Mühimmat ;Şiir İçin Esas Duruş

Stok Kodu:
9786058039773
Boyut:
130-200-0
Sayfa Sayısı:
96
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-03-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%38 indirimli
100,00TL
62,00TL
Havale/EFT ile: 55,80TL
9786058039773
550999
Mühimmat ;Şiir İçin Esas Duruş
Mühimmat ;Şiir İçin Esas Duruş
62.00
Sanatta ve şiirde, irfanî bilgiyi bir kenara koyarak yol almaya çalışmanın ne kadar mümkün olabileceğini tartışan Mühimmat, gerçekliğe tâbi olanların, sanatını ve şiirini haberlerde oluk oluk akan kara siyâsayla piyasada çarpışan ‘gerçek'lerle besleyip bunları da yine başka bir ‘gerçeklik' olan internet medyasının dil ve anlam dünyasında kurgulamanın hakikat nezdindeki anlamsızlığına değiniyor. Kitapta, itibarî gerçeklik evreninde ‘beğen'ilmeyi, takip edilmeyi ölçü saymanın ve çağın gerçekliğini hayatın anlamı, sanatın gerekçesi gibi görmenin niceliğin egemenliğini kabul etmek demek olduğu pratiğinden hareketle niceliğin kendi gerçeğini dayatma biçimi de irdeleniyor. Mühimmat'ta, hakikatin izini süren şiirle görüntü çağı şiiri arasındaki farklılık da ele alınıyor: Bütün sütler/sözler, aynı kazana/gerçeklik evrenine boşaltılıyor; orada hepsi, belli bir vasatta eşitlenip muhtelif isimlerde paketlenerek piyasaya arz ediliyor. Bu aynılık içerisinde okur da eserde, sanatçıya dair bir remz bulamıyor. Kendini çoğalta çoğalta gerçekliği kaplayan, kuşatan bu mamullerle ilgili önce şu sorunun cevabını vermeli: O kazana su katılmadığına ‘gerçek'ten emin miyiz?
Sanatta ve şiirde, irfanî bilgiyi bir kenara koyarak yol almaya çalışmanın ne kadar mümkün olabileceğini tartışan Mühimmat, gerçekliğe tâbi olanların, sanatını ve şiirini haberlerde oluk oluk akan kara siyâsayla piyasada çarpışan ‘gerçek'lerle besleyip bunları da yine başka bir ‘gerçeklik' olan internet medyasının dil ve anlam dünyasında kurgulamanın hakikat nezdindeki anlamsızlığına değiniyor. Kitapta, itibarî gerçeklik evreninde ‘beğen'ilmeyi, takip edilmeyi ölçü saymanın ve çağın gerçekliğini hayatın anlamı, sanatın gerekçesi gibi görmenin niceliğin egemenliğini kabul etmek demek olduğu pratiğinden hareketle niceliğin kendi gerçeğini dayatma biçimi de irdeleniyor. Mühimmat'ta, hakikatin izini süren şiirle görüntü çağı şiiri arasındaki farklılık da ele alınıyor: Bütün sütler/sözler, aynı kazana/gerçeklik evrenine boşaltılıyor; orada hepsi, belli bir vasatta eşitlenip muhtelif isimlerde paketlenerek piyasaya arz ediliyor. Bu aynılık içerisinde okur da eserde, sanatçıya dair bir remz bulamıyor. Kendini çoğalta çoğalta gerçekliği kaplayan, kuşatan bu mamullerle ilgili önce şu sorunun cevabını vermeli: O kazana su katılmadığına ‘gerçek'ten emin miyiz?
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat