9786058189331
465962
https://www.sehadetkitap.com/urun/ilk-mumine-hz-hatice-el-kubra
İlk Mü'mine Hz. Hatice El- Kübrâ
85.50
Hatice (r.a.)'nın hayatını okuyan kişi onun büyüklüğünü ve güzel ahlakını anlar. o, şefkat ve merhametle yoğrulmuştu. Kerem sahibiydi, ailesine karşı ihsanı boldu. Eşine karşı görevlerini en iyi şekilde biliyor ve yerine getiriyordu. Eşine karşı hürmette kusur etmiyordu. Onunla en iyi şekilde geçiniyordu. Zorluk ve musibetlere karşı da eşine tam destek oluyordu.
Resûlullah'a vahiy namına gelen ilk şeyler, salih (sadık) rüyalarla başlamıştır. Resûlullah'ın gördüğü her rüya mutlaka sabah aydınlığı gibi çıkardı. Sonra kendisine halvet hali sevdirildi. Hirâ mağarasında inzivaya çekilir ve ailesinin yanına dönmeden önce belli geceler boyunca orada ibadet ederdi. Bunun için önceden azık hazırlardı. Azığı bitince Hz. Hatice'nin yanına döner ve bunun için tekrar azık hazırlardı. Hirâ mağarasında ilahi vahiy kendisine gelinceye kadar bu hal üzereydi.
Resûlullah (s.a.v.) her yılın bir ayını Hirâ'da geçirir ve yanına gelen yoksulları doyururdu. Günler, Allah'ın Ona peygamberliğini ikram buyurduğu senenin ayı gelinceye kadar böylece devam etti. O ay ise Ramazan ayı idi. Resûlullah (s.a.v.) her zamanki gibi o ayını geçirmek üzere ailesiyle birlikte Hirâ'ya çıkmıştı. Allah'ın Ona peygamberliğini ikram ve böylece kullarına rahmet ettiği gece gelip çatınca Cebrail kendisine Allah Teâlâ'nın emrini getirdi.
Issız Hira mağarasında Vahiy meleğini gören Resûlullah (s.a.v.) yüreği titreyerek eve döndü ve Hatîce'nin yanına girerek: "Beni örtün! Beni örtün! Başıma (fena) bir şey gelecek diye çok korktum" " dedi. Hz. Hatice hiç bir telaş ve panik havası yaşamadan Resulullah'ın üzerini örttü. Hz. Hatice olup biteni Resulullah'dan dinledikten sonra:dedi: "Vallahi Allah seni asla zor duruma düşürmez / hüsrana uğratmaz. Zira sen sıla-i rahmi gözetir, aciz-gariplerin derdiyle dertlenerek yüklerini yüklenirsin; yoksullara kol kanat gerer, misafirlere ikramda bulunursun. Hak'tan gelen musibetler karşısında dara düşene yardım edersin" diyerek büyük bir metanetle eşini teskin etti.
Hatice (r.a.)'nın hayatını okuyan kişi onun büyüklüğünü ve güzel ahlakını anlar. o, şefkat ve merhametle yoğrulmuştu. Kerem sahibiydi, ailesine karşı ihsanı boldu. Eşine karşı görevlerini en iyi şekilde biliyor ve yerine getiriyordu. Eşine karşı hürmette kusur etmiyordu. Onunla en iyi şekilde geçiniyordu. Zorluk ve musibetlere karşı da eşine tam destek oluyordu.
Resûlullah'a vahiy namına gelen ilk şeyler, salih (sadık) rüyalarla başlamıştır. Resûlullah'ın gördüğü her rüya mutlaka sabah aydınlığı gibi çıkardı. Sonra kendisine halvet hali sevdirildi. Hirâ mağarasında inzivaya çekilir ve ailesinin yanına dönmeden önce belli geceler boyunca orada ibadet ederdi. Bunun için önceden azık hazırlardı. Azığı bitince Hz. Hatice'nin yanına döner ve bunun için tekrar azık hazırlardı. Hirâ mağarasında ilahi vahiy kendisine gelinceye kadar bu hal üzereydi.
Resûlullah (s.a.v.) her yılın bir ayını Hirâ'da geçirir ve yanına gelen yoksulları doyururdu. Günler, Allah'ın Ona peygamberliğini ikram buyurduğu senenin ayı gelinceye kadar böylece devam etti. O ay ise Ramazan ayı idi. Resûlullah (s.a.v.) her zamanki gibi o ayını geçirmek üzere ailesiyle birlikte Hirâ'ya çıkmıştı. Allah'ın Ona peygamberliğini ikram ve böylece kullarına rahmet ettiği gece gelip çatınca Cebrail kendisine Allah Teâlâ'nın emrini getirdi.
Issız Hira mağarasında Vahiy meleğini gören Resûlullah (s.a.v.) yüreği titreyerek eve döndü ve Hatîce'nin yanına girerek: "Beni örtün! Beni örtün! Başıma (fena) bir şey gelecek diye çok korktum" " dedi. Hz. Hatice hiç bir telaş ve panik havası yaşamadan Resulullah'ın üzerini örttü. Hz. Hatice olup biteni Resulullah'dan dinledikten sonra:dedi: "Vallahi Allah seni asla zor duruma düşürmez / hüsrana uğratmaz. Zira sen sıla-i rahmi gözetir, aciz-gariplerin derdiyle dertlenerek yüklerini yüklenirsin; yoksullara kol kanat gerer, misafirlere ikramda bulunursun. Hak'tan gelen musibetler karşısında dara düşene yardım edersin" diyerek büyük bir metanetle eşini teskin etti.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.