9786058436015
634625
https://www.sehadetkitap.com/urun/mektuplardan-sizanlar-bir-balyoz-gunlugu
Mektuplardan Sızanlar; Bir Balyoz Günlüğü
11.04
Mektuplardan Sızanlar
Mektuplardan Sızanlar... Bir günlük... Bir ağıt... Balyoz davası sırasında haksızca ve hukuksuzca kendi ülkesinde esir düşen bir deniz subayının geride kalan eşinin güncesi... Esaret sürecini anlatan "gerçek" balyoz günlüğü...!
..............................................................................
Bir ağıt bu, tüm yazılanlar... Sevgiliye ağıt... Memlekete ağıt... Yitip giden dostluklara ağıt... Yüreklerden kopup gidenlere ağıt... Gözlerin kaybolan pırıltısına ağıt... Sahipsiz kalmışlığa, çaresizliğe ağıt... Hukuksuzluğa ağıt...
..............................................................................
Bir küçük mahkeme salonu Çağlayan Adliyesinde... Hiç alışık olmadığımız bir sahne, asla unutmayacağım... Sen ve bir albay sanık sandalyesinde oturmuşsunuz; sırtınız bana, bize dönük...
.................................................................................
Senden geriye kalanları getirdiler; kapaklı küçük bir karton kutu içinde. Gidişinin hemen ardından ofisinden birisi geldi, kutuyu kapıdan kucağıma verdi ve gitti. Öylece kalakaldım kapının önünde. Küllerin gibi geldi birdenbire. Elim yandı sanki.
Mektuplardan Sızanlar
Mektuplardan Sızanlar... Bir günlük... Bir ağıt... Balyoz davası sırasında haksızca ve hukuksuzca kendi ülkesinde esir düşen bir deniz subayının geride kalan eşinin güncesi... Esaret sürecini anlatan "gerçek" balyoz günlüğü...!
..............................................................................
Bir ağıt bu, tüm yazılanlar... Sevgiliye ağıt... Memlekete ağıt... Yitip giden dostluklara ağıt... Yüreklerden kopup gidenlere ağıt... Gözlerin kaybolan pırıltısına ağıt... Sahipsiz kalmışlığa, çaresizliğe ağıt... Hukuksuzluğa ağıt...
..............................................................................
Bir küçük mahkeme salonu Çağlayan Adliyesinde... Hiç alışık olmadığımız bir sahne, asla unutmayacağım... Sen ve bir albay sanık sandalyesinde oturmuşsunuz; sırtınız bana, bize dönük...
.................................................................................
Senden geriye kalanları getirdiler; kapaklı küçük bir karton kutu içinde. Gidişinin hemen ardından ofisinden birisi geldi, kutuyu kapıdan kucağıma verdi ve gitti. Öylece kalakaldım kapının önünde. Küllerin gibi geldi birdenbire. Elim yandı sanki.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.