Mekansız

Stok Kodu:
9786254259708
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
172
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-10-09
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
168,00TL
112,56TL
Havale/EFT ile: 108,06TL
9786254259708
722934
Mekansız
Mekansız
112.56
Gerçekte psikolog olmasına rağmen şimdi bilge, üstat gibi unvanlarla anılıyordu. Mekânsız'ın yanındaki adam tekrar eliyle sus işareti yaptı, sustular. Yaşlı bilge hayali alemde tüm tarihin en büyük ressamını seyre dalmış. Merakla bekliyor ne çizeceğini. Hayranlıkla izliyor fırça darbelerini. Ressam ilk fırçayı vurunca bir çığlık koptu. Bu içine mutluluk doldurulmuş acı bir çığlıktı. Ressam Zaman bir bebek resmi çizdi, tuvalin köşesine. Küçük bir resim… Anlaşılan tablonun çok küçük bir parçasıydı bu bebek. Bebek resmiyle birlikte kesik kesik ağlama sesi duyuldu. İlk resimden sonra ressamın fırça darbesi hızlandı. Bebeğin etrafına anne, baba çizdi. Arkasından dede, nine, amca, hala, dayı, teyze çizdi. Gülen eğlenen insanlarla ilk kareyi tamamladı. Zaman devam etti. Bu resme daha yeni başlamıştı. Ressamın fırçasında sihir vardı sanki çizdiği her şey hayat buluyordu. Bu mutlu sahne karşısında üstat da mutlu oldu. Çevresindekilerin duyacağı sesle güldü. Çevresindekiler bir şey anlamadılar. Üstadın durup dururken sebepsiz yere gülüşünden. Onlar Mekânsız'ın gördüklerini göremiyorlardı. Şaşkınlıklarını belirttiler seslice. Aldırmadı Üstat onlara. Psikolog devam etti zamanın resim yapışını izlemeye. Zaman ciddi bir sanatçıydı, yaptığı işe değer veriyordu sanki. Bir görevdi bu tablo onun için eksiksiz yapmalıydı her işi. Bebeği büyümüş çizdi. Her resimde mekânlar sürekli değişiyordu. Çocuğun önüne okul çizdi. Arkasından el sallayan anne baba çizdi. Anne babayı da değiştirmişti zaman. Mesela saçlarına beyaz boya sürüyordu artık onların. Her karede görünen anne baba resimde daha az görülür oldu.
Gerçekte psikolog olmasına rağmen şimdi bilge, üstat gibi unvanlarla anılıyordu. Mekânsız'ın yanındaki adam tekrar eliyle sus işareti yaptı, sustular. Yaşlı bilge hayali alemde tüm tarihin en büyük ressamını seyre dalmış. Merakla bekliyor ne çizeceğini. Hayranlıkla izliyor fırça darbelerini. Ressam ilk fırçayı vurunca bir çığlık koptu. Bu içine mutluluk doldurulmuş acı bir çığlıktı. Ressam Zaman bir bebek resmi çizdi, tuvalin köşesine. Küçük bir resim… Anlaşılan tablonun çok küçük bir parçasıydı bu bebek. Bebek resmiyle birlikte kesik kesik ağlama sesi duyuldu. İlk resimden sonra ressamın fırça darbesi hızlandı. Bebeğin etrafına anne, baba çizdi. Arkasından dede, nine, amca, hala, dayı, teyze çizdi. Gülen eğlenen insanlarla ilk kareyi tamamladı. Zaman devam etti. Bu resme daha yeni başlamıştı. Ressamın fırçasında sihir vardı sanki çizdiği her şey hayat buluyordu. Bu mutlu sahne karşısında üstat da mutlu oldu. Çevresindekilerin duyacağı sesle güldü. Çevresindekiler bir şey anlamadılar. Üstadın durup dururken sebepsiz yere gülüşünden. Onlar Mekânsız'ın gördüklerini göremiyorlardı. Şaşkınlıklarını belirttiler seslice. Aldırmadı Üstat onlara. Psikolog devam etti zamanın resim yapışını izlemeye. Zaman ciddi bir sanatçıydı, yaptığı işe değer veriyordu sanki. Bir görevdi bu tablo onun için eksiksiz yapmalıydı her işi. Bebeği büyümüş çizdi. Her resimde mekânlar sürekli değişiyordu. Çocuğun önüne okul çizdi. Arkasından el sallayan anne baba çizdi. Anne babayı da değiştirmişti zaman. Mesela saçlarına beyaz boya sürüyordu artık onların. Her karede görünen anne baba resimde daha az görülür oldu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat