İslamofobi’nin 5N1K’sı

Stok Kodu:
9786253998127
Boyut:
160-240-
Sayfa Sayısı:
200
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-05-07
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
%13 indirimli
250,00TL
217,50TL
Havale/EFT ile: 213,15TL
9786253998127
696530
İslamofobi’nin 5N1K’sı
İslamofobi’nin 5N1K’sı
217.50
İlk olarak Fransızca kavram olarak ortaya çıkmış ancak İngilizce'de meşruiyet kazanmış bir terim olan İslamofobi, önce Batı dillerinde ardından da Doğu dillerinde kullanılmaya başlanmıştır. Ancak kavramı eleştirenler olduğu kadar kavramın akademik literatürde ele alınması konusunda ısrar edenler de bulunmaktadır. İslamofobinin anlamı ve kapsamı tartışma konusu olmaya devam etse de ortak görüş tarihsel süreçtir. Kökeni Hıristiyanlık ve Haçlı Seferlerine dayanan, kolonyalizmle birlikte yaygınlaşan ve 21. yüzyılda da farklı tezahürleri ile varlığını sürdüren İslamofobi asırlardır süregelen İslam ve Müslüman düşmanlığına işaret etmektedir. Oryantalizmle birlikte başlayan İslam ve Müslümanlara yönelik düşmanlık medeniyet çatışması perspektifinden ele alınırken bugün de İslam ve Müslümanlar aynı şekilde medeniyetler çatışması penceresinden değerlendirilmektedirler. Dün olduğu gibi bugün de İslam ve Müslümanlar Batı'nın teolojik ve siyasî düşüncesinde en mükemmel düşmanı temsil etmeye devam etmektedirler. İslamofobi Batı kimliğinde içkin bir düşmanlığın dışa vurumudur. Müslümanların karşılaştıkları ayrımcılıklar, nefret söylemleri ve nefret suçları İslamofobinin dünyada küresel bir sorun oluşturduğunu göstermektedir. Günümüzde göç gibi güncel konular; İslamlaşma ve istila tezlerinin sahibi aşırı sağ gibi siyasî gelişmeler; cami ve minare gibi gibi görünürlük tartışmaları yanında kamusal alanda ve okullarda başörtüsü, uzun etek ve uzun elbise yasakları ile birlikte üniforma zorunluluğu tartışmaları; plajlarda ve havuzlarda burkini yasağı; Euro-İslam'ın İslamı ve Müslümanları terbiye etme ve evcilleştirme projesi; İslam'ın şiddet ve terör bağlantısı iddiası; İslamlaşan ve radikalleşen ve dolayısıyla teröriste dönüşen Müslümanlar iddiası; medyanın İslamofobik tutumları normalleştirerek yaygınlaştırma çabası; TV, sinema, dizi sektörlerinin ve çevrimiçi İslamofobinin Öteki yaratma çabası ve mizah ve karikatürlerin kadim düşmanlığına vurgusunun altında medeniyetler çatışması yaklaşımı yatmaktadır. Bütün bu faktörler İslamofobinin ne kadar köklü ve geniş kapsamlı bir çalışma alanı oluşturduğunu göstermektedir. Dolayısıyla bu çalışmada çeşitli başlıklar halinde değinilerek İslam ve Müslümanlara yönelik nefret ve düşmanlığı içeren İslamofobinin toplumsal, siyasî ve ideolojik yansımaları tartışılmıştır.
İlk olarak Fransızca kavram olarak ortaya çıkmış ancak İngilizce'de meşruiyet kazanmış bir terim olan İslamofobi, önce Batı dillerinde ardından da Doğu dillerinde kullanılmaya başlanmıştır. Ancak kavramı eleştirenler olduğu kadar kavramın akademik literatürde ele alınması konusunda ısrar edenler de bulunmaktadır. İslamofobinin anlamı ve kapsamı tartışma konusu olmaya devam etse de ortak görüş tarihsel süreçtir. Kökeni Hıristiyanlık ve Haçlı Seferlerine dayanan, kolonyalizmle birlikte yaygınlaşan ve 21. yüzyılda da farklı tezahürleri ile varlığını sürdüren İslamofobi asırlardır süregelen İslam ve Müslüman düşmanlığına işaret etmektedir. Oryantalizmle birlikte başlayan İslam ve Müslümanlara yönelik düşmanlık medeniyet çatışması perspektifinden ele alınırken bugün de İslam ve Müslümanlar aynı şekilde medeniyetler çatışması penceresinden değerlendirilmektedirler. Dün olduğu gibi bugün de İslam ve Müslümanlar Batı'nın teolojik ve siyasî düşüncesinde en mükemmel düşmanı temsil etmeye devam etmektedirler. İslamofobi Batı kimliğinde içkin bir düşmanlığın dışa vurumudur. Müslümanların karşılaştıkları ayrımcılıklar, nefret söylemleri ve nefret suçları İslamofobinin dünyada küresel bir sorun oluşturduğunu göstermektedir. Günümüzde göç gibi güncel konular; İslamlaşma ve istila tezlerinin sahibi aşırı sağ gibi siyasî gelişmeler; cami ve minare gibi gibi görünürlük tartışmaları yanında kamusal alanda ve okullarda başörtüsü, uzun etek ve uzun elbise yasakları ile birlikte üniforma zorunluluğu tartışmaları; plajlarda ve havuzlarda burkini yasağı; Euro-İslam'ın İslamı ve Müslümanları terbiye etme ve evcilleştirme projesi; İslam'ın şiddet ve terör bağlantısı iddiası; İslamlaşan ve radikalleşen ve dolayısıyla teröriste dönüşen Müslümanlar iddiası; medyanın İslamofobik tutumları normalleştirerek yaygınlaştırma çabası; TV, sinema, dizi sektörlerinin ve çevrimiçi İslamofobinin Öteki yaratma çabası ve mizah ve karikatürlerin kadim düşmanlığına vurgusunun altında medeniyetler çatışması yaklaşımı yatmaktadır. Bütün bu faktörler İslamofobinin ne kadar köklü ve geniş kapsamlı bir çalışma alanı oluşturduğunu göstermektedir. Dolayısıyla bu çalışmada çeşitli başlıklar halinde değinilerek İslam ve Müslümanlara yönelik nefret ve düşmanlığı içeren İslamofobinin toplumsal, siyasî ve ideolojik yansımaları tartışılmıştır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat