İstanbul

Stok Kodu:
9786253748371
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
344
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-12-23
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%38 indirimli
263,00 TL
163,06 TL
Havale/EFT ile: 151,65 TL
9786253748371
735052
İstanbul
İstanbul
163.06
Fransız şair, oyun yazarı, romancı, gazeteci ve edebiyat eleştirmeni. Parnasizmin kurucusudur. "İstanbul", Gautier'in edebi becerisinin ve detaylara olan dikkatinin bir göstergesi olarak, şehrin güzelliklerini ve çelişkilerini, tarihini ve modern yaşamını, zengin kültürel mirasını ve gündelik hayatını, özgün bir bakış açısıyla sunuyor. “Zaten yetmiş iki gündür Konstantinopolis'i dolaşıyordum ve her köşesini biliyordum. Kuşkusuz bu süre bir halkın karakterini ve geleneklerini incelemek için yeterli değildir, ancak bir şehrin pitoresk fizyonomisini kavramak için yeterlidir ve yolculuğumun tek amacı da buydu. Doğu'da hayat, duvarlarla örülüdür ve dini önyargılar ve gelenekler içeri girmemizi engeller. Yedi ya da sekiz yıl boyunca çalışmadığınız sürece dil pratik değildir; bu nedenle dış panoramayla yetinmek zorunda kalırsınız. Birkaç hafta kalmak bana daha fazlasını öğretemezdi ve ayrıca resimlere, heykellere ve sanat eserlerine özlem duymaya başlamıştım. Sokaklardaki bitmek bilmeyen maskeli balolar sinirlerimi bozmaya başlamıştı. Peçelerden bıkmıştım, yüzler görmek istiyordum.” Dorlion Yayınları olarak 1853 tarihinde yayımlanan bu değerli çalışmayı yeniden tercüme ederek okurlarımızla buluşturmaktan mutluyuz
Fransız şair, oyun yazarı, romancı, gazeteci ve edebiyat eleştirmeni. Parnasizmin kurucusudur. "İstanbul", Gautier'in edebi becerisinin ve detaylara olan dikkatinin bir göstergesi olarak, şehrin güzelliklerini ve çelişkilerini, tarihini ve modern yaşamını, zengin kültürel mirasını ve gündelik hayatını, özgün bir bakış açısıyla sunuyor. “Zaten yetmiş iki gündür Konstantinopolis'i dolaşıyordum ve her köşesini biliyordum. Kuşkusuz bu süre bir halkın karakterini ve geleneklerini incelemek için yeterli değildir, ancak bir şehrin pitoresk fizyonomisini kavramak için yeterlidir ve yolculuğumun tek amacı da buydu. Doğu'da hayat, duvarlarla örülüdür ve dini önyargılar ve gelenekler içeri girmemizi engeller. Yedi ya da sekiz yıl boyunca çalışmadığınız sürece dil pratik değildir; bu nedenle dış panoramayla yetinmek zorunda kalırsınız. Birkaç hafta kalmak bana daha fazlasını öğretemezdi ve ayrıca resimlere, heykellere ve sanat eserlerine özlem duymaya başlamıştım. Sokaklardaki bitmek bilmeyen maskeli balolar sinirlerimi bozmaya başlamıştı. Peçelerden bıkmıştım, yüzler görmek istiyordum.” Dorlion Yayınları olarak 1853 tarihinde yayımlanan bu değerli çalışmayı yeniden tercüme ederek okurlarımızla buluşturmaktan mutluyuz
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat