9789759076098
377901
https://www.sehadetkitap.com/urun/huda-nin-ulu-dergahi-gonul
Hudanın Ulu Dergahı Gönül
27.60
Gönül ve yürek diye de tanımladığımız kalb, göğsün sol tarafında, sol memenin altında çam kozalağına benzeyen, aynı zamanda yapısı ve dokusu itibariyle de bedendeki her uzuvdan farklı bulunan çok hayatî bir organdır.
Kalb, gönül sultanlarının ifadesiyle büyükler büyüğü Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği, ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı Kâbe gibi mukaddes bir yerdir.
Nitekim Hasan Sezâyî Hazretleri de bir şiirlerinde gönül'ü "Hudâ'nın ulu dergâhı" diye tanımlamaktadır.
Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği ve ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı göğüs kabrindeki kalb cevherinin uyanıp canlanması tahakkuk ettiğinde: "Şu anda kaldırdık perdeni, bu gün artık gözün çok keskindir, her şeyi ap açık görüyor." sırrı ortaya çıkar. Bu durum tılsımlar deposu olan kalbin, ihyâsı ve dirilmesidir. Zira kalp, insan vücûdundaki cevher hazinesi ve ibretlerle dolu bir definedir. O cevher hazinesini elde etmek ise, azîmet, riyâzat, şevk-i ibâdet ve ubûdiyyet zevki ile olur ki, bu da yasaklardan kaçınmak ve emirlerin gereğini yaparak amel etmekle mümkündür.
Çünkü kalp, mazhar-ı taklîb-i ilâhî'dir. (Allah'ın değiştirmesine mazhar olan bir organdır.) Taklîb-i ilâhî ise; "O, her an bir işte, bir tecellîde ve icâttadır." hükmünce kararsız ve nâ-mütenâhîdir.
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki;
"Mü'min kalbi, -Rahmân olan- Allah'ın arşıdır." (Hadîs-i Şerîf)
"Kalb sâlih (iyi) olunca, beden de sâlih olur." (Hadîs-i Şerîf)
"Müslüman müslümanın cânına, malına ve ırzına saldırmaz. Allahü teâlâ, bedenlerinizin kuvvetine, güzelliğine bakmaz. Amellerinize de bakmaz. Kalblerinize ve niyyetlerinize bakar." (Hadîs-i Şerîf)
Gönül Sultanları buyuruyorlar ki;
Yürü gezme yabanda zâr u giryân
Hudâ'nın ulu dergâhı gönüldür
Ne istersen yürü var andan iste
Muhakkak sırrın âgâhı gönüldür
(Hasan Sezâyî Gülşenî)
"Gönülle ilgili şiirlerden derlediğimiz bu güldestemizde; Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği ve ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı göğüs kabrimizdeki kalb cevherimizin uyanması ve "Mü'min'in kalbi, -Rahmân olan- Allah'ın arşıdır." sırrınca hayran gönüllerin içten gelen terennümlerini duyacaksınız.
Gönül ve yürek diye de tanımladığımız kalb, göğsün sol tarafında, sol memenin altında çam kozalağına benzeyen, aynı zamanda yapısı ve dokusu itibariyle de bedendeki her uzuvdan farklı bulunan çok hayatî bir organdır.
Kalb, gönül sultanlarının ifadesiyle büyükler büyüğü Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği, ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı Kâbe gibi mukaddes bir yerdir.
Nitekim Hasan Sezâyî Hazretleri de bir şiirlerinde gönül'ü "Hudâ'nın ulu dergâhı" diye tanımlamaktadır.
Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği ve ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı göğüs kabrindeki kalb cevherinin uyanıp canlanması tahakkuk ettiğinde: "Şu anda kaldırdık perdeni, bu gün artık gözün çok keskindir, her şeyi ap açık görüyor." sırrı ortaya çıkar. Bu durum tılsımlar deposu olan kalbin, ihyâsı ve dirilmesidir. Zira kalp, insan vücûdundaki cevher hazinesi ve ibretlerle dolu bir definedir. O cevher hazinesini elde etmek ise, azîmet, riyâzat, şevk-i ibâdet ve ubûdiyyet zevki ile olur ki, bu da yasaklardan kaçınmak ve emirlerin gereğini yaparak amel etmekle mümkündür.
Çünkü kalp, mazhar-ı taklîb-i ilâhî'dir. (Allah'ın değiştirmesine mazhar olan bir organdır.) Taklîb-i ilâhî ise; "O, her an bir işte, bir tecellîde ve icâttadır." hükmünce kararsız ve nâ-mütenâhîdir.
Sevgili Peygamberimiz buyuruyor ki;
"Mü'min kalbi, -Rahmân olan- Allah'ın arşıdır." (Hadîs-i Şerîf)
"Kalb sâlih (iyi) olunca, beden de sâlih olur." (Hadîs-i Şerîf)
"Müslüman müslümanın cânına, malına ve ırzına saldırmaz. Allahü teâlâ, bedenlerinizin kuvvetine, güzelliğine bakmaz. Amellerinize de bakmaz. Kalblerinize ve niyyetlerinize bakar." (Hadîs-i Şerîf)
Gönül Sultanları buyuruyorlar ki;
Yürü gezme yabanda zâr u giryân
Hudâ'nın ulu dergâhı gönüldür
Ne istersen yürü var andan iste
Muhakkak sırrın âgâhı gönüldür
(Hasan Sezâyî Gülşenî)
"Gönülle ilgili şiirlerden derlediğimiz bu güldestemizde; Cenâb-ı Hakkın nazar ettiği ve ilâhî tecellîlerin sağnak halinde yağdıgı göğüs kabrimizdeki kalb cevherimizin uyanması ve "Mü'min'in kalbi, -Rahmân olan- Allah'ın arşıdır." sırrınca hayran gönüllerin içten gelen terennümlerini duyacaksınız.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.