Mülkiyet’in Tarihçesi

Stok Kodu:
9786054876600
Boyut:
110-195-
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-10-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%28 indirimli
160,00TL
115,20TL
Havale/EFT ile: 112,90TL
9786054876600
633368
Mülkiyet’in Tarihçesi
Mülkiyet’in Tarihçesi
115.20
Tarihte ilk kez bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip “Burası benimdir” diyen ve buna inanacak kadar saf olan insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun ilk kurucusu oldu. O zaman biri çıkıp, çitleri söküp atacak ya da hendeği dolduracak, sonra da insanlara “Sakın dinlemeyin bu sahtekârı. Meyveler herkesindir. Toprak hiç kimsenin değildir. Ve bunu unutursanız mahvolursunuz” diye haykırsaydı, işte o adam, insan türünü, nice suçlardan, nice savaşlardan, nice cinayetlerden kurtaracaktı. Proudhon'un dile getirdiği ilkelerin komünal yaşam için yeterli olup olmadığını tartışmak, demokratik modernite sistemimiz açısından bir zorunluluktur ve balık tutan ama deniz üzerinde mülkiyet hakkı iddia etme absürtlüğüne düşmeyen denizci gibi yaşamayı tüm toplum bireylerine, tüm toplumsal alanlarda kavratacak bir zihniyet çalışması yürütmek gerekmektedir. Proudhon, insanın çalışması ve yaşaması için gerek duyduğu ev, toprak ve araçları kontrol etme hakkına karşı çıkmaz; hatta bunu özgürlük için gerekli temel taş olarak değerlendirir. Bundan dolayı da bunu tahrip etmeyi hedeflediği için komünizmi eleştirir.
Tarihte ilk kez bir toprak parçasının etrafını çitle çevirip “Burası benimdir” diyen ve buna inanacak kadar saf olan insanlar bulabilen ilk insan, uygar toplumun ilk kurucusu oldu. O zaman biri çıkıp, çitleri söküp atacak ya da hendeği dolduracak, sonra da insanlara “Sakın dinlemeyin bu sahtekârı. Meyveler herkesindir. Toprak hiç kimsenin değildir. Ve bunu unutursanız mahvolursunuz” diye haykırsaydı, işte o adam, insan türünü, nice suçlardan, nice savaşlardan, nice cinayetlerden kurtaracaktı. Proudhon'un dile getirdiği ilkelerin komünal yaşam için yeterli olup olmadığını tartışmak, demokratik modernite sistemimiz açısından bir zorunluluktur ve balık tutan ama deniz üzerinde mülkiyet hakkı iddia etme absürtlüğüne düşmeyen denizci gibi yaşamayı tüm toplum bireylerine, tüm toplumsal alanlarda kavratacak bir zihniyet çalışması yürütmek gerekmektedir. Proudhon, insanın çalışması ve yaşaması için gerek duyduğu ev, toprak ve araçları kontrol etme hakkına karşı çıkmaz; hatta bunu özgürlük için gerekli temel taş olarak değerlendirir. Bundan dolayı da bunu tahrip etmeyi hedeflediği için komünizmi eleştirir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat