Nahiye'i Milas Mezra'a - i Kotanı'nın Yaman İnsanları; Ordu Karadüz Kotanı (Derinçay) Köyü

Stok Kodu:
9786257858298
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
333
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2020-06-29
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%33 indirimli
201,00TL
134,67TL
Havale/EFT ile: 131,98TL
9786257858298
503830
Nahiye'i Milas Mezra'a - i Kotanı'nın Yaman İnsanları; Ordu Karadüz Kotanı (Derinçay) Köyü
Nahiye'i Milas Mezra'a - i Kotanı'nın Yaman İnsanları; Ordu Karadüz Kotanı (Derinçay) Köyü
134.67
Derinçay (Kotanı) Köyü, insana sunduğu özgür doğasıyla ideal yaşam alanına sahiptir. Doğa ve doğanın bize sunduğu yeşil örtü içinde değişik ağaç türleri, bu ortamda barınan kuşlar ve değişik hayvan türleri, dere ve vadi boyunca uzanan eşsiz manzaranın, yükseldikçe düz çimlerin kapladığı yaylaların insanda bıraktığı duygular eşsizdir. Giderek kültürümüzden, geçmişimizden kopuyoruz. Unuttuğumuz ve kaybettiğimiz kültür unsurları içinde belki bin yıldır yaşata geldiklerimiz de vardır. Bunların unutulmalarına gönlü razı olmayan yazar, Türkiye'de yaşanan hızlı sosyal değişim sonrası boşalan, terkedilen köylerin, unutulmaya yüz tutmuş öz kültürümüzün bir bakıma hikâyesini yazmıştır. Aslında bu, eli kalem tutan herkesin görevidir. Kendi kimliğimizle ayakta durabilmek için, kültürel zenginliklerimizin gelecek nesillere aktarımı son derece önemlidir. Çünkü yöresel kültür; yaşantılar, geçmişten geleceğe köprü oluşturarak varlığımızı devam ettirmemizde ana etkendir.
Derinçay (Kotanı) Köyü, insana sunduğu özgür doğasıyla ideal yaşam alanına sahiptir. Doğa ve doğanın bize sunduğu yeşil örtü içinde değişik ağaç türleri, bu ortamda barınan kuşlar ve değişik hayvan türleri, dere ve vadi boyunca uzanan eşsiz manzaranın, yükseldikçe düz çimlerin kapladığı yaylaların insanda bıraktığı duygular eşsizdir. Giderek kültürümüzden, geçmişimizden kopuyoruz. Unuttuğumuz ve kaybettiğimiz kültür unsurları içinde belki bin yıldır yaşata geldiklerimiz de vardır. Bunların unutulmalarına gönlü razı olmayan yazar, Türkiye'de yaşanan hızlı sosyal değişim sonrası boşalan, terkedilen köylerin, unutulmaya yüz tutmuş öz kültürümüzün bir bakıma hikâyesini yazmıştır. Aslında bu, eli kalem tutan herkesin görevidir. Kendi kimliğimizle ayakta durabilmek için, kültürel zenginliklerimizin gelecek nesillere aktarımı son derece önemlidir. Çünkü yöresel kültür; yaşantılar, geçmişten geleceğe köprü oluşturarak varlığımızı devam ettirmemizde ana etkendir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat