9786052889893
512414
https://www.sehadetkitap.com/urun/kevseri-mecmuasi-nayi-mustafa-kevserinin-kaleminden-18-yuzyil-turk-musikisi
Kevserî Mecmuası; Nâyî Mustafa Kevserî'nin Kaleminden 18 Yüzyıl Türk Musikisi:
99.16
Kevserî Mecmuası olarak bilinen, fakat müellifi tarafından "Kitab-ı Musikar" adı verilen yazma
eser, on yedinci ve on sekizinci yüzyıl müzik teorisi bilgileri barındıran tek nüshadır. Müellifi
Nayi Mustafa Kevserî'dir. Nayi Mustafa Kevserî'nin neyzen ve Mevlânâ aşığı olduğu; adının
Mustafa ve mahlasının ise Kevserî olduğu bilgilerinin dışında neredeyse hiçbir bilgi yoktur.
Genellikle divan şairleri gibi, musikişinaslar ya da edvar sahibi müelliflerde mahlasla da
karşılaşılmaz. Kitab-ı Musikar'dan edindiğimiz bilgilere göre Kevserî'nin bestekâr, makam ve
bazı müzik teorisi konularında mucit olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle ney konulu beyit ya da
şiirlere ilgi duyduğu ve birkaç tane de denemesi olduğu görülür. Mevcut bilgiler Nayi Mustafa'yı
divan şairi yapmaya yeterli nicelikte olmayabilir, fakat Kevserî mahlasını bu ilgi ve amaçla
bulduğu ve kullandığı düşünülebilir.
Kitab-ı Musikar sadece Kevserî'nin tespitlerinin ve düşüncelerinin ele alındığı bir kitap değildir.
Aslında Kevserî daha çok edindiği, duyduğu bilgileri ya da bizzat elinde bir nüshasının
bulunduğu eserleri kitabına kaydettiği anlaşılmaktadır. Hâlihazırdaki bilgilere göre ise en başta
Kitabu İlmi'l-Musiki alâ vechi'l- Hurûfât adlı eser olmak üzere Akovalızâde Hatem Efendi
Edvarı ve Hızır Ağa Edvarı'nın önemli bir bölümünü kaydetmiştir. Kevserî'nin yararlandığı
kaynakların tarihleri bakımından değerlendirildiğinde en eski kaynak olan Farabi Edvarı'ndan
Hızır Ağa Edvarı'na kadar geniş bir yelpazeye sahip olduğu görülür. Bu yönüyle de olsa gerek
Kitab-ı Musikar "Mecmua" olarak kabul edilmiştir. Sadeleştirilmiş metnini ve incelemesini yaptığımız bu çalışmada bir bakıma bu eserleri de tekrar ele almış, Kevserî'nin kaleminden
değerlendirmiş oluyoruz.
Kevserî Mecmuası olarak bilinen, fakat müellifi tarafından "Kitab-ı Musikar" adı verilen yazma
eser, on yedinci ve on sekizinci yüzyıl müzik teorisi bilgileri barındıran tek nüshadır. Müellifi
Nayi Mustafa Kevserî'dir. Nayi Mustafa Kevserî'nin neyzen ve Mevlânâ aşığı olduğu; adının
Mustafa ve mahlasının ise Kevserî olduğu bilgilerinin dışında neredeyse hiçbir bilgi yoktur.
Genellikle divan şairleri gibi, musikişinaslar ya da edvar sahibi müelliflerde mahlasla da
karşılaşılmaz. Kitab-ı Musikar'dan edindiğimiz bilgilere göre Kevserî'nin bestekâr, makam ve
bazı müzik teorisi konularında mucit olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle ney konulu beyit ya da
şiirlere ilgi duyduğu ve birkaç tane de denemesi olduğu görülür. Mevcut bilgiler Nayi Mustafa'yı
divan şairi yapmaya yeterli nicelikte olmayabilir, fakat Kevserî mahlasını bu ilgi ve amaçla
bulduğu ve kullandığı düşünülebilir.
Kitab-ı Musikar sadece Kevserî'nin tespitlerinin ve düşüncelerinin ele alındığı bir kitap değildir.
Aslında Kevserî daha çok edindiği, duyduğu bilgileri ya da bizzat elinde bir nüshasının
bulunduğu eserleri kitabına kaydettiği anlaşılmaktadır. Hâlihazırdaki bilgilere göre ise en başta
Kitabu İlmi'l-Musiki alâ vechi'l- Hurûfât adlı eser olmak üzere Akovalızâde Hatem Efendi
Edvarı ve Hızır Ağa Edvarı'nın önemli bir bölümünü kaydetmiştir. Kevserî'nin yararlandığı
kaynakların tarihleri bakımından değerlendirildiğinde en eski kaynak olan Farabi Edvarı'ndan
Hızır Ağa Edvarı'na kadar geniş bir yelpazeye sahip olduğu görülür. Bu yönüyle de olsa gerek
Kitab-ı Musikar "Mecmua" olarak kabul edilmiştir. Sadeleştirilmiş metnini ve incelemesini yaptığımız bu çalışmada bir bakıma bu eserleri de tekrar ele almış, Kevserî'nin kaleminden
değerlendirmiş oluyoruz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.