9786257067843
602028
https://www.sehadetkitap.com/urun/is-hukukunda-zorunlu-arabuluculuk-1
İş Hukukunda Zorunlu Arabuluculuk
124.20
Çalışma hayatında güven ortamının sağlanması ve korunması için; işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklara hızlı ve adil çözümler öngören alternatif yöntemlere başvurmak bir zorunluluk halini almıştır. Çünkü ülkemizde iş uyuşmazlıkların büyük bölümü fiziki olanaksızlıklar ve hukuksal olarak aksayan hükümler ile mücadele eden mahkemelere intikal etmekte ve bu durum mahkemelerin iş yükünü arttırarak, iş uyuşmazlıklarının çözümünde amaçlanan hızlı ve adil çözüm hedefinden uzaklaştırmaktadır. Bu bağlamda, çalışmamızda iş uyuşmazlıklarının yargı organlarının önüne gelmeden çözümü noktasında öngörülen zorunlu arabuluculuk yöntemi üzerine değerlendirmede bulunulacaktır.
Arabuluculuk, sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak tanımlanmıştır. Arabuluculuk, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin esas modeli olup, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının tüm özelliklerini barındırır.
Kanun koyucu 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile iş yargısında arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngörerek, mahkemelerin iş yükünü hafifletmeyi, uyuşmazlıkların daha kolay, hızlı, ucuz ve etkili bir biçimde çözülmesini amaçlamıştır. İş yargısında arabuluculuğun dava şartı olarak getirilmesi doktrinde çeşitli eleştirilere tabi tutulmuştur. Gelen eleştirilerin başında arabuluculuğun iş hukuku uyuşmazlıklarının çözümüne uygun olmadığı ve dava şartı olarak düzenlenmesi Anayasa'da öngörülen hak arama özgürlüğüne aykırılık oluşturabileceği gelmektedir.
Bu durumda değişen arabuluculuk sistemi ile birlikte dava şartı olarak getirilen arabuluculuğun iş yargısına uygun olup olmadığının incelenmesi, bu değişikliklerin iş yargısını ne şekilde etkileyeceğinin ortaya konması gerekmektedir. Çalışmamızda arabuluculuk yöntemi genel hatlarıyla incelenip, çeşitli ülkelerdeki arabuluculuk esaslarına değinildikten sonra dava şartı olarak arabuluculuk düzenlemesi üzerinde durulacaktır.
Çalışma hayatında güven ortamının sağlanması ve korunması için; işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklara hızlı ve adil çözümler öngören alternatif yöntemlere başvurmak bir zorunluluk halini almıştır. Çünkü ülkemizde iş uyuşmazlıkların büyük bölümü fiziki olanaksızlıklar ve hukuksal olarak aksayan hükümler ile mücadele eden mahkemelere intikal etmekte ve bu durum mahkemelerin iş yükünü arttırarak, iş uyuşmazlıklarının çözümünde amaçlanan hızlı ve adil çözüm hedefinden uzaklaştırmaktadır. Bu bağlamda, çalışmamızda iş uyuşmazlıklarının yargı organlarının önüne gelmeden çözümü noktasında öngörülen zorunlu arabuluculuk yöntemi üzerine değerlendirmede bulunulacaktır.
Arabuluculuk, sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması halinde çözüm önerisi de getirebilen, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak tanımlanmıştır. Arabuluculuk, alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin esas modeli olup, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının tüm özelliklerini barındırır.
Kanun koyucu 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile iş yargısında arabuluculuğa başvuruyu dava şartı olarak öngörerek, mahkemelerin iş yükünü hafifletmeyi, uyuşmazlıkların daha kolay, hızlı, ucuz ve etkili bir biçimde çözülmesini amaçlamıştır. İş yargısında arabuluculuğun dava şartı olarak getirilmesi doktrinde çeşitli eleştirilere tabi tutulmuştur. Gelen eleştirilerin başında arabuluculuğun iş hukuku uyuşmazlıklarının çözümüne uygun olmadığı ve dava şartı olarak düzenlenmesi Anayasa'da öngörülen hak arama özgürlüğüne aykırılık oluşturabileceği gelmektedir.
Bu durumda değişen arabuluculuk sistemi ile birlikte dava şartı olarak getirilen arabuluculuğun iş yargısına uygun olup olmadığının incelenmesi, bu değişikliklerin iş yargısını ne şekilde etkileyeceğinin ortaya konması gerekmektedir. Çalışmamızda arabuluculuk yöntemi genel hatlarıyla incelenip, çeşitli ülkelerdeki arabuluculuk esaslarına değinildikten sonra dava şartı olarak arabuluculuk düzenlemesi üzerinde durulacaktır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.