Memleket Kitabevi

Stok Kodu:
9789750512735
Boyut:
130-195-0
Sayfa Sayısı:
309
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-10-04
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
%31 indirimli
250,00TL
172,50TL
Havale/EFT ile: 155,25TL
9789750512735
404425
Memleket Kitabevi
Memleket Kitabevi
172.50
Tansiyon aleti soranlar, pil soranlar gibi dikilirler kapıda ellerinde dantel: Dantele fotokopi çekiyor musunuz? () Dantelden fotokopi çekmediğimizi söyleriz mecburen Kimi de sorar: Kitap var mı? Döner, dükkâna, yerdeki, tezgâhtaki, raflardaki bütün kitaba ağır çekimle bakarız (ben bakarım), umarız (ben umarım) ki soran da bizimle (benimle) bakar, bakar da cümlesini düzeltir. Öyle olmaz. Duymadığımızı sanıp yeniden sorar çoğu: Kitap var mı? Kafasında bir kitap vardır, aradığı odur; ilginçtir, bu soruyla onu sorduğundan da emindir müşteri. Bunlar ne? Kitap değil mi? derim. Böyle değil. Ders kitabı? Hangi ders? Kaçıncı sınıf? Yayınevi? Ne çok bilinmezi vardır bir kitabın. Böyle gelenden işe yarar cevap almamız kolay değildir. Okul için derler, Öğretmen istiyor derler, Çocukların hepsinde varmış derler Sarı renkliymiş. Necati Mert, taşrada bir kitabevini yaşatma macerasını anlatıyor. Kitapçılık macerasının etrafında, taşra hayatını anlatıyor: Çek tahsildarını komünist! diye kovalayan kitapçıyı, dolandırıcıya para kaptıran dağıtımcıyı, müşterisi tarafından dövülen esnafı Herhangi bir taşrayı değil, Adapazarını, Adapazarının yakın tarihini anlatıyor Necati Mert. Adapazarı mikro evreninde, 12 Mart döneminden günümüze, Türkiyenin toplumsal ve politik değişim sürecini anlatıyor. Solculuğun ve sağcılığın değişimini Sadece gündelik ve politik hikâyat değil ama Memleket Kitabevi, Necati Mertin kendi yazarlık serüveniyle iç içe, taşrada edebiyat ve düşünce uğraşının canlı resimlerini sunuyor.
Tansiyon aleti soranlar, pil soranlar gibi dikilirler kapıda ellerinde dantel: Dantele fotokopi çekiyor musunuz? () Dantelden fotokopi çekmediğimizi söyleriz mecburen Kimi de sorar: Kitap var mı? Döner, dükkâna, yerdeki, tezgâhtaki, raflardaki bütün kitaba ağır çekimle bakarız (ben bakarım), umarız (ben umarım) ki soran da bizimle (benimle) bakar, bakar da cümlesini düzeltir. Öyle olmaz. Duymadığımızı sanıp yeniden sorar çoğu: Kitap var mı? Kafasında bir kitap vardır, aradığı odur; ilginçtir, bu soruyla onu sorduğundan da emindir müşteri. Bunlar ne? Kitap değil mi? derim. Böyle değil. Ders kitabı? Hangi ders? Kaçıncı sınıf? Yayınevi? Ne çok bilinmezi vardır bir kitabın. Böyle gelenden işe yarar cevap almamız kolay değildir. Okul için derler, Öğretmen istiyor derler, Çocukların hepsinde varmış derler Sarı renkliymiş. Necati Mert, taşrada bir kitabevini yaşatma macerasını anlatıyor. Kitapçılık macerasının etrafında, taşra hayatını anlatıyor: Çek tahsildarını komünist! diye kovalayan kitapçıyı, dolandırıcıya para kaptıran dağıtımcıyı, müşterisi tarafından dövülen esnafı Herhangi bir taşrayı değil, Adapazarını, Adapazarının yakın tarihini anlatıyor Necati Mert. Adapazarı mikro evreninde, 12 Mart döneminden günümüze, Türkiyenin toplumsal ve politik değişim sürecini anlatıyor. Solculuğun ve sağcılığın değişimini Sadece gündelik ve politik hikâyat değil ama Memleket Kitabevi, Necati Mertin kendi yazarlık serüveniyle iç içe, taşrada edebiyat ve düşünce uğraşının canlı resimlerini sunuyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat