Maraş’taki Çocuk

Stok Kodu:
9786259835884
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
207
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-08-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%8 indirimli
220,00TL
202,40TL
Havale/EFT ile: 198,35TL
9786259835884
715550
Maraş’taki  Çocuk
Maraş’taki Çocuk
202.40
“Orospular!”, “Kahpeler!”, “Nereye gidiyorsunuz?”, “Durdurun şunları!”, “Allah'ını, peygamberini seven yakalasın şu orospuları!”, “Öldüreceğiz hepsini!” diye inim inim inletiyorlardı ortalığı. Evlerin penceresinden sarkan o kadınlı erkekli güruh terlik, ayakkabı, saksı, levye atarak bizi yaralamaya ya da yakalanmamızı kolaylaştırmaya çalışıyordu. Bir taraftan kendimizi korumaya, diğer yandan ayağımıza batan çakıl taşlarını hiçe saymaya çalışarak kaçıyorduk. “Koşun!” diyordu ablam “Hızlanın yoksa yakalayacaklar bizi.” Hacer Ablaların evinin önündeydik. Var gücümüzle kapılarını yumrukluyorduk. Kapı açıldığında bizi gören Hacer Abla'yla kız kardeşi “Ne oldu Nursen, size neler oldu? Neler yaptı hayvanlar size?” diyordu… Bu kez arkamızdan gelen kalabalık yükleniyordu kapılarına. “Açın! Açın! Komünistleri saklamayın!” Ablam merdivenlerden çıkarken “Hacer, babamı vurdular, evimizi yaktılar. Annemle Hürriyet hâlâ oradalar. Ev sahiplerimizden hiç haberimiz yok. Onlara da saldırıyorlardı. Bizi kaçırdılar. Biz de onların elinden kaçıp size sığındık,” diyordu. Hacer Abla'nın babası “Verin kızları!” diye diretiyordu. Hacer Abla, “Hayır,” diyordu. “Öldürecekler! Ben nasıl veririm kızları!”
“Orospular!”, “Kahpeler!”, “Nereye gidiyorsunuz?”, “Durdurun şunları!”, “Allah'ını, peygamberini seven yakalasın şu orospuları!”, “Öldüreceğiz hepsini!” diye inim inim inletiyorlardı ortalığı. Evlerin penceresinden sarkan o kadınlı erkekli güruh terlik, ayakkabı, saksı, levye atarak bizi yaralamaya ya da yakalanmamızı kolaylaştırmaya çalışıyordu. Bir taraftan kendimizi korumaya, diğer yandan ayağımıza batan çakıl taşlarını hiçe saymaya çalışarak kaçıyorduk. “Koşun!” diyordu ablam “Hızlanın yoksa yakalayacaklar bizi.” Hacer Ablaların evinin önündeydik. Var gücümüzle kapılarını yumrukluyorduk. Kapı açıldığında bizi gören Hacer Abla'yla kız kardeşi “Ne oldu Nursen, size neler oldu? Neler yaptı hayvanlar size?” diyordu… Bu kez arkamızdan gelen kalabalık yükleniyordu kapılarına. “Açın! Açın! Komünistleri saklamayın!” Ablam merdivenlerden çıkarken “Hacer, babamı vurdular, evimizi yaktılar. Annemle Hürriyet hâlâ oradalar. Ev sahiplerimizden hiç haberimiz yok. Onlara da saldırıyorlardı. Bizi kaçırdılar. Biz de onların elinden kaçıp size sığındık,” diyordu. Hacer Abla'nın babası “Verin kızları!” diye diretiyordu. Hacer Abla, “Hayır,” diyordu. “Öldürecekler! Ben nasıl veririm kızları!”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat