Millet mi? Ulus Devlet mi? Aradaki Kürtler

Stok Kodu:
9786257234160
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
302
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-06-18
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
149,00TL
137,08TL
Havale/EFT ile: 134,34TL
9786257234160
527497
Millet mi? Ulus Devlet mi? Aradaki Kürtler
Millet mi? Ulus Devlet mi? Aradaki Kürtler
137.08

1962 Erzincan doğumluyum. Köyden kente göçün çocuklarından biriyim. İstanbul'da başlayan öğrenim hayatım Kabataş Erkek Lisesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi ile devam etti. Mühendislik eğitimi aldım. Uzun yıllar yurtdışında süren çalışma hayatıma İstanbul'da devam ediyorum. Sosyal konulara duyarlılığım ve Kürt meselesinin bu ülkenin çözülmemiş tek sorunu olarak kuruluştan bugüne, içinde onca acıyı barındırarak taşınması beni çok etkilemiştir. Kürtlerle Türkler etle tırnak gibi iç içe girmişken, yurdun her yerinde akrabalıklar, iş ortaklıkları, dostluklar kurmuşken, aksine bölünmek değil, bu ülkede “ötekileştirilmeden” birlikte yaşamak isterken, neden birileri hep ayırmaktan, bölmekten bahseder!.. Ülke barışının önündeki en temel sorundur. Bu güzel ülkede birlikte ve barış içinde sadece ve sadece eşit vatandaşlık temelinde, eşit haklara sahip birer yurttaş olarak yaşamak mümkünken... Ve doğarken kendilerinin belirleyemeyeceği etnik aidiyetleri üzerinden insanları ötekileştirmek nasıl bir anlayışın ürünü olabilir!.. İçine girdiğimiz bilişim çağında ülke sınırlarının bile öneminin kalmadığı bir dünyada yaşıyorken bu toplumsal körlük neden?

1962 Erzincan doğumluyum. Köyden kente göçün çocuklarından biriyim. İstanbul'da başlayan öğrenim hayatım Kabataş Erkek Lisesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi ile devam etti. Mühendislik eğitimi aldım. Uzun yıllar yurtdışında süren çalışma hayatıma İstanbul'da devam ediyorum. Sosyal konulara duyarlılığım ve Kürt meselesinin bu ülkenin çözülmemiş tek sorunu olarak kuruluştan bugüne, içinde onca acıyı barındırarak taşınması beni çok etkilemiştir. Kürtlerle Türkler etle tırnak gibi iç içe girmişken, yurdun her yerinde akrabalıklar, iş ortaklıkları, dostluklar kurmuşken, aksine bölünmek değil, bu ülkede “ötekileştirilmeden” birlikte yaşamak isterken, neden birileri hep ayırmaktan, bölmekten bahseder!.. Ülke barışının önündeki en temel sorundur. Bu güzel ülkede birlikte ve barış içinde sadece ve sadece eşit vatandaşlık temelinde, eşit haklara sahip birer yurttaş olarak yaşamak mümkünken... Ve doğarken kendilerinin belirleyemeyeceği etnik aidiyetleri üzerinden insanları ötekileştirmek nasıl bir anlayışın ürünü olabilir!.. İçine girdiğimiz bilişim çağında ülke sınırlarının bile öneminin kalmadığı bir dünyada yaşıyorken bu toplumsal körlük neden?

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat