Multipl Skleroz’da Nörorehabilitasyon

Stok Kodu:
9786256429000
Boyut:
160-240-
Sayfa Sayısı:
374
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-03-10
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
650,00TL
598,00TL
Havale/EFT ile: 586,04TL
9786256429000
595119
Multipl Skleroz’da Nörorehabilitasyon
Multipl Skleroz’da Nörorehabilitasyon
598.00
Multipl Skleroz (MS), merkezi sinir sisteminin enflamatuar demiyelinizan hastalığı olup, genellikle genç yetişkinleri etkileyen kronik otoimmün bir hastalıktır. Alevlenen ve sonrasında azalan semptomların aynı zamanda çok çeşitli ve öngörülemez olması, MS'i tanımlaması ve tedavi edilmesi zor bir hastalık haline getirmiştir. 1300'lerin sonlarından beri, ilerleyici hastalığı olan ve MS şüphesi uyandıran bireyler gözlemlenmektedir. 1822 yılı gibi erken bir dönemde bir İngiliz asilzadesinin günlüklerinde tanımlanan MS, 1858'de bir İngiliz tıbbi illüstratör (çizer) tarafından bir anatomi kitabında tasvir edilmiştir. Jean Cruveilhier isimli bir Fransız doktor, MS'li bir hastanın otopsisinde keşfedilen sertleşmiş doku alanlarını tanımlamak için ilk kez “skleroz adaları” terimini kullanmıştır. Artık MS olarak bilinen ve o döneme kadar gizemli olan semptomatoloji ve ölüm sonrası örneklerde görülen patolojik değişiklikler arasında ilk kesin bağlantı ünlü nörolog Jean-Martin Charcot tarafından 1868 yılında kurulmuştur. 1800'ler ve 1900'lar boyunca, MS tedavisinde yüzlerce tedavi denendiği ancak başarının sınırlı olduğu belirtilmektedir. Son yıllarda MS tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Ancak modifiye edici terapiler ve mevcut tedaviler ile hastalığı durdurmada veya tam iyileşme sağlamada istenen düzeye ulaşılamadığı için hastalık potansiyel olarak ciddi, zayıflatıcı ve engellik oluşturacak bir durum olmaya devam etmektedir. Jean-Martin Charcot tarafından 1870 yılında tanımlanmasından sonra fizyoterapi ve rehabilitasyon, MS tedavisinin önemli bir parçası olmuştur. 1950'lerde yaygın olarak soğuk banyolar ve elektroterapi gibi fiziksel ajanların kullanımı, aynı zamanda pasif ve aktif mobilizasyon uygulamaları tavsiye ediliyordu. 1970'lerden önce, her türlü fiziksel hareket ve egzersizin MS'li bireylerde yorgunluğa ve yeni sorunlara neden olabileceği ve bu nedenle bunlardan kaçınılması gerektiği düşünülmekteydi. Bununla birlikte, zamanla fiziksel egzersizlerin MS'li bireyler için yararlı etkileri olabileceği kabul edilmiştir. MS'li bireylerin yaşayabileceği kas tonusu, kas kuvveti, gövde kontrolü, denge, koordinasyon, manuel beceriler ve günlük yaşam aktiviteleri, yorgunluk, ağrı, bilişsel ve emosyonel durumlar, otonomik bozukluklar, mesane, bağırsak ve cinsel fonksiyonlardaki problemler için uygulanabilecek egzersiz odaklı nörorehabilitasyon yaklaşımları (aerobik, kuvvetlendirme, gevşeme, su içi egzersizler vb…) geniş bir yelpazede ve bireye özgü olarak ele alınmaktadır. Egzersizlerin yanı sıra elektrofiziksel ajanlar, alternatif tedavi yaklaşımları (örn. akupunktur, refleksoloji…), terapatik masaj (örn. manuel tedavi, mauel lenf drenajı…), psikososyal yaklaşımlar ve vücut farkındalığı temelli yaklaşımların da fizyoterapi ve rehabilitasyon programlarında yer alması önerilmektedir. Yeni teknolojilerin ortaya çıkışı robotik, nöromodülasyon ve daha yakın zamanda da telerehabilitasyon içerikli nörorehabilitasyon yöntemleri gibi alternatif yaklaşımların kullanımına teşvik etmektedir. Her bir fizyoterapi ve rehabilitasyon yaklaşımındaki temel amaç MS'li bireyin engellik düzeyini azaltmak ve yaşam kalitesini artırmaktır. Medulla spinalis yaralanması, travmatik beyin hasarı ve inme dahil olmak üzere diğer birçok nörolojik bozukluğun aksine, MS'te “standart bir semptom” yoktur. Semptom profili, manyetik rezonans görüntülemedeki lezyon yükü ve hastalık seyri zamanla değişmektedir. Fizyoterapistler, uzun vadede her MS tanılı bireyin engellik düzeyini azaltmak ve yaşam kalitesini artırmak için, hastayı ve hastanın mevcut problemlerini hedef noktası kabul eden, bireysel ve esnek olarak şekillendirilebilen, multidisipliner ve çok yönlü nörorehabilitasyon programı oluşturmalıdır. MS'li bireyin nörorehabilitasyonunda herhangi bir protokol veya zaman sınırı yoktur. Çok sayıda problem çözme yöntemini, müdahaleyi ve kaynağı kullanmak için eşsiz bir fırsat vardır. Her biri kendi alanlarında çok değerli bölüm yazarları Saygıdeğer Hocalarımıza yoğun çalışmaları arasında davetimizi kabul ederek tecrübelerini ve bilgilerini paylaştıkları için şükranlarımızı sunuyoruz. Kitabımızın basımı ve dağıtımını üstlenerek sizlere sunulmasını sağlayan ve her zaman bilime destek veren, Hipokrat Kitabevi sahibi Sayın Ali Çelik'e ve dizgi aşamasında büyük emekleri olan gösterdikleri düzenli ve titiz çalışmalarından dolayı Sayın Hüseyin Çağlıkasap'a ve Kitabevi'nin tüm çalışanlarına şükranlarımızı sunuyoruz. MS'li hastalarımızın engellik düzeylerini azaltmaya ve yaşam kalitelerini artırmayı hedefleyen tedavi ve nörorehabilitasyon yaklaşımlarına katkı sağlamak amacıyla yola çıktığımız “Multipl Skleroz'da Nörorehabilitasyon” başlıklı kitabımızın Cumhuriyetimizin 100 yılında bilim dünyasına girmesi, bizler için büyük bir gurur ve onurdur.
Multipl Skleroz (MS), merkezi sinir sisteminin enflamatuar demiyelinizan hastalığı olup, genellikle genç yetişkinleri etkileyen kronik otoimmün bir hastalıktır. Alevlenen ve sonrasında azalan semptomların aynı zamanda çok çeşitli ve öngörülemez olması, MS'i tanımlaması ve tedavi edilmesi zor bir hastalık haline getirmiştir. 1300'lerin sonlarından beri, ilerleyici hastalığı olan ve MS şüphesi uyandıran bireyler gözlemlenmektedir. 1822 yılı gibi erken bir dönemde bir İngiliz asilzadesinin günlüklerinde tanımlanan MS, 1858'de bir İngiliz tıbbi illüstratör (çizer) tarafından bir anatomi kitabında tasvir edilmiştir. Jean Cruveilhier isimli bir Fransız doktor, MS'li bir hastanın otopsisinde keşfedilen sertleşmiş doku alanlarını tanımlamak için ilk kez “skleroz adaları” terimini kullanmıştır. Artık MS olarak bilinen ve o döneme kadar gizemli olan semptomatoloji ve ölüm sonrası örneklerde görülen patolojik değişiklikler arasında ilk kesin bağlantı ünlü nörolog Jean-Martin Charcot tarafından 1868 yılında kurulmuştur. 1800'ler ve 1900'lar boyunca, MS tedavisinde yüzlerce tedavi denendiği ancak başarının sınırlı olduğu belirtilmektedir. Son yıllarda MS tedavisinde büyük ilerlemeler kaydedilmiştir. Ancak modifiye edici terapiler ve mevcut tedaviler ile hastalığı durdurmada veya tam iyileşme sağlamada istenen düzeye ulaşılamadığı için hastalık potansiyel olarak ciddi, zayıflatıcı ve engellik oluşturacak bir durum olmaya devam etmektedir. Jean-Martin Charcot tarafından 1870 yılında tanımlanmasından sonra fizyoterapi ve rehabilitasyon, MS tedavisinin önemli bir parçası olmuştur. 1950'lerde yaygın olarak soğuk banyolar ve elektroterapi gibi fiziksel ajanların kullanımı, aynı zamanda pasif ve aktif mobilizasyon uygulamaları tavsiye ediliyordu. 1970'lerden önce, her türlü fiziksel hareket ve egzersizin MS'li bireylerde yorgunluğa ve yeni sorunlara neden olabileceği ve bu nedenle bunlardan kaçınılması gerektiği düşünülmekteydi. Bununla birlikte, zamanla fiziksel egzersizlerin MS'li bireyler için yararlı etkileri olabileceği kabul edilmiştir. MS'li bireylerin yaşayabileceği kas tonusu, kas kuvveti, gövde kontrolü, denge, koordinasyon, manuel beceriler ve günlük yaşam aktiviteleri, yorgunluk, ağrı, bilişsel ve emosyonel durumlar, otonomik bozukluklar, mesane, bağırsak ve cinsel fonksiyonlardaki problemler için uygulanabilecek egzersiz odaklı nörorehabilitasyon yaklaşımları (aerobik, kuvvetlendirme, gevşeme, su içi egzersizler vb…) geniş bir yelpazede ve bireye özgü olarak ele alınmaktadır. Egzersizlerin yanı sıra elektrofiziksel ajanlar, alternatif tedavi yaklaşımları (örn. akupunktur, refleksoloji…), terapatik masaj (örn. manuel tedavi, mauel lenf drenajı…), psikososyal yaklaşımlar ve vücut farkındalığı temelli yaklaşımların da fizyoterapi ve rehabilitasyon programlarında yer alması önerilmektedir. Yeni teknolojilerin ortaya çıkışı robotik, nöromodülasyon ve daha yakın zamanda da telerehabilitasyon içerikli nörorehabilitasyon yöntemleri gibi alternatif yaklaşımların kullanımına teşvik etmektedir. Her bir fizyoterapi ve rehabilitasyon yaklaşımındaki temel amaç MS'li bireyin engellik düzeyini azaltmak ve yaşam kalitesini artırmaktır. Medulla spinalis yaralanması, travmatik beyin hasarı ve inme dahil olmak üzere diğer birçok nörolojik bozukluğun aksine, MS'te “standart bir semptom” yoktur. Semptom profili, manyetik rezonans görüntülemedeki lezyon yükü ve hastalık seyri zamanla değişmektedir. Fizyoterapistler, uzun vadede her MS tanılı bireyin engellik düzeyini azaltmak ve yaşam kalitesini artırmak için, hastayı ve hastanın mevcut problemlerini hedef noktası kabul eden, bireysel ve esnek olarak şekillendirilebilen, multidisipliner ve çok yönlü nörorehabilitasyon programı oluşturmalıdır. MS'li bireyin nörorehabilitasyonunda herhangi bir protokol veya zaman sınırı yoktur. Çok sayıda problem çözme yöntemini, müdahaleyi ve kaynağı kullanmak için eşsiz bir fırsat vardır. Her biri kendi alanlarında çok değerli bölüm yazarları Saygıdeğer Hocalarımıza yoğun çalışmaları arasında davetimizi kabul ederek tecrübelerini ve bilgilerini paylaştıkları için şükranlarımızı sunuyoruz. Kitabımızın basımı ve dağıtımını üstlenerek sizlere sunulmasını sağlayan ve her zaman bilime destek veren, Hipokrat Kitabevi sahibi Sayın Ali Çelik'e ve dizgi aşamasında büyük emekleri olan gösterdikleri düzenli ve titiz çalışmalarından dolayı Sayın Hüseyin Çağlıkasap'a ve Kitabevi'nin tüm çalışanlarına şükranlarımızı sunuyoruz. MS'li hastalarımızın engellik düzeylerini azaltmaya ve yaşam kalitelerini artırmayı hedefleyen tedavi ve nörorehabilitasyon yaklaşımlarına katkı sağlamak amacıyla yola çıktığımız “Multipl Skleroz'da Nörorehabilitasyon” başlıklı kitabımızın Cumhuriyetimizin 100 yılında bilim dünyasına girmesi, bizler için büyük bir gurur ve onurdur.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat