Kodlanmış Hayatlar Serisi 1 - İçimdeki Mezarlık

Stok Kodu:
9786257348911
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
232
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-09-08
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%33 indirimli
150,00TL
100,50TL
Havale/EFT ile: 90,45TL
9786257348911
649292
Kodlanmış Hayatlar Serisi 1 - İçimdeki Mezarlık
Kodlanmış Hayatlar Serisi 1 - İçimdeki Mezarlık
100.50
Yalanların, ihanetlerin ve tüm ölümlerimin üzerini örtmeden de yaşanıyormuş. Ben küçük yaşımda, hayatımdaki insanların en büyük ihanetlerinin görgü tanığıydım. Adalet önüne çıkarılsam, benim gibi birinci derece görgü tanıklarını koruma altına alırlardı ama en sevdiklerim tarafından ölümle tehdit edilirdim. Sakın kimseye söyleme, “Sus” yoksa ölürsün. Ben zaten ihanetlere her tanık olduğumda kurşuna dizilip öldürülmüyor muydum? Ha bir kez ölmüşüm, ha her gün, ne fark ederdi ki; Bir şarkının dalgalarına bıraktım kendimi bugün, nasıl olur sözcükleri, sus yoksa ölürsün tehditleri, beni pervasızca geçmişe savurup duruyor. Şu anki zamandan farkı olmayan, farkı yok hiçbir şeyin, duruyorum. Bir yerde batıyorum dipten dibe, o küf kokan bataklık, beni yavaş yavaş içine alıyor. Yardım isteyeceğim ama haber salınacak kimsem yok. Göbeğime kadar bataklığa batıyorum. Beni oradan çıkarmak bahanesiyle, kurşunları ısıtıp üzerime dökün. Yüzüme bakan o sahte gözbebeklerinizi de çekip alın üzerimden, boğulur gibi oluyorum. Semra Yalçın-Fatma Asar Solak
Yalanların, ihanetlerin ve tüm ölümlerimin üzerini örtmeden de yaşanıyormuş. Ben küçük yaşımda, hayatımdaki insanların en büyük ihanetlerinin görgü tanığıydım. Adalet önüne çıkarılsam, benim gibi birinci derece görgü tanıklarını koruma altına alırlardı ama en sevdiklerim tarafından ölümle tehdit edilirdim. Sakın kimseye söyleme, “Sus” yoksa ölürsün. Ben zaten ihanetlere her tanık olduğumda kurşuna dizilip öldürülmüyor muydum? Ha bir kez ölmüşüm, ha her gün, ne fark ederdi ki; Bir şarkının dalgalarına bıraktım kendimi bugün, nasıl olur sözcükleri, sus yoksa ölürsün tehditleri, beni pervasızca geçmişe savurup duruyor. Şu anki zamandan farkı olmayan, farkı yok hiçbir şeyin, duruyorum. Bir yerde batıyorum dipten dibe, o küf kokan bataklık, beni yavaş yavaş içine alıyor. Yardım isteyeceğim ama haber salınacak kimsem yok. Göbeğime kadar bataklığa batıyorum. Beni oradan çıkarmak bahanesiyle, kurşunları ısıtıp üzerime dökün. Yüzüme bakan o sahte gözbebeklerinizi de çekip alın üzerimden, boğulur gibi oluyorum. Semra Yalçın-Fatma Asar Solak
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat