9786053771302
705707
https://www.sehadetkitap.com/urun/icsid-hakem-kararlarinin-taninmasi-tenfizi-ve-icrasi
ICSID Hakem Kararlarının Tanınması Tenfizi ve İcrası
16.56
2002 yılından itibaren özellikle enerji alanında arka arkaya ICSID Tahkim Merkezi'nde Türkiye aleyhine açılan davalar, kamuoyunda geniş yankılar uyandırmıştır. Yabancı yatırımcılar tarafından Türk Devleti aleyhine açılan ve değeri çok yüksek olan yedi davadan üçü karara bağlanmıştır. Dört dava ise halen devam etmektedir. ICSID Tahkim Merkezi'nde görülen davalardan bir kısmının, Türk vatandaşları tarafından yabancı ülkelerde kurulan paravan şirketler tarafından açıldığı, bu davalar kaybedilse bile verilen hakem kararlarının Türkiye'de icra edilmeyeceği dönem dönem resmi makamlar tarafından dile getirilmektedir. Ancak unutmamak gerekir ki, yüz kırktan fazla devlet ICSID'e taraftır ve ICSID hakem kararları taraf devletlerin hepsi için bağlayıcıdır. Diğer bir ifadeyle Türkiye aleyhine verilen bir ICSID hakem kararı, sadece Türkiye'de değil ICSID'e taraf olan ve Türkiye'nin malvarlığı bulunan bütün devletlerde icraya konulabilecektir.
ICSID hakem kararlarının tenfizi ve icrası konusunda Türkiye'nin henüz menfi bir uygulaması yoktur. Bununla beraber ICSID hakem kararlarını yerine getirmeyen devletlerin, yabancı ülkelerde bulunan mallarının cebri icra yoluyla haczine ilişkin örnekler azımsanmayacak sayıdadır. ICSID hakem kararlarını yerine getirmeyen devletler, sadece cebri icraya maruz kalmaz ayrıca milletlerarası antlaşmalardan doğan yükümlülüklerini ihlal etmiş olmaları sebebiyle milletlerarası hukukun yaptırım mekanizmaları ile de karşı karşıya kalabilirler. Üstelik ICSID Tahkim Merkezi'nin bir Dünya Bankası kuruluşu olması sebebiyle, ICSID hakem kararlarını icra etmeyen devletler için, IMF ve Dünya Bankası'ndan kredi temin edememe riski de mevcuttur.
ICSID hakem kararlarının yabancı yatırımcılar aleyhine icrası sorun yaratmazken, bu kararların devlet ve kamu kurumları aleyhine icrası birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Devletlerin icra muafiyeti; devletlerin veya kamu kurumlarının hangi mallarının haciz muafiyeti kapsamına girdiği; kamu kurumlarının borçlarından dolayı devlete karşı ICSID tahkimine başvurulup vurulamayacağı ve alınan kararın devlet aleyhine icra edilip edilemeyeceği; devlet mallarının haczi yasağına ilişkin olarak iç hukuklardaki hükümlerin varlığı, ICSID hakem kararlarının icrasının önünde birer tehdit unsuru olarak yer almaktadır. Çalışmamızda, öncelikle ICSID hakem kararlarının tanınması, tenfizi ve icrası konuları açıklandıktan sonra bu kararların icrası açısından birer tehdit unsuru olan farklı hususlar üzerinde durulmuştur. Kitabın faydalı olmasını temenni ederim.
-Prof. Dr. Nuray Ekşi-
2002 yılından itibaren özellikle enerji alanında arka arkaya ICSID Tahkim Merkezi'nde Türkiye aleyhine açılan davalar, kamuoyunda geniş yankılar uyandırmıştır. Yabancı yatırımcılar tarafından Türk Devleti aleyhine açılan ve değeri çok yüksek olan yedi davadan üçü karara bağlanmıştır. Dört dava ise halen devam etmektedir. ICSID Tahkim Merkezi'nde görülen davalardan bir kısmının, Türk vatandaşları tarafından yabancı ülkelerde kurulan paravan şirketler tarafından açıldığı, bu davalar kaybedilse bile verilen hakem kararlarının Türkiye'de icra edilmeyeceği dönem dönem resmi makamlar tarafından dile getirilmektedir. Ancak unutmamak gerekir ki, yüz kırktan fazla devlet ICSID'e taraftır ve ICSID hakem kararları taraf devletlerin hepsi için bağlayıcıdır. Diğer bir ifadeyle Türkiye aleyhine verilen bir ICSID hakem kararı, sadece Türkiye'de değil ICSID'e taraf olan ve Türkiye'nin malvarlığı bulunan bütün devletlerde icraya konulabilecektir.
ICSID hakem kararlarının tenfizi ve icrası konusunda Türkiye'nin henüz menfi bir uygulaması yoktur. Bununla beraber ICSID hakem kararlarını yerine getirmeyen devletlerin, yabancı ülkelerde bulunan mallarının cebri icra yoluyla haczine ilişkin örnekler azımsanmayacak sayıdadır. ICSID hakem kararlarını yerine getirmeyen devletler, sadece cebri icraya maruz kalmaz ayrıca milletlerarası antlaşmalardan doğan yükümlülüklerini ihlal etmiş olmaları sebebiyle milletlerarası hukukun yaptırım mekanizmaları ile de karşı karşıya kalabilirler. Üstelik ICSID Tahkim Merkezi'nin bir Dünya Bankası kuruluşu olması sebebiyle, ICSID hakem kararlarını icra etmeyen devletler için, IMF ve Dünya Bankası'ndan kredi temin edememe riski de mevcuttur.
ICSID hakem kararlarının yabancı yatırımcılar aleyhine icrası sorun yaratmazken, bu kararların devlet ve kamu kurumları aleyhine icrası birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Devletlerin icra muafiyeti; devletlerin veya kamu kurumlarının hangi mallarının haciz muafiyeti kapsamına girdiği; kamu kurumlarının borçlarından dolayı devlete karşı ICSID tahkimine başvurulup vurulamayacağı ve alınan kararın devlet aleyhine icra edilip edilemeyeceği; devlet mallarının haczi yasağına ilişkin olarak iç hukuklardaki hükümlerin varlığı, ICSID hakem kararlarının icrasının önünde birer tehdit unsuru olarak yer almaktadır. Çalışmamızda, öncelikle ICSID hakem kararlarının tanınması, tenfizi ve icrası konuları açıklandıktan sonra bu kararların icrası açısından birer tehdit unsuru olan farklı hususlar üzerinde durulmuştur. Kitabın faydalı olmasını temenni ederim.
-Prof. Dr. Nuray Ekşi-
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.