9786055633448
383206
https://www.sehadetkitap.com/urun/hukmun-aciklanmasinin-geri-birakilmasi-1
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması
69.60
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kitabımızın ikinci baskısı da çok hızlı bir şekilde tükendi, uygulayıcılarımıza göstermiş oldukları teveccühten dolayı çok teşekkür ediyoruz. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu ile ilgili uygulama gün geçtikçe oturmakta, istikrar kazanmaktadır. Bu kurumun uygulaması ile ilgili hemen hemen tüm sorunlar çözülmüş durumdadır. Özellikle Yargıtay Ceza Genel Kurulu nun 2009/13 esas sayılı kararıyla, bu konudaki çoğu sorun halledilmiştir. Önemi nedeniyle anılan CGK kara-rının ilgili bölümünü buraya almakta fayda görüyoruz. Ceza Genel Kurulu;
-1- 5728 sayılı Yasanın Geçici 1. maddesi hükmü, Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Özel Dairelerin istikrar kazanmış kararları ile kurumun karma niteliği nazara alındığında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun kesinleşmiş infaz edilmekte olan ve hukuki yararı bulunması koşuluyla infaz edilmiş hükümlere de uygulanabileceği,
2- Kesinleşmiş hükümlerde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, hükmü veren mahkemece, objektif koşulların değerlendirilmesiyle sınırlı bir inceleme yapılacak ahvalde evrak üzerinde, subjektif koşulların değerlendirilmesi gereken hallerde ise duruşma açılarak yapılması gerektiği,
3- Birden fazla suçtan mahkumiyet halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının, her suç yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesinin zorunlu olduğu,
4- Kesinleşmiş hükümlerde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya reddine ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek yasa yolunun 5728 sayılı Yasanın Geçici 1, 5275 sayılı Yasanın 101 ve 5271 sayılı Yasanın 231/12. maddesi uyarınca itiraz olduğu,
5- Kesinleşmiş hükümlerde, yasa yolu merciince incelemenin evrak üzerinde ve 5271 sayılı Yasanın 231. maddesinin koşullarının belirlenmesi ile sınırlı bir şekilde yapılacağı, hükümdeki hukuka aykırılıkların, bu aşamada denetlenemeyeceği,
6- Kesinleşmiş hükümlerde, 647 sayılı Yasanın 4 ve 6 veya 5237 sayılı Yasanın 50 ya da 51. maddelerinin uygulanıp, uygulanmamasının hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda değerlendirme yapmaya engel oluşturmayacağı,
7- Eski yasa döneminde işlenip, adli sicilden silinme koşulları oluşmuş olan mahkumiyetler ile ertelenmiş ve vaki olmamış sayılmasına karar verilen mahkumiyetlerin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal engel oluşturmayacağı, yeni dönemde işlenen suçlar açısından ise infazdan sonra 5237 sayılı Yasanın 58. maddesinde belirtilen tekerrür sürelerinin esas alınmasının hakkaniyete uygun bir çözüm olacağı,
8- Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesinde zarar yönünden, kanat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği;- sonuçlarına ulaşmıştır.
Ayrıca kitabımızın bir önceki baskısında, imar kirliliğine neden olma suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağının tartışmalı olduğunu söylemiştik. Bu suça bakan 4. Ceza Dairesinin bu konudaki kararları artık oturmuş durumdadır, imar kirliliğine neden olma suçunda da, hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulanabileceği kabul edilmektedir.
Bu kitabımızda da dairemiz hakimi Mine ARISOY kitabın tamamını okuyarak bilgi yanlışı, bilgi eksikliği vb. konularda bize çok büyük destek sağlamıştır. Kendisine buradan teşekkür ediyorum.
Kitabın yazımı aşamasında beni hep destekleyen, teşvik eden eşim Leyla ARTUÇ ve oğlum Ahmet Buğra ARTUÇ ile kardeşim Duran ARTUÇ a ve çok sevgili arkadaşım Baki Güneş e; kitabın dizgisini gerçekleştiren Aşkın SARIAYDIN, Nuray TORAMAN ve Bilgin TEREN E, kitabı yayın hayatına kazandıran ve bizi bilimsel konularda sürekli destekleyen Adalet Yayınevi sahibi sayın Hakan KARAASLAN ile editör Tevfik SARISOY başta olmak üzere tüm çalışanlarına sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Kitabımızın tüm uygulayıcı arkadaşlara yararlı olmasını diliyor ve olumlu olumsuz eleştirilerini bekliyorum.
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kitabımızın ikinci baskısı da çok hızlı bir şekilde tükendi, uygulayıcılarımıza göstermiş oldukları teveccühten dolayı çok teşekkür ediyoruz. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu ile ilgili uygulama gün geçtikçe oturmakta, istikrar kazanmaktadır. Bu kurumun uygulaması ile ilgili hemen hemen tüm sorunlar çözülmüş durumdadır. Özellikle Yargıtay Ceza Genel Kurulu nun 2009/13 esas sayılı kararıyla, bu konudaki çoğu sorun halledilmiştir. Önemi nedeniyle anılan CGK kara-rının ilgili bölümünü buraya almakta fayda görüyoruz. Ceza Genel Kurulu;
-1- 5728 sayılı Yasanın Geçici 1. maddesi hükmü, Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Özel Dairelerin istikrar kazanmış kararları ile kurumun karma niteliği nazara alındığında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun kesinleşmiş infaz edilmekte olan ve hukuki yararı bulunması koşuluyla infaz edilmiş hükümlere de uygulanabileceği,
2- Kesinleşmiş hükümlerde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, hükmü veren mahkemece, objektif koşulların değerlendirilmesiyle sınırlı bir inceleme yapılacak ahvalde evrak üzerinde, subjektif koşulların değerlendirilmesi gereken hallerde ise duruşma açılarak yapılması gerektiği,
3- Birden fazla suçtan mahkumiyet halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının, her suç yönünden ayrı ayrı değerlendirilmesinin zorunlu olduğu,
4- Kesinleşmiş hükümlerde, hükmün açıklanmasının geri bırakılması veya reddine ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek yasa yolunun 5728 sayılı Yasanın Geçici 1, 5275 sayılı Yasanın 101 ve 5271 sayılı Yasanın 231/12. maddesi uyarınca itiraz olduğu,
5- Kesinleşmiş hükümlerde, yasa yolu merciince incelemenin evrak üzerinde ve 5271 sayılı Yasanın 231. maddesinin koşullarının belirlenmesi ile sınırlı bir şekilde yapılacağı, hükümdeki hukuka aykırılıkların, bu aşamada denetlenemeyeceği,
6- Kesinleşmiş hükümlerde, 647 sayılı Yasanın 4 ve 6 veya 5237 sayılı Yasanın 50 ya da 51. maddelerinin uygulanıp, uygulanmamasının hükmün açıklanmasının geri bırakılması konusunda değerlendirme yapmaya engel oluşturmayacağı,
7- Eski yasa döneminde işlenip, adli sicilden silinme koşulları oluşmuş olan mahkumiyetler ile ertelenmiş ve vaki olmamış sayılmasına karar verilen mahkumiyetlerin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal engel oluşturmayacağı, yeni dönemde işlenen suçlar açısından ise infazdan sonra 5237 sayılı Yasanın 58. maddesinde belirtilen tekerrür sürelerinin esas alınmasının hakkaniyete uygun bir çözüm olacağı,
8- Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesinde zarar yönünden, kanat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği;- sonuçlarına ulaşmıştır.
Ayrıca kitabımızın bir önceki baskısında, imar kirliliğine neden olma suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağının tartışmalı olduğunu söylemiştik. Bu suça bakan 4. Ceza Dairesinin bu konudaki kararları artık oturmuş durumdadır, imar kirliliğine neden olma suçunda da, hükmün açıklanmasının geri bırakılması uygulanabileceği kabul edilmektedir.
Bu kitabımızda da dairemiz hakimi Mine ARISOY kitabın tamamını okuyarak bilgi yanlışı, bilgi eksikliği vb. konularda bize çok büyük destek sağlamıştır. Kendisine buradan teşekkür ediyorum.
Kitabın yazımı aşamasında beni hep destekleyen, teşvik eden eşim Leyla ARTUÇ ve oğlum Ahmet Buğra ARTUÇ ile kardeşim Duran ARTUÇ a ve çok sevgili arkadaşım Baki Güneş e; kitabın dizgisini gerçekleştiren Aşkın SARIAYDIN, Nuray TORAMAN ve Bilgin TEREN E, kitabı yayın hayatına kazandıran ve bizi bilimsel konularda sürekli destekleyen Adalet Yayınevi sahibi sayın Hakan KARAASLAN ile editör Tevfik SARISOY başta olmak üzere tüm çalışanlarına sonsuz teşekkürlerimi sunarım.
Kitabımızın tüm uygulayıcı arkadaşlara yararlı olmasını diliyor ve olumlu olumsuz eleştirilerini bekliyorum.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.