9786256807303
717571
https://www.sehadetkitap.com/urun/kelam-ilmi-ve-sosyal-hayat
Kelâm İlmi ve Sosyal Hayat
202.40
Kelâm ilmi, İslâm'a yönelik tenkit ve itirazları cevaplamaya çalışan bir disiplin olma yönü ele alındığında, inanç esaslarının geçmiş eleştiri ve tenkitleri de cevaplar mahiyette izah etmekle birlikte, bunun yanında zamanımızda küresel seviyede bir modernizm ve dünyevîleşmenin etkisiyle İslâmiyet'in temel ilkelerine yöneltilen itirazlara karşı anti-tezler ortaya koymalı; hepsinden önemlisi ise, buhran ve arayış içerisinde olan beşeriyete saadetlerine medar olacak çözümler geliştirmelidir. Bunun içinde zamanın geçerli ve insanların en çok başvurduğu bilimlerle birlikte çalışmasının lüzumu açıktır. Bireyi tanımak için psikolojiye, toplumu anlamak için sosyolojiye, birey ve toplumla iyi bir ilişki için iletişim ve enformasyon bilimlerine ihtiyaç vardır. Kelam ve sosyal hayata etkisi kapsamında; inancın çocuk eğitimi, aile ve altı dezavantajlı grup (yetiştirme yurdu gençleri, yaşlılar, engelliler, hasta ve musibetzedeler, mahkûmlar, göçmenler) üzerindeki etkilerine dair bilgiler aktardık. Kelam ilminin sosyal bilimlerle özellikle sosyoloji ile birlikte çalışmasının önemi üzerinde durduk. İslam, Allah'ın gönderdiği dinin adı, Müslümanlık'ta bizim bu dini anlama, yorumlama ve uygulama şeklimizdir. Müslümanlığı İslam'ın aynısı görmek, İslam ile İslam'ın tarihi tecrübesini aynileştirmek doğru olmadığı gibi, bu ikisi arasındaki kopmaz bağı saklamaya çalışmak, ihmal etmekte hata olur. Müslümanların İslam'ı anlama, yorumlama ve uygulamada bazı hatalarının olması işin tabiatının gereğidir. Bu kaçınılmaz durumun çözümleri de yine İslam'ın özünde mündemiçtir. Kaynağından tertemiz çıkan su bize ulaştığında kirlenmişse bu arizi bir durumdur ve problemin çözümü bize düşmektedir. Bize emanet edilen Kur'an ve Sünnet'e müracaat ettiğimiz sürece Müslümanların asla din konusunda yolunu şaşırmayacağı ve İslam ümmetinin dalalet üzerinde birleşmeyeceği konusunda ortak ve kesin bir kanaat vardır. İslam'ın temel iki kaynağının öğretisi ile on dört asırlık tarihi tecrübe arasındaki hassas ilişkinin farkında olup, sadece maziyi anlamak için değil, günümüzü anlamak ve kavramak Müslümanların problemlerini çözüm çabasında özgüvenimizi ve sağduyumuzu muhafaza etmemiz önemlidir.
Kelâm ilmi, İslâm'a yönelik tenkit ve itirazları cevaplamaya çalışan bir disiplin olma yönü ele alındığında, inanç esaslarının geçmiş eleştiri ve tenkitleri de cevaplar mahiyette izah etmekle birlikte, bunun yanında zamanımızda küresel seviyede bir modernizm ve dünyevîleşmenin etkisiyle İslâmiyet'in temel ilkelerine yöneltilen itirazlara karşı anti-tezler ortaya koymalı; hepsinden önemlisi ise, buhran ve arayış içerisinde olan beşeriyete saadetlerine medar olacak çözümler geliştirmelidir. Bunun içinde zamanın geçerli ve insanların en çok başvurduğu bilimlerle birlikte çalışmasının lüzumu açıktır. Bireyi tanımak için psikolojiye, toplumu anlamak için sosyolojiye, birey ve toplumla iyi bir ilişki için iletişim ve enformasyon bilimlerine ihtiyaç vardır. Kelam ve sosyal hayata etkisi kapsamında; inancın çocuk eğitimi, aile ve altı dezavantajlı grup (yetiştirme yurdu gençleri, yaşlılar, engelliler, hasta ve musibetzedeler, mahkûmlar, göçmenler) üzerindeki etkilerine dair bilgiler aktardık. Kelam ilminin sosyal bilimlerle özellikle sosyoloji ile birlikte çalışmasının önemi üzerinde durduk. İslam, Allah'ın gönderdiği dinin adı, Müslümanlık'ta bizim bu dini anlama, yorumlama ve uygulama şeklimizdir. Müslümanlığı İslam'ın aynısı görmek, İslam ile İslam'ın tarihi tecrübesini aynileştirmek doğru olmadığı gibi, bu ikisi arasındaki kopmaz bağı saklamaya çalışmak, ihmal etmekte hata olur. Müslümanların İslam'ı anlama, yorumlama ve uygulamada bazı hatalarının olması işin tabiatının gereğidir. Bu kaçınılmaz durumun çözümleri de yine İslam'ın özünde mündemiçtir. Kaynağından tertemiz çıkan su bize ulaştığında kirlenmişse bu arizi bir durumdur ve problemin çözümü bize düşmektedir. Bize emanet edilen Kur'an ve Sünnet'e müracaat ettiğimiz sürece Müslümanların asla din konusunda yolunu şaşırmayacağı ve İslam ümmetinin dalalet üzerinde birleşmeyeceği konusunda ortak ve kesin bir kanaat vardır. İslam'ın temel iki kaynağının öğretisi ile on dört asırlık tarihi tecrübe arasındaki hassas ilişkinin farkında olup, sadece maziyi anlamak için değil, günümüzü anlamak ve kavramak Müslümanların problemlerini çözüm çabasında özgüvenimizi ve sağduyumuzu muhafaza etmemiz önemlidir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.