kalbi fark
ediyorlardı. Konuşması hiç değişmemişti, yöresel bir ağızla herkesin anlayacağı bir dille konuşuyordu.
Kalptendi bütün söyledikleri ve tabii kalbe gidiyordu. Çok seveni olması belki de bundandı. Ve tabii
sevmeyenlerinin olması da... Hep ortadaydı, kendini olduğu gibi sakınmadan ortaya koyardı. Sonuçta
bir liderdi ve kendi tarzını kendi belirlerken hiç sıkıntı çekmemişti.
Çünkü olduğu gibiydi
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.