İslam Dininin Aslı

Stok Kodu:
9786058035775
Boyut:
135-195-0
Sayfa Sayısı:
170
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-05-22
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
Kategori:
%8 indirimli
200,00TL
184,00TL
Havale/EFT ile: 180,32TL
Bu üründen 6 adet satın alınmıştır.
9786058035775
605846
İslam Dininin Aslı
İslam Dininin Aslı
184.00
İslam dini la ilahe illallah Tevhid kelimesi üzerine bina edilmiş, İslam dininin diğer hükümleri, emirleri, nizamı hep bu kelimenin ihtiva ettiği manalardan kaynaklanmış, böylece İslamda mevcut olan ibadetler, hükümler müminlerin kalbindeki tevhidi sabitleştirmiş ve kuvvetlendirmiştir. Bütün nebi ve rasuller de tarih boyunca insanları bu tevhid kelimesine ve onun gerektirdiği her tür ilim, amel, inanç ve davranışa davet etmişlerdir. Fakat son rasul Muhammed (a.s)in insanlara getirmiş olduğu İslam dini ve şeriatinden başka sahih bir din ve şeriat kalmamıştır. Zira Allah (c.c) bu dini asıllarıyla korumuştur. Tahrifçilerin eli bu dine uzanamamıştır. İnsanların hayatlarına hakim olan küfürler ve cahiliye adetleri onu tamamen örtememiştir. Onun için tevhidin hakikatleri bu dinin en önemli ve en açık özellikleri olarak kalmıştır. Tevhidin hakikatleri ve gerektirdikleri, İslam ümmetinin ilk nesli tarafından ilimde, amelde, inançta ve davranışta en mükemmel şekliyle yerine getirilmiş, işte bu nedenle de Allah (c.c)ın rahmeti onları gölgelemiş, huzurla dolmuşlar ve Allah (c.c) onları, sayı ve kuvvetleri ne kadar fazla da olsa düşmanlarına karşı muzaffer, aziz ve hakim kılmıştır. Zamanımızda ise durum tamamıyla değişmiştir. Zira kendilerini İslama nisbet eden kimseler, sayıları fazla olmasına rağmen tevhidin manasını idrak etmekten, rükünlerini ve şartlarını yerine getirmekten gafil olmuş, aralarında tevhidin hükümleri kaybolmuş ve tevhid ile tevhidin zıddı olan şirkin sınırlarını karıştırmaları sebebiyle artık onlara göre tevhidi sağlamak için; tevhid kelimesinin sadece sözle söylenilmesi, yaşantıda uygulamaksızın bu kelimeye sadece kalple inanılması, Rasulullah (s.a.s)a sadece sözde bağlanılması, dinin baba ve dedelerden miras kalması ya da nüfus kağıdında yazılı olması yeterli olmuştur. Bundan dolayı İslam davetçilerinin yapması gereken ilk şey insanları tevhide çağırmak, onları tevhide göre terbiye etmek ve şirkin her türünü yok etmek için çalışmaktır. İşte bütün bu gayeleri hedefleyerek bu kitap kaleme alındı. Bu kitap; İslamın aslını yani tevhidi, risaleti ve onların rükünlerini, şartlarını, onları bozan halleri Kuran ve sünnetten delillerle ve alimlerin açıklamalarıyla soru cevap şeklinde açıklamaktadır. Ta ki insanlar, özellikle kendilerini İslama nisbet edenler, Allah (c.c)ın sahih dininin neresinde olduklarını bilsinler. Böylece vakit geçmeden, fırsatı kaçırmadan gerçek İslama dönsünler ki Allahın azabından kurtulsunlar ve Allahın cennetine nail olsunlar. Çünkü Allah (c.c)ın cenneti ancak tevhidi gerçek manada sağlayan, sadece Allaha ihlasla ibadet eden ve her türlü şirkten beri olan, uzak duran kişiler içindir.
İslam dini la ilahe illallah Tevhid kelimesi üzerine bina edilmiş, İslam dininin diğer hükümleri, emirleri, nizamı hep bu kelimenin ihtiva ettiği manalardan kaynaklanmış, böylece İslamda mevcut olan ibadetler, hükümler müminlerin kalbindeki tevhidi sabitleştirmiş ve kuvvetlendirmiştir. Bütün nebi ve rasuller de tarih boyunca insanları bu tevhid kelimesine ve onun gerektirdiği her tür ilim, amel, inanç ve davranışa davet etmişlerdir. Fakat son rasul Muhammed (a.s)in insanlara getirmiş olduğu İslam dini ve şeriatinden başka sahih bir din ve şeriat kalmamıştır. Zira Allah (c.c) bu dini asıllarıyla korumuştur. Tahrifçilerin eli bu dine uzanamamıştır. İnsanların hayatlarına hakim olan küfürler ve cahiliye adetleri onu tamamen örtememiştir. Onun için tevhidin hakikatleri bu dinin en önemli ve en açık özellikleri olarak kalmıştır. Tevhidin hakikatleri ve gerektirdikleri, İslam ümmetinin ilk nesli tarafından ilimde, amelde, inançta ve davranışta en mükemmel şekliyle yerine getirilmiş, işte bu nedenle de Allah (c.c)ın rahmeti onları gölgelemiş, huzurla dolmuşlar ve Allah (c.c) onları, sayı ve kuvvetleri ne kadar fazla da olsa düşmanlarına karşı muzaffer, aziz ve hakim kılmıştır. Zamanımızda ise durum tamamıyla değişmiştir. Zira kendilerini İslama nisbet eden kimseler, sayıları fazla olmasına rağmen tevhidin manasını idrak etmekten, rükünlerini ve şartlarını yerine getirmekten gafil olmuş, aralarında tevhidin hükümleri kaybolmuş ve tevhid ile tevhidin zıddı olan şirkin sınırlarını karıştırmaları sebebiyle artık onlara göre tevhidi sağlamak için; tevhid kelimesinin sadece sözle söylenilmesi, yaşantıda uygulamaksızın bu kelimeye sadece kalple inanılması, Rasulullah (s.a.s)a sadece sözde bağlanılması, dinin baba ve dedelerden miras kalması ya da nüfus kağıdında yazılı olması yeterli olmuştur. Bundan dolayı İslam davetçilerinin yapması gereken ilk şey insanları tevhide çağırmak, onları tevhide göre terbiye etmek ve şirkin her türünü yok etmek için çalışmaktır. İşte bütün bu gayeleri hedefleyerek bu kitap kaleme alındı. Bu kitap; İslamın aslını yani tevhidi, risaleti ve onların rükünlerini, şartlarını, onları bozan halleri Kuran ve sünnetten delillerle ve alimlerin açıklamalarıyla soru cevap şeklinde açıklamaktadır. Ta ki insanlar, özellikle kendilerini İslama nisbet edenler, Allah (c.c)ın sahih dininin neresinde olduklarını bilsinler. Böylece vakit geçmeden, fırsatı kaçırmadan gerçek İslama dönsünler ki Allahın azabından kurtulsunlar ve Allahın cennetine nail olsunlar. Çünkü Allah (c.c)ın cenneti ancak tevhidi gerçek manada sağlayan, sadece Allaha ihlasla ibadet eden ve her türlü şirkten beri olan, uzak duran kişiler içindir.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat