İz Sürmek

Stok Kodu:
9789750800474
Boyut:
160-160-0
Sayfa Sayısı:
64
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2000-01-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
1.Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
%36 indirimli
6,48TL
4,15TL
Havale/EFT ile: 3,74TL
9789750800474
662687
İz Sürmek
İz Sürmek
4.15
Açılan çiçek yemişe dönüşmeli ve bırakmalıdır yerini / yeni çiçeğe" Şair, öykücü, eleştirmen ve inceleme yazarı Güven Turan, Gizli Alanlar'ının izini sürüyor. Şiir kendi bedeninde, sevilenin, arzulananın bedeninde, parmakları gibi şairin, dizelerle dolaşıyor ve seslerini dinlediği çiçekleri okşuyor. O okşadıkça yeni çiçekler açıyor. Şair kendi gölgesinin derinliklerine iniyor o çiçeklere tutuna tutuna. O çiçeklerin kulağına fısıldadıklarını "duracağı yeri bilmeyen" bir aşkla dile getiriyor. Tadımlık Ne atkuyrukları Ne eğreltiler Yusufçuklar yok İnip çıkan sularla ölçülen Saatler Nerede buluşuyor Deniz Köprülerin ayaklarıyla Katılaşan Lav bir sevgi kucaklaması mıdır Korumak değişimsizdir Açılan çiçek yemişe dönüşmeli ve bırakmalıdır yerini yeni çiçeğe Çölün ıssızlık olduğunu sessizlik olduğunu sanmak Bir kentlinin dağınık haritalarda dengesini yitirmesi Aşk duracağı yeri bilmez Yolun yolcusuzluğu Kimsenin yokluğunda yokluğu tanımlayan biri Korkmuyorum benimle yürüyorsun adını daha önce söyledim şimdi fısıltıyla yineliyorum Yalnızlık sıcacık bir avuçtur parmaklarımızı umutla bıraktığımız Gece ayaklarımın dibine yığılıyor Uykunun aralıksızlığı Us yorgunluğunu düşlerle biliyor sözcüğe dönüşen aşk gizlenmeyi sürdürüyor Gündoğumu beklemez gecikmez de ılıyor kesik görünmüyor Acı neden sonra başlayacak Kanın akması dindirebilir Yaranın kapanması başlatabilir Gecede denizin sesi Dinginliği dinlemek Uykuda soluklar Uyanınca alaca karanlıkta sevgilinin kıpırtısız yüzü Ten aşkın kıyısıdır
Açılan çiçek yemişe dönüşmeli ve bırakmalıdır yerini / yeni çiçeğe" Şair, öykücü, eleştirmen ve inceleme yazarı Güven Turan, Gizli Alanlar'ının izini sürüyor. Şiir kendi bedeninde, sevilenin, arzulananın bedeninde, parmakları gibi şairin, dizelerle dolaşıyor ve seslerini dinlediği çiçekleri okşuyor. O okşadıkça yeni çiçekler açıyor. Şair kendi gölgesinin derinliklerine iniyor o çiçeklere tutuna tutuna. O çiçeklerin kulağına fısıldadıklarını "duracağı yeri bilmeyen" bir aşkla dile getiriyor. Tadımlık Ne atkuyrukları Ne eğreltiler Yusufçuklar yok İnip çıkan sularla ölçülen Saatler Nerede buluşuyor Deniz Köprülerin ayaklarıyla Katılaşan Lav bir sevgi kucaklaması mıdır Korumak değişimsizdir Açılan çiçek yemişe dönüşmeli ve bırakmalıdır yerini yeni çiçeğe Çölün ıssızlık olduğunu sessizlik olduğunu sanmak Bir kentlinin dağınık haritalarda dengesini yitirmesi Aşk duracağı yeri bilmez Yolun yolcusuzluğu Kimsenin yokluğunda yokluğu tanımlayan biri Korkmuyorum benimle yürüyorsun adını daha önce söyledim şimdi fısıltıyla yineliyorum Yalnızlık sıcacık bir avuçtur parmaklarımızı umutla bıraktığımız Gece ayaklarımın dibine yığılıyor Uykunun aralıksızlığı Us yorgunluğunu düşlerle biliyor sözcüğe dönüşen aşk gizlenmeyi sürdürüyor Gündoğumu beklemez gecikmez de ılıyor kesik görünmüyor Acı neden sonra başlayacak Kanın akması dindirebilir Yaranın kapanması başlatabilir Gecede denizin sesi Dinginliği dinlemek Uykuda soluklar Uyanınca alaca karanlıkta sevgilinin kıpırtısız yüzü Ten aşkın kıyısıdır
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat